16 Mart 2015 Pazartesi

SEÇİMDE OYLARINIZI YA CHP’YE, YA DA MHP’YE VERİN DİYORLAR AMA ACABA KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE DEVLET BAHÇELİ; KENDİLERİNE YAKIN PARTİLERLE NİYE İTTİFAK YAPMAK İSTEMİYORLAR?...

SEÇİMDE OYLARINIZI YA CHP’YE, YA DA MHP’YE VERİN DİYORLAR AMA ACABA KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE DEVLET BAHÇELİ; KENDİLERİNE YAKIN PARTİLERLE NİYE İTTİFAK YAPMAK İSTEMİYORLAR?...
Makine Yüksek Mühendisi Ahmet YALVAÇ 
Sevgili Okurlar böylesi bir yönlendirme;
Ülkemizin birlik ve bütünlüğünün bozulmasından endişe duyan ve bu konuda bir şeyler yapılması gerektiğine inanan duyarlı vatandaşlarımız ile
Yine bir şeyler yapılması konusunda sorumluluk bilinci içinde olan bazı basın yayın organları ile
Yine sorumluluk bilinci içerisinde bir şeyler yapmak gerektiği konusunda samimi davranan bazı Yazarların ve Sivil Toplum Kuruluşu Önderlerinin önerileridir.
Bu gibi girişimleri takdirle karşılıyoruz ama adı geçen siyasi partilerin liderleri, son anda başka partilerle ittifak yapmayacaklarını beyan ettiler…
Böylesi bir durum bizleri çok üzdü Daha doğrusu bizleri hayal kırıklığına uğrattı…
Zira Halkımız bu gibi konularda bazı görüşme ve temasların yapıldığını biliyordu
Ve bu gibi girişimlerden olumlu bir sonuç çıkmasını bekliyordu…
Ama MHP Lideri Devlet BAHÇELİ,  13 Mart 2015 Cuma sabahı bir TV Kanalında kimseyle ittifak yapmayacaklarını açıkladı.
Aslında Büyük Birlik Partisi BBP, MHP’den ayrılan bir parça idi Dolayısı ile ittifakla bir araya gelebilirlerdi.
Bir araya gelmeleri de lazımdı…
Demokratik Sol Parti DSP ise, CHP’den kopan bir parça idi.
Dolayısı ile CHP ile DSP’nin de bir ittifakla birleşmesinde bir sakınca yoktu.
Ama bu da gerçekleşmedi…
CHP ve DSP görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını; DSP Lideri Masum TÜRKER bir basın toplantısı ile duyurdu. Sonrasında ki TV programında da; hiçbir Parti ile ittifak yapmayacaklarını söyledi…
Kemal KILIÇDAROĞLU, Masum TÜRKER’e Partini kapat, bize katıl demiş…
Tabii ki böylesi bir teklif DSP ve onun Lideri Masum TÜRKER için çok onur kırıcı bir şey…
Masum TÜRKER’i bu onurlu dik duruşundan dolayı kutluyorum.
Masum TÜRKER’in bilgili ve dik duruş sergileyen bir siyasetçi olması vesilesi ile benim yanımda ayrı bir yeri var. Onu şahsen çok severim…
Ama onun yaşadığı büyük hayal kırıklığı, benim gerçekleşmesini İstediğim başka bir birleşmenin de önünü tıkamış oldu…
Seçim öncesinde yaşanan bu olumsuz gelişmeler karşısında yeniden bir durum değerlendirmesi yapmak gerekiyor…
30 MART2014 YEREL SEÇİMLERİNDE VE SONRASINDA YAPILAN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNDE DE,
YİNE CHP VE MHP’NİN YAPTIĞI İKİ İTTİFAK SONUÇ VERMEMİŞTİ…
Bir yıl kadar öncesinde yapılan bu 2 seçim de;
Eğer neden ve hangi sebeplerden dolayı başarısız olunduğunu göz önünde bulundurur ve bundan dersler çıkartırsak;
7 Haziran 2015’de yapılacak olan Milletvekili seçiminde,
Umarın yeni bir hayal kırıklığı yaşamayız…
Bu iki konuda da benim sitemde, detaylı bilgiler var.
İsteyenler, bu bilgilerden yararlanabilirler…
Ama hatırlatmak bakımdan, ben burada konuyu kısaca özetlemek istiyorum.
1-Kötü gidişatı önlemeye yönelik olarak;
AKP ve onun Lideri Tayyip ERDOĞAN’a karşı ittifak yapıp, Türkiye’nin önünü açmak maksadı ile
2014 Yılında 30 Mart Yerel seçimlerinde CHP ve MHP Liderleri Kemal KILIÇDAROĞLU ve Devlet BAHÇELİ, Ankara için ittifak kararı almışlardı.
Ama MHP kökenli Mansur YAVAŞ, az bir farkla seçimi kaybetti…
Bu konuda çalınan oylar ve seçim hilelerinin de önemli bir rolü var ama
MHP seçmeninin bir kısmı ile CHP seçmeninin önemli bir kısmının;
Fiili durumu benimsemeyip, Mansur YAVAŞ’a oy vermedikleri de bilinmektedir.
Mansur Yavaş, CHP ve MHP’nin çatı adayı idi ama
Mansur YAVAŞ, seçime CHP kadrosundan giriyordu…
Bu fiili durumu, CHP ve MHP’nin bazı seçmenleri içlerine sindirememişlerdi…
Mansur YAVAŞ’a en büyük desteğin Merkez Sağ seçmenden geldiği bilinmektedir…
Bu konu seçmen davranışlarını bilmek açısından çok önemlidir…
2- Cumhurbaşkanlığı Seçimi Konusu…
CHP lideri Kemal KILIÇDAROĞLU ile MHP lideri Devlet BAHÇELİ, bu defasında da, bir şeyler yapmak adına;
Cumhurbaşkanlığına ortak Aday olarak, Prof. Dr. Ekmeleddin İHSANOĞLU’nu  gösterdilr….
Asıl kırılma ve tartışma bu konuda yaşandı…
Her 2 lider de haftalarca Sivil Toplum Örgütleri ile en uygun adayın kim olabileceğini araştırmaya başladılar ama
Sonunda sürpriz bir şekilde;  Ekmeleddin İHSANOĞLU’nun ismini açıkladılar…
Ama Ekmeleddin Beyi kimse pek tanımıyordu ve önerilen adaylar arasında da değildi…
Ve işin en ilginç tarafı da;
6 Ay öncesinden Ekmeleddin Bey, KILIÇDAROĞLU’na Cumhurbaşkanlığı için Aday olduğunu söylemiş.
Kemal KILIÇDAROĞLU ve Devlet BAHÇELİ, Ekmeleddin Beyle İstanbul’da görüşmüşler…
Bu bilgileri Ekmeleddin Bey,  kendisi verdi.
Bu konuda yapılan ittifak da;
AKP’nin ve onun lideri ve Başbakan Tayyip ERDOĞAN’ın önünde bir set oluşturup, Türkiye’nin önünü açmaya yönelik bir girişimdi ama
Kemal KILIÇDAROĞLU ile Devlet BAHÇELİ’’nin,
Birden fazla Adayın çıkmasına müsaade etmem gibi sözleri ve dayatmaları neticesinde;
Korkulan olmuş, bütün olumsuz faktörlere rağmen;
Tayyip EROĞAN, Cumhurbaşkanı seçilmiştir…
Eğer Kemal KILIÇDAROĞLU ile Devlet BAHÇELİ, kendi guruplarını serbest bırakıp, isteyenin aday olmasının önünü açmış olsalardı;
İlk turda kıyasıya bir yarış olur ve ikiinci turda en çok oy olan Aday yarışmaya devam edeceğinden;
Tayyip ERDOĞAN, büyük ihtimalle Cumhurbaşkanı seçilemezdi…
Bu gibi uyarılar, seçim öncesinde hep yapıldı ama fayda vermedi.
Bu 2 Liderin ısrarı, akla şu soruları getiriyordu:
Tayyip ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi konusunda;
Birileri bu 2 Lidere bir görev mi vermişti?...
Gelinen noktada CHP Milletvekili Emine Ülker TARHAN, Kemal KILIÇDAROĞLU’nun birden fazla Aday çıkmasına asla müsaade etmem dayatması sonucunda, CHP’den istifa etmiş ve ANADOLU PARTİSİ’ni kurmuştur.
Prof. Dr. Birgül Ayman Güler ve Prof. Dr. Süheyl BATUM, daha önce başka konularda Kemal KILIÇDAROĞLU’nun uygulamalarını eleştirdikleri için, disiplin kuruluna verilmiş ve CHP’den ihraç edilmişlerdir…
Bu gün Kemal KILIÇDAROĞLU Yönetimindeki CHP’nin;
6 oktan ve de dolayısı ile bu Partinin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’ün çizgisinden çıktığı algısı ile
CHP’nin içinde ve tabanında büyük bir rahatsızlık vardır.
Ve CHP bu gün;
Birgül Ayman GÜLER,  Süheyl BATUM ve dik duruş sergileyen ve Halkımız tarafından iyi yönleri ile bilinen daha birçok Aslardan yoksun olarak seçime hazırlanmaktadır.
Bütün bu gelişmelerin tesadüfen yaşandığını da kimse iddia edemez…
Dolayısı ile birçok bilinmeyenlerin olduğu bu seçim ortamında ve gelinen noktada;
Muhalefet Liderlerinin bilerek, ya da bilmeyerek yapılmış olsun, kusurları ya da yanlışlarının olmadığını, kimse iddia edemez…
Ve Halkımızın kafası bu yüzden çok karışıktır ve büyük bir tereddüt içerisindedir…
Israrla ve üzüntü ile hep şunu soruyor.
Kime oy vereceğim!?...
Eğer bu gibi konularda biraz daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz;
Benim web sitemdeki Türkiye’de Siyaseten Gelinen Noktada Çözüm Önerileri başlığını taşıyan makaleyi okumanızı öneririm…
EĞER ESKİ ADI; İŞÇİ PARTİSİ, YENİ ADI; VATAN PARTİSİ BARAJI GEÇEMEZSE;
TÜRKİYE İÇİN BİR BAŞKA DEPREM OLUR…
Bilindiği üzere, işadamı Cem UZAN’ın kurduğu GENÇ PARTİ seçimde % 7.5 oy alıp seçim barajının altında kalınca;
Bu durum AKP’nin işine yaramış ve tek başına yine iktidar olmuştur.
VATAN PARTİSİ konusunda vurgulamak istediğim çok önemli husus şudur:
Halkımızın büyük çoğunluğu ve de özellikle Merkez Sağ seçmen;
Adını nasıl değiştirirse değiştirsin ne koyarsa koysun,
Bilhassa onun Genel Başkanı Doğu PERİNÇEK’in geçmişte PKK Lideri Abdullah ÖCALAN ile görüşmesi ve Kürtler hakkında söylediği bölücülük yanlısı sözlerden dolayı;
İşçi Partisi’ne ve onun devamı Partiye soğuktur ve güven duymuyordur…
Bu itibarla, eskiye dayanan olumsuz bir algıdan dolayı;
VATAN PARTİSİ’’nin % 10 seçim barajını geçebileceği kanaatinde değilim…
Umarım geçer…
Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının sonuna yaklaşıldığında, İşçi Partisi’nin yaptığı olumsuz ve kafa karıştıran yayınların;
Ekmeleddin İHSANOĞLU’nun niçin seçilemediğinin nedenlerinden biri olduğunu da söyleyebiliriz…
Eğer VATAN PARTİSİ,% 5 ya da biraz üstünde oy alırsa;
Bilinmelidir ki, daha ziyade Kemal KILIÇDAROĞLU’nun bilerek, ya da bilmeyerek yaptığı yanlış, ya da hatalardan dolayı;
CHP ‘den VATAN PARTİSİ’ne kayan oylardır…
Böylesi bir durumda CHP, % 25-26 bandının bile koruyamaz…
EĞER İTTİFAKLA YENİ BİR GÜÇ BİRLİĞİ OLUŞTURULMAZSA;
CHP VE MHP’NİN AKP’YE BİR SET OLUŞTURMASI ÇOK ZOR GÖZÜKÜYOR...
Ben yaptığım araştırma ve görüşmelerde;
Birleşmelerin niye gerçekleşmediği, iyi niyetli girişimlerin niye sonuçsuz kaldığı konusunda şu sonuca vardım:
Sadece CHP Ve MHP gibi büyük Partiler de değil, ittifakla birleşmek söz konusu olduğunda;
İttifakla birleştirmek istediğiniz küçük, ya da orta boy Partilerin çoğu;
Diğer bir başkasının daha avantajlı olduğunu göz önünde bulundurmadan;
Gelsin bana katılsın diyor, ya da Aslan Payının kendisinde olmasını istiyor…
Ve çoğu görüşmeler, daha başlangıç aşamasında iken, sadece bu gibi sebeplerden sonuçsuz kalıyor…
Böylesi bir husus, bizim genetik yapımızla da ilgili olmalı…
Tabi ki birde kültür seviyesi ve yetişme tarzının da, bu gibi konularda önemli bir faktör olduğunu düşünüyorum…
Umarım ki ittifakla birleşip, barajı geçebilecek yeni bir oluşum gerçekleşir…
22 Mart 2015 Pazar günü yapılacak olan Demokrat Parti’nin kongresinde;
Genel Başkan seçimi de gündeme alınıp;
Toparlayıcı ve bütünleştirici özelliği ne çıkan yeni bir Aday ile
Bir konuda uzman, yüksek öğrenimli, bilgili tecrübeli, vatansever insanlardan müteşekkil birde idari kadro seçilirse;
Demokrat Parti böylesi çok zor ve çok önemli bir zamanda,
Geç de olsa Türkiye için, yeni bir umut kaynağı olur…
Demokrat Parti Kongresi hakkında yazdığım makaleyi, sadece Demokrat Partililer değil; herkes okumalı…
Böylesi bir durumda, Demokrat Parti çatısı altında birleşip, toparlanmak; hem çok kolay, hem de çok etkili olur…
SON ÇARE OLARAK BİR KAÇ KÜÇÜK PARTİ İTTİFAKLA BİRLEŞİP, ORGANİZELİ OLARAK BAĞIMSIZ ADAYLARLA YOLA ÇIKARLARSA;
SEÇİM SONUNDA OLUŞACAK MUHTEMEL TAPLOYU DENGELEMEK AÇISINDAN ÇOK YARARLI OLUR…
Sonuç olarak şunu söylemek istiyorum:
Vatandaşlarımızdan oylarınızı, ya CHP’ye ya da MHP’ye verin gibi yönlendirmeler yerine;
Eğer vatandaşlarımızın oylarını verebilecekleri siyasi alternatifler yaratırsanız;
Türkiye’nin siyaseten geldiği noktayı, daha kolay aşarız...
Eğer böylesi bir alternatif yaratılmazsa;
Bazı vatandaşlarımız ya sandığa gitmez, ya boş, ya da geçersiz oy kullanır…
Ben böyle düşünen çok insan tanıyorum.
Hangi siyasal görüşe sahip insanların, tercihlerini hangi yönde ve nasıl kullanacaklarını iyi tahlil etmek lazım…
Merkez Sağ seçmen;
Eğer Demokrat Parti’de bir toparlanma olmazsa;
Oylarını büyük ihtimalle AKP’ye ya da kısmen CHP’ye kullanır.
Ama MHP’ye Merkez Sağdan oy gitmez.
MHP’nin seçmeni ya kendi Partisine, ya da AKP’ye oy verir
Saadet Partisi’nin oylarının bir kısmı, AKP’ye, ya da Cemaat yanlısı partilere verebilir.
Hükümet-Cemaat arasında süren kavga nedeni ile
Dindar ve Cemaate yakın olanların;
Desteklerini çekmeleri dolayısı ile de, AKP’nin oylarında kendiliğinden bir düşüş yaşanacağını düşünüyorum…
Saygılarımla, 16 Mart 015 Pazartesi
***
Makine Yüksek Mühendisi Ahmet YALVAÇ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder