BÜYÜK ORTA
DOĞU P
ROJESİ BOP,İLERİ AŞAMAYA GELDİ; TÜRKİYE NE YAPMALI?-3
Sevgili
Okurlar,
Bu günkü konuları, şu başlıklar altında açabiliriz
1 1-ÖNCE BAZI NOKTALARA
VURGU İLE BİR HARIRLATMA YAPMAK VE
DEVAMIN DA BU GİBİ KONULARI, GÜNCEL ÖRNEKLERİN IŞIĞINDA AÇMAYA ÇSLIŞIP; BİR
ŞEYLER SÖYLEMEK
1)CHP’NİN, ÖZGÜR ÖZEL İLE
BAŞLAYAN YENİ DÖNEMDE; TÜRKİYE GENELİNE YAYILAN MİTİNGLERDE, HER GÖRÜŞDEKİ
VATANDAŞLARIMIZIN,ARTAN SAYILARLA MEYDANLARI DOLDURMASINI, BİR HALK HAREKETİ
OLARAK GÖRMEK ,ANLAMAK GEREKİYOR;
2)BUNUN ANLAMI,ÖNEMİ VE EN DOĞRUSU DA;BİR
ERKEN SEÇİMLE, BİR İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ İHTİYACI VE ESKİ PARLAMER SİSTEME GERİ
DÖNMEKTİR.
ÖZGÜR ÖZEL’E
DÜŞENDE,EVELEYİP GEVELEMEDEN;BU YÖNDEKİ NİYETİNİ; ŞİMDİDEN,AÇIKÇA ORTAYA
KOYMALIDIR
ÇÜNKÜ ORTADA BİR BOP
HARİTASI VE BOP EŞ BAŞKANLIĞI VAR.TEK KİŞİIK BAŞKANLIK SİSTEMİ DE HALKIMIZIN
İHTİYACI VE TÜRKİYE’NİN de TALEBİ DEĞİLDİR.BOP KAPSAMINDA TÜRKİYE’NİN BAŞINA
GEÇİRİLMİŞ BİR ÇUVALDIR.VE BU ÇUVALI DA ÇIKARMAK GEREKİYOR
3)SORUNLARI SAYMAKLA,SORUNLARI
SIRALAMAKLA,SORUNLAR ÇÖZÜLEMEZ. BU NNEDENLE, ÖZGÜR ÖZEL,BU SEÇİMDE; KONUSUNDA
UZMAN KİŞİLERİ, YAŞINA BAKMADAN, MİLLETVEKİLİ ADAYI YAZIP, MECLİSE’E
TAŞIMALIDIR. BAŞKA BİR ŞEKİLDE, DEVASA SORUNLARIN ALTINDAN,TÜRKİYE KALKAMAZ!...
2-GÜNÜMÜZDEKİ AÇILIM-SAÇILİM VE BARIŞ
SÜRECİ GİBİ KONULARDA;
NE SÖYLENEBİLİR?
GAZETE
MANŞETLERİ
1/2)12Temmuz2025Cümartesi SÖZCÜ
Apo posteri önünde dikildiler, sahnede poz kesip silah
yaktılar
47 YILLIK İHANET YARIM SAATLİK ŞOV
BAHÇELİ’nin çağrısıyla başlayan, yeni açılım sürecinde; PKK
dün, Kuzey Irak’daki Çesena Dağı’nda sembolik bir törenle silah bıraktı.
KIRMIZI BÜİTENLE ARANIYORLAR: Türkiye’nin Kırmızı Bültenle
aradığı ve başlarına 20 milyon lira ödül koyduğu kadın terörist Besa Hozat ile,
Nedim Seven’de, törende ön safta yer aldı
SÜLEYMANİYE KIRSALINDAKİ mağaraların önündeki tören alanına;
DEM Parti yöneticileri, Barzani’nin temsilcileri ve 200 davetli, özel araçlarla
getirildi. Kendilerine ayrılan koltuklara oturtuldu. Sahne hazırlandı, arka
fona, terörist başı Apo’nun dev resmi yansıtıldı. 30 Terörist, tek sıra halinde
silahlarıyla mağaradan inerken, zılgıt ve alkış tufanı koptu.
15 Kadın, 15 erkek teröristin başında, aranan 4 teröristte
bulunuyordu. Zafer manifestosu okundu. Ardından kütüklük ve tüfekler kazana
atıldı. Yakılan silahların yeni ve kullanılmamış olması dikkat çekti
Tüfeklere balistik inceleme de yapılmadı. Teröristler,
geldikleri gibi yine tek sıra halinde, mağaraya doğru gittiler ve gözden kayboldular
SEMBOL MAĞARA: Teröristlerin sözde silah bırakma şovu, sözde
direnişin ve teslim olmamanın, sembolü saydıkları, Cesana Mağarası’nın
girişinde gerçekleşti
CHP LİDERİ ÖZEL,MÜHİTTİN
BÖCEK’E DESTEK İÇİN, Antalya’da miting yaptı.
MANAVGAT
KUMPASI
Belediye’de baklava kutularıyla ihale alan kişinin, 1 ay
önce uyuşturucudan yakalandığını söyleyen Özgür ÖZEL; o’nu eğitip, itirafçı
yapmışlar, dedi
ÖZEL, ellerinde 32 saatlik görüntü olduğunu ve olayın adım
adım kurgulandığını belirtti. Baklavacıyı, adım adım, itirafçı yapmışlar.
Özetle şöyle: Burada adı geçen baklavacı, kaçak içki ve uyuşturucu işiyle de
uğraştığı için, yakalanıp, hapse atılmış. Bu gibi suçların cezası ağırdır.
O, SİZİN işbirlikçiniz Kaçak içki, uyuşturucu işiyle
uğraştığı için, Hapse atmışlar. Başka örneklerde de, görüldüğü üzere, bu
gibilerden siyaseten yararlanmak adına, sen falanca kişiye, şu kadar para verildiğini,
şu gibi yanlış işlere bulaştığını, duymuştum, ya da duyduğuma göre gibi kesin
olmayan ifadeleri, gerçekmiş gösterip, itirafçı olmaya zorlandıkları bilgisi,
ortalıkta dolaşıyor zaten
Ve bu gibi kumpas ve kurgu işlerden, siyaseten yararlanmak
istendiği de anlaşılıyor. Halkımızın kanaati de bu yönde olduğundan,
Yaşanan yokluk ve yoksulluğun da etkisi ile CHP ve Özgür
ÖZEL’e ilginin arttığını, Halkımızın da artık, uyandığını görüyoruz
Özgür ÖZEL’in de söylemek istediği, bu gibi konular zaten
BURADA, SÖZCÜ Gazetesindeki Yazarların attıkları başlıklarda
şöyle: Rahmi Turan; Kurtuluşun Tek Yolu. Uğur Dündar; Güvenilir olmak için,
doğruyu söylemek gerekir. Naim Babüroğlu
PKK silah mı bıraktı? Erdal Sağlam;
Şimşek’in üstündeki KOBİ baskısı büyüyor. Saygı Öztürk; Son eylemleri 12
askerimizi şehit etmek oldu.
2/2)4
Temmuz 2025 Pazartesi SÖZCÜ
İstanbul’un su kaynağı Sazlıdere’de 30 bin konutun inşası sürerken
RANT MANGALINA 8 BİN KONUT DAHA ATILACAK
İSKİ’nin koruma havzası ilan ettiği
Sazlıdere’de 30 bin konutun inşaatı süren 30 bin konuta ek olarak,8 bin
konutluk, yeni proje başlatıldı. Proje için 8 ayrı ihale yapılacak.
AKP KAMPININ EV SAHİBİ:CHP’LİLERİ TUTUKLATTIRAN AZİZ
ORHAN’IN ORTAĞI DAVETLİLER: Mehmet
Şimşek, Abdurahman Reşidoğlu, Gürkan Dölekli,
Sayın ERDOĞAN’la fotoğraf karesine girenler: Çevre ve
Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, Rönesans’ın sahibi
Erman Ilıcak
KIZILCAHAMAM Kampı’nın yapıldığı otel; CHP’li başkanları
tutuklattıran, itirafçı Aziz İhsan Dölekli’ye ait. Dölekli, Mehmet Şimşek’le
Londra’da yemekte görüntülenmiş, ticari bağlantıları ortaya çıkmıştı.
Özgür
ÖZEL, Adıyaman mitinginde ERDOĞAN’a meydan okudu
BU MİLLET YEDİ DÜVELE DİZ ÇÖKMEDİ,SANA DA ÇÖKMEZ
CHP Lideri, Erdoğan’ın; AKP, MHP, DEM, birlikteyiz sözlerine
karşılık verdi:
Kürtlerle ilişki kurmak için, DEM’e ihtiyacımız yok.
DERVİŞOĞLU, açılımı bu sözlerle
eleştirdi
İKİNCİ FİLM,YİNE AYNI KADRO İLE ÇEKİLİYOR
İYİ PARTİ Lideri Ankara’daydı. BOP Filminin en hayati
virajındayız dedi. Açılıma, Beştepe, Balgat, İmralı, Kandil. Başroller aynı.
İkinci ihanet sürecinin ne olduğunu bilen Cumhuriyet çocuklarıyız, diye tepki
verdi.
ZAFER
PARTİSİ lideri Ümit ÖZDAĞ, tek bir teröristin teslim olmamasını eleştirdi. SİLAH TESLİM ALINIR.MERMİ İZİNE BAKLILIR.
Ümit ÖZDAĞ, PKK’nın görüntülerine sert çıktı. Silahlar
teslim alınır, balistik incelenir. Öyle mangal partisi gibi, silah yakılmaz
BURAKİ HABERLER VE KONULARLA İLGİLİ OLARAK! KISSADAN HİSSE İLE NE SÖYLENEBİLİR
1)EĞER,İBB
Başkanı Ekrem İMAMOĞLU ve Kurmayları içeri alınmasaydı!; Atı Alan Üsküdar’ı
Geçer Mantığı ile BU GÜN; yukarıda gazete haberinde de gördüğümüz üzere; İstanbul’un,
içme ve kullanma suyunun teminin de, olmazsa olmaz! Öneme sahip; Sazlıdere su havzasında, bina inşaatları; ranta kurban
edilemezdi. Dolayısıyla burada, çıkar amaçlı, bir kumpas ve nihayetinde,
tutuklama ile sonuçlanan, Halkımızın iradesini hiçe sayan. bir girişimle karşı
karşıya olduğumuz anlaşılıyor
BURADA, çok yönlü bir amaç olduğunu görüyoruz. Hem Ekrem
İMAMOĞLU’nun CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olduğu için, önünü kesme girişimi var,
HEMDE GHP’li Belediye
Başkanlarını içeri almak suretiyle Başkanlarını ve
kurmaylarını içeri atmakla, CHP’NİN HİZMET VERMESİNİ, ve iktidar yürüyüşünü
engellemek
SUÇU OLAN VARSA; elbette araştırılsın. Ama bu noktada şu
soruyu da sormamız gerekiyor: Mahkeme çağırdı da gelmediler mi? sorusunu,
sormak gerekiyor. İÇERİ atmak niye? Örneğin Ekrem İMAMOĞU; 19 Mart 2025’ten
beri tutuklu. Aradan kaç ay geçmiş! İddianame yazılmadan akaç ay içeri de
tutmak! Ekrem İMAMOĞLU’nun; Cumhurbaşkanı adayı olmasıdır. Diğer CHP’li
Belediye Başkanlarını ve Kurmay Heyetlerini de içeri almak ve iddianameleri
yazılmadan, aylarca içeri de tutmak! Böylesi bir yöntem! Ancak CHP’Lİ
Başkanları ve Yardımcılarının başarılı olmalarını engellemek, sonrasında
olumsuz bir algı yaratarak; bundan siyaseten yararlanmak istek ve arzusundan kaynaklandığı anlaşılıyor
2)SAZLIDERE
yada KANAL İSTANBUL, güzergahında, ilaveten şunları da söylemek isterim:
BURADA BİRDE, Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da talebi
olmayan, KANAL İSTANBUL, yapılacaktı. Bu Proje adı resmen söylenmesede, BOP
kapsamın da Amerika’nın işine yarayacak bir proje idi. Gelen büyük tepkiler
karşısın da, buna birde ihtiyaç duyulan büyük paranın teminindeki zorluklar
eklenince; bu konunun şimdilik rafa kaldırıldığını görüyoruz
KANALIN , sağında solunda deniz manzaralı konutlar
yapılacaktı. Körfez Ülkelerin de de bu lüks konutların reklamının yapıldığı
bilgisi, yazılı ve görsel basınımızda da yer alıyordu.Sazlıdere Bölgesinde
inşaatı hızla devam eden konutların da, bunlar olduğunu söylememiz gerekiyor.
Kişisel çıkar ve ikbal uğruna Türk Milleti ile Bilek Güreşi tutmaya çalışmak!
Doğru bir şey mi?
3)Yine
yukarıdaki Gazete haberlerinde, CHP’li Belediye Başkanları ve Kurmaylarının
içeri atılmasında, İTİRAFÇILARIN ve KURGU işlerin ve TİCARİ ilişkilerin, ne
kadar önemli olduklarını gördük ve anladık.
DEVLETİN, önemli Makamlarında bulunanların; Devlete iş yapan
büyük firmaların patronlarıyla fotoğraf karelerin de, ne işleri var? Bu gibi
konularda şu hususa da vurgu yapmak isterim:
EĞER, Yurt dışında ihale alıp, Türkiye’ye büyük itibar
kazandıran ve kazandığını da Türkiye’ye getiren, sanayicilerimiz ve İş
Adamlarımız varsa! Bunlarla bir Fotoğraf Karesinde yer almaya kimsenin bir
itirazı olmaz. Bundan Milletçe onur duyarız. Ama ne var ki, fotoğraf karesin de
yer alanlar, hep belli Şirketler.
Tanıdığım biri, AKP’nin KZILCAHAMAM kampına katılmış.
Davette yapılan ikramlardan, özellikle de yediği kavurmadan bahsederken! Belli
ki kavurmayı çok seviyor; anlatırken, damağı cukurduyordu. KAVURMA! gibi vurgu
ve iştah.1.Gün sonrasında bu gibi konuları, gazetelerde gördük. AKP’nin KIZILCAHAMAM
etkinliğini finanse eden kişi hakkında yazılanları, tekrar okuyabilirsiniz
4)AÇILIM-SAÇILIM
gibi konulara gelince; İYİ PARTİ ve ZAFER PARTİSİ Genel Başkanlarının bu sürece
karşı olduklarını, açıkça ortaya koyduklarını, CHP Genel Başkanı Özgür
ÖZEL’nin, KÜRT SORUNU ve Anayasa değişikliği gibi konularda, DEM PARTİ’nin
desteğine ihtiyacımız yok gibi açıklamalarını da; çok önemsiyorum.
KÜRT’LER, Türk’ün bir koludur. DEM ve benzeri Partilerin üst
Yöneticileri, Kürt değildir; Ermeni kökenlidir. Ama Kürt kökenli
vatandaşlarımızı; siyasi ihtiyaçları nedeniyle, kullanıyorlar. Bu gibilerin
çoğu, Kürtçe de bilmez tarihle de ilgilenen bir Yazar olduğum için; bu gibi
konularda da özet halinde bir şeyler söylemek istiyorum
5) Kürtler; Türk’ün bir koludur.
Kürtlerin Ana Dili, Gök Türkçedir. Şu anda kullanılan Kürtçe, Farsçanın bir
lehçesidir ve ağırlıklı olarak, 8000 kelimeden oluşuyor ama,3250 kadarı Orta
Asya Türkçesidir.2250 kadarı,Farsça,1000 kadarı Arapça, 45-50 kadarı da
Ermenicedir
KÜRTLERİN Anayurdu, Hazar Denizi’nin Doğusunda, Göktük
Devleti’nin hüküm sürdüğü topraklardır Şimdi sizler Kürtlerin Hakanı Alp URUNGU’nun
destanını yazmak istiyorum. Men Kürt
İlhan Alp URUNGU. Altunlıg keşliğim bandım belda. Yaşım tokuz kırk. Kanıma, ilima,
sizlerima, yı da bükmedim.
Günümüzdeki anlamı da şöyle. Ben Kürt İlhan Alp URUNGU. Altın
süslemeli ok çantasını sardım belime. Memleketime, sizlere doymadım. Yaşım
39.Ölüm BENİ sizlerden ayırdı. ki, ne çare
Kürtler ölülerine ağıt yakarlar. İşte bu da bir ağıttır. Alp
URUNGU, Göktürk Devleti’nin ÇİN esaretinden kurtulmasında, büyük yararlık
gösteren 40 kahramandan biri. Kürtlerle ilgili bilgileri, Kaşgarlı Majmut’un
yazdığı 12 ciltlik, Diva-i Lügat-it Türk adlı eserinde yer alıyor. Kaşgarlı
Mahmut, bir Uygur Türk’ü dür ve şimdi Uygur Türkleri, ÇİN zulmü altında
yaşıyorlar ama AKP İktidarı ile Sayın ERDOĞAN’ın, Sayın BAHÇELİ’nin, bu gibi
konulara, pek ilgileri yok. Onların uğraştığı alanlar; daha ziyade
Açılım-Saçılım gibi konular
KÜRTLER, genelde hayvancılıkla uğraşan, yüksek rakımlı karlı
dağlarda yasayan, göçebe bir toplumdur. Karla, kışla, dayanıklılıkla
eşdeğerdedir. Birde yüksek ses çıkarma anlamındadır
Örneğin kayın, gürgen, mese gibi ağaçların adı da Kürt tür,
Kürtlerin sembolüdür. Örneğin bizler at arpayı kütür kütür yedi derken; bunun
doğrusu, at arpayı, kürt-kürt yedidir. Şimdi KÜRT, sözcüğünün, nasıl ortaya
çıktığı konusunda da bir şeyler söylemek istiyorum
TÜRK, sözcüğü .Bunu tersinden yazalım, KRÜT olur. Ve
tekrarlayalım. Krüt- Krüt-Krüt=KÜRT. Eğer dağda diz boyu derler ya! Böylesi çok
kar yağmış bir dağda yürürken! Ayağın çıkardığı sestir. Şimdi Türk ve Kürt gibi
kelimeler arasındaki ses benzerliğinin nedenini, anladınız mı? Türk’ün olduğu
yerde, Kürt’te vardır. Türk’ün yaşamadığı yerde; Kürt’te yoktur. Devam ediyoruz
6)ORTA
ASYA’dan Batıya göçler başladığında, Türklerle Kürtlerin bir kısmı, İRAN’da
kalıyor. Bu gün İRAN’ın yarıusı, hatta biraz daha fazlası; Türklerden oluşuyor.
Bunun bir kısmı da Kürt. Bu nedenle İRAN’daki Kürtler yaşamlarını burada da,
yine yüksek rakımlı dağlarda ve yine hayvancılıkla devam ettiriyorlar. Ama
dağlarda Faslar hakim nüfus olduğundan; FARSÇA’nın da etkisiyle günümüzdeki ,
KÜRTÇE, oluşuyor. Ama günümüz Kürtçesinde de, yine Türkçe kelimeler daha fazla.
Bu gibi konulara da yukarı da değindim zaten
KÜRTLER; Türkler gibi Müslüman olduklarından; savaşlarda
hep, Türklerin yanında yer almışladır. Eğer bir Kürt vatandaşımıza; Sen Ermeni
misin, diye sorsan? Cinayet çıkar.
7)PEKİ, Kürtler;
Türk’ün bir Kolu ise! ERMENİLER, kim?..
ERMENİLERİN; Hıristiyan kökenli, Türkler olduğu yönünde
bilgiler ve emareler de var. Bu yüzden olmalı kı ERMENİLER, savaşlarda hep;
Emperyalist Devletlerin yanın da yer almışlar, Eli silah tutan Türk ve Kürt
erkekleri, cephelerde savaşırken;
köylerde sadece yaşlı erkek ve kadınlarla, çocukların
bulunduğu bir zamanda, savaşa
katılmayıp, Köylerde kalan Ermenler de, boş durmuyorlar;
o güne kadar birlikte yaşadıkları köyler de; hasta ve yaşlı,
kadın, erkek, çocuk ayrımı yapmaksızın, katliamlar yapıyorlar. Geçmişten
günümüze aktarılan yaşanmış hikayelerin de etkisiyle! Söz konusu Ermeni olunca!
Sağ-Sol ayrımı yapmadan söylüyorum; herkesin tüyleri, diken, diken olur. Bu
gibi konulara, önceki Makalelerimde çok değindim. Merak edenler, önceki
Makalelere bir göz atabilirler
8)DEM
PARTİ’nin Yöneticileri, Terörist Başı Abdullah ÖCALAN’dan bahsederken, her
defasında, Sayın ÖCALAN, şöyle dedi. Sayın ÖCALAN, böyle dedi gibi 50 Bin’in üzerinde, asker-sivil-genç-yaşlı-çocuk ayrımı
yapmadan, katliamlar, yapan, ya da yapılmasına vesile olan, Kişi, nasıl, Sayın
olabiliyor?
PKK’nın Açılımı; Partiya- Krakener-Kürdistane. Kürdistan
İşçi Partisi anlamında. Daha doğrusu Kürdistan Kurtuluş hareketidir. Ama bu
konunun, Kürtlerle bir ilgisi yok. Abdullah ÖCALAN’ın gerçek adı da Artin AGOPYAN’dır
Türk-Ermeni Sorunlarının başlangıç tarihi 1877-78 Osmanlı
Rus Savaşı’dır. Ve günümüzde de devam ediyor. Bu gibi konulara daha önceleri çok değindim.
Merak edenler; öncekilere bir göz atabilir. Ama bu noktada şu hususada tekrar
vurgu yapmam gerekiyor:
ERMENİLER, Hıristiyan dinine mensup olmalarından olsa
gerek!; zor anlarda ve savaşlarda hep, Emperyalist Devletlerin yanında yer
almışlar ve katliam da yapmışlardır. Her defasında yaptıkları bu ihanetlere
karşılık ta! Başka bir Osmanlı Toprağı olan, başta Suriye, Lübnan gibi yerlere
sürgün edilmişlerdir.
TEHÇİRE, uğramamak için de, bazı Ermeniler kendilerini; Kürt
Alevi görünümünde gizlemeye çalışmışlardır.
BU NEDENLE, bu gün; DEM PARTİ ve Benzeri Partilerin, en
azından Yönetim kadrosu, Ermeni kökenlidir. Terörist Başı, Abdullah ÖCALAN’dan
bahsederken, ona Sayın ÖCALAN,ifadesini kullanmalarının nedeni de budur. Çünkü
onlar, Abdullah ÖCALAN’ı 50 Bin kişinin katili olarak görmüyorlar ve bu sürece
de Barış süreci diyorlar.
YANİ AÇIKTAN söylemeseler de! Türklerin; Ermenilerden, özür
dilemesini istiyorlar
9)Türkiye Cumhuriyeti; Temeli Türk olan Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden doğan, Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN ÖNDERLİĞİNDE, O GÜNÜN Emperyalist Devletleriyle mücadele sonucunda kurulmuş, Parlamenter bir Demokrasiydi. Ana Dilde Eğitim gibi; taleplerle, Türk Vatandaşlığının tanımına karşı çıkmak niye?
DEM
PARTİ ve Benzerlerinin; Türkiye Cumhuriyetine, vatandaşlık bağı ile bağlı olan
herkes Türk’tür, ifadelerine karşı çıkmalarının nedeni de budur.
10)SONUÇTA, Tek Kişinin Egemenliğine
dayanan şimdiki Sistem; Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da Talebi değildir. BOP
kapsamında Amerika Birleşik Devletleri ABD tarafından, Türkiye’nin başına
geçirilmiş bir Çuvaldır.
BU ÇVALI, çıkarmakta; TÜRKLERİN, ya da kendini TÜRK
hissedenlerin, Türk Kültürünü, Türkiye Cumhuriyeti’ni benimseyenlere düşüyor
VE KUVVETLER, Ayrılığına dayalı, Eski Parlamenter Sisteme, geri
dönmemiz gerekiyor
3-BÜYÜK ORTDOĞU PROJESİ BOP HARİTASI
VE BOP EŞ BAŞKANLIĞININ GÖLGESİNDE
2)Burada
haritada da gördüğümüz üzere, BOP kapsamında; Türkiye’nin güneyinden ve
doğusundan koparılan topraklar var. Bu gün burada, Büyük Orta Doğu Projesi BOP ve BOP Eş Başkanlığı’nın
gölgesinde, Siyaseten görüp yaşadıklarımızın ışığı altında, süreci anlamaya
çalışacağız. Bu gün her konuda yaşadığımız bütün sorunlar; BOP ve BOP Eş
Başkanlığının türevleridir. Bu nedenle eğer, yakın bir zamanda, bir erken
seçimle; Kuvvetler Ayrılığına dayalı, Eski Parlamenter Sisteme geri dönülmezse;
Türkiye’yi daha büyük sorunların beklediğini, herkes bilsin, anlasın.
3)Sayın ERDOĞAN’ın, Biz Büyük Ortadoğu
Projesi BOP’un Eş Başkanlarından Biriyiz ve biz BU görevi yapıyoruz gibi
sözlerini, ilk başta, bazıları böylesi bir görevin, çok önemli bir şey olduğunu
sanıyordu ama! Şimdi yaşanan yokluk ve yoksulluğun da artması ile; AKP’den
kaçışlarda başladı. Şimdi CHP Lideri Özgür ÖZEL’in aktif politikası ve cesareti
ile Halkımızda bir heyecan ve uyanış başladı. Ama Sayın ERDOĞAN İktidarını
devam ettirebilmek açısından olsa gerek! CHP’nin Belediye Başkanlarını, içeri
aldığını görüyoruz
4)İBB
Başkanı Erem İMAMOĞLU’nun hapse atılmasının asıl nedeni ise; CHP’nın Cumhurbaşkanı Adayı
olması ve İstanbul Belediye Başkanlığını, üst üste rekor seviyede kazanmış
olmasıdır. Bu hususu, Sayın ERDOĞAN’ın benzetmesi ile söylersek; İstanbul’u
kazanan, Türkiye’yi kazanır
MHP lideri Devlet BAHÇELİ ve Sayın ERDOĞAN; birbirinden
hazzetmeyen, farklı karakterde, taban tabana zıt, iki Siyasetçi. Bunu geçmişte,
birbirlerine ağza alınmayacak sözler sarf ettiklerinden biliyoruz.
BU NEDENLE, Devlet BAHÇELİ ve Sayın ERDOĞAN, arasındaki ilişkilerin! kendiliğinden oluştuğunu da kimse düşünmesin.
BÖYLESİ bir birliktelikte; her 2
Lideri, ortak bir amaç doğrultusunda,
bir arada tutan, bir dış yönlendirme olduğu da anlaşılıyor.
5)BU GİBİ
konulara cevap verebilmek için, Tarih bilmek gerekiyor. Bu gibi konularda da
şunları söylemek isterim
Kademe ve Mevki ayrımı yapmadan, Genel anlamda söylüyorum.
Devlet Hizmetinde bulunanların; etnik kökenleri ne olursa olsun! Mensubu
oldukları Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hak ve menfaatlerini korumaları,
kollamaları gerekiyor.
Bu nedenle tekrar olmaması ve güncel konulara kaldığımız yerden devam etmek düşüncesiyle;
ÖNCEKİ yazdıklarıma bir göz
atmanızı öneririm.
6)BU NEDENLE,MHP Lideri Devlet BAHÇELİ’nin; PKK Terör Örgütü
lideri Abdullah ÖCALAN’ı hapisten çıkarmaya yönelik olduğu da anlaşılan;
Abdullah ÖCALAN, gelsin, Meclis’te DEM PARTİ Grup
Toplantısında PKK’nın lağvedildiğini açıklasın gibi yol ve yöntemlerin
Türkiye’nin çıkarına olmadığını da hatırlatmak isterim
7)Yukarıda vurguladığım hususlarla
ilgili olarak, PKK ile mücadele eden, Eski bir Asker; Tuğ General rütbesi ile
Emekli olup, Doktorasını da yaptıktan sonra, Asker kökenli bir Yazar sıfatı ile
siyasilerin çarpıttıkları, sözde Barış sürecini, doğrudan bizlere anlatıyor
19 Temmuz 2025 Cumartesi SÖZCÜ’deki köşesinde,
MHP Lideri Devlet BAHÇELİ’nin öncülük ettiği siyasi hamlenin;
İRAN, Suriye ve Filistin topraklarında yaşanan gelişmelerin ardından;
TÜRKLİYE, tarafını ilgilendiren; BOP’un ileri bir aşaması
konusunda, bizleri aydınlatıyor.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ den, TÜRKİYELİ’ye…
Makalenin başlığı böyle. Bu makaleyi kopyalayıp, burada
aynen yayınlamak istiyordum ama, internetten kopyasına müsaade edilmiyordu. Bu
engeli aşabilmek için, SÖZCÜ Gazetesi’nin Ankara Temsilciliği’ne gittim. Saygı
ÖZTÜRK’ün yazı yazdığını, meşgul olduğunu öğrendim.
Ama daha önceleri, başka bir ziyaretimde Saygı ÖZTÜRK ile de
görüşebilme fırsatım olmuştu. Ve beni tanıyorlardı. Bu defasında, sadece, bir
bayan vardı. Doğrudan konuya girdim. Bayan, kendisinin bile kopyalayamadığını
belirterek; bu gibi işlerle, İstanbul’un ilgilendiğine vurgu yaptı. Bu nedenle,
kopyalama konusundaki zorluğu gördüm. Makalenin yayına konmasını, geciktirmemek
açısından; aynen yazarak, yayına koymak zorunda kaldım. Bu noktada
SÖZÜ uzatmadan, Sayın Tuğ General Osman PAMUKOĞLU ile Sayın
Tuğ General ve Yazar Dr. Naim BABÜROĞLU’nun; böylesi bir tercihi; hoş görü ile
karşılayacaklarını düşünüyorum
Yıl,1993 , Hakkari
Otluca Kışlası. Rakım 2250 Metre. Hakkari Dağ ve Komando Tugayı. Komutan, Tuğ
General Osman PAMUKOĞLU. Kurmay Yüzbaşı
Naim Babüroğlu’nun Komutanı. Ve şimdi, emekli Tuğ General rütbesi ile Eski bir
Asker ve Doktoralı bir Yazar
BU TARİHTE, yaralananların hepsi, en kötü şartlarda bile
olsa, çatışma yerlerinden hızla alınarak; Hakkari’nin içinde hastane hizmeti
veren, tugayın revirine getiriliyor. Burada bulunan iki askeri cerrah
tarafından, hemen ameliyata alınıyor. Çok ağır olanlar, buraya hiç uğramadan, aynı
helikopterle, Diyarbakır Askeri Hastanesine ulaştırılıyordu.
BÜTÜN ASKERLER, yaralanmaları halinde, bütün bu işlerin
çok iyi yapıldığını, çatışmalarda
görüyorlardı. Bu da onların şevk ve atılganlıklarını artırıyordu.
ŞEHİTLERİN hepsine, tabutlarına konmadan önce, son işlem;
tugayın morgunda yapılıyordu. Morg
binasında,2-3 şehidi koyacak genişlikte mermer masa, ihtiyaca cevap
vermediğinden ,masa sayısını, ona çıkardık.
Saldırılarda, çatışmalarda ağır silahlarda kullanıldığından; şehitlerin vücutları her zaman bir bütün halinde değildir. Başı, bacakları, karın bölgesindeki organları ,tamamen boşalmış olabiliyordu.
ÖZELLİKLE
anneler, çocuklarını; son kez görmek için, tabutu açtırıyorlardı. Onların bu
isteğine, o zaman yanında bulunan kimse, karşı duramazdı. Oğlu gurbette ve
zaten uzakta olduğundan, bu önü alınamaz bir duygu idi.
ÇOCUKLARINI bir bütün halinde göstermek zorunda olduğumuzu,
hissettim. Cerrahlara, vücudun kopan parçalarını, zorda olsa; dikeceksiniz
dedim
YUKARIDA okuduğunuz satırlar, benimde Kurmay Yüzbaşı
rütbesiyle, emrinde görev yaptığım Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğ
General Osman Pamukoğlu’na ait.
Unutulanlar Dışında, Değişen Bir Şey Yok, başlıklı
kitabından
O YILLAR;PKK Terör Örgütü’nün, eylemleri, zirvedeydi. Günde
20-25 şehit verdiğimiz, günler oluyordu. PKK insanlık dışı eylemlerle, vahşice
katlediyordu.
Saldırı emirlerini o dönem saha da olan PKK örgütünün başı
Öcalan veriyordu. Telsiz konuşmalarında, onun verdiği emirler duyuluyordu.
ELEZIĞ-BİNGÖL, yolunda 1993’te bir vahşet yaşandı, 1993’te
Şemdin SAKIK’IN BAŞINDA OLDUĞU 150 PKK’lı terörist grup; 33 askerimizi araçtan
indirerek, vahşice şehit etti.
TERÖRİST Şemdin SAKIK, ne oldu, biliyor musunuz?2012
Yılında, emekli Genel Kurmay Başkanı İlker BAŞBUĞ’un yargılandığı Ergenekon
davasında, Gizli Tanık yapıldı.
5 Bin yıllık yazılı tarihte, bir ordunun bu şekilde
aşağılandığına, rastlanmamıştır. Bu, yeni Türkiye’nin madalyasıydı.
ŞİMDİ DE, Terörist Başı Öçalan’ın ne muteber biri haline
getirildiğini biliyorsunuz.
MUZAFFER Bir Komutan edasıyla; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne
koşullar ileri sürecek noktaya getirilen, bir barış güvwercini,1993 ve
sonrasında,..
Zirveye tırmanan, Terör Örgütü Eylemleri; kahraman Türk
Ordusu ve güvenlik güçleri tarafından, minimum düzeye indirilir
1999’DA,Terörist Başı ÖCALAN; Türkiye’ye teslim edilir. Ve
PKK, dağılma noktasına gelir.
SİYASİ İKTİDARIN değiştiği, 2002 yılı, terörle mücadelede
bir dönüm noktasıdır.
PKK’nın Moral ve Motivasyonu, dibe çökmüş, eylemleri
neredeyse, sıfıra indirilmişti.
2002 YILINDA, toplam şehit sayısı, Milli Savunma
Bakanlığı’nın verilerine göre, altı kahraman güvenlik görevlisidir.
2009 ve 2013’TE,Siyasi İKTİDAR, tarafından AÇILIM/ÇÖZÜM
süreci başlatılır. Bu günkü sürecin, baka bir adı.
AÇILIM/ÇÖZÜM sürecinde, Teröristlerin yeri bilinmesine
rağmen, VALİLER, askerlere operasyon izni vermezler.
BU DURUM, dünya terörle mücadele tarihinde bir ilktir
BU Yeni Türkiye’nin başka bir Madalyası
VE… 2002’DE,can çekişen PKK, 2015’in sonlarına gelindiğinde;
siyasi ve uluslararası bir güce ulaşır
PKK Terör Örgütü ile mücadele de; 15 bin kahraman şehit, vatanı kanlarıyla suladı
30 BİN Kahraman Gazi, toprağa can verdi
1974 KIPRIS Barış Harekatında, şehit sayısını tahmin edin! 498..
2025 YILINDA, Terörsüz Türkiye denilen, üçüncü Çözüm Süreci
ile Tekrar Kilit Aktör haline getirilir
100 Yıldır Devlet hakkımız engellendi diyerek, Lozan’ı ve Cumhuriyet’i
reddeder
ATATÜRK’ün kurduğu Ulus ve Üniter Devlet Yapısını hedef
alır.
İKİNCİ CUMHURİYETÇİLER DE, coşkuyla PKK’nın hedefini
desteklerler. CİA’nın projesini savunurlar.
VE BİR BAKTIK, Milletin adı TÜRKİYE olmuş, TÜRKİYELİ, olmuşuz
TAMDA, ABD’nın istediği gibi
TÜRK, yerine; Türk, Kürt, Arap, olmuşuz.
OSMANLI’DA Kİ; Ümmet anlayışına, hızla giden bir gemideyiz.
ATATÜRK’ün ve Cumhuriyet’in izlerinin, tümüyle silinmeye
çalışıldığı, bir Türkiye’de yaşadığımızı, biliyoruz zaten. Ali Kemallere rahmet
okutacak, bu Medya’yla, bu Eski Sol, Yeni Liberal, aktörlerle, İkinci
Cumhuriyetçilerle şımartılan terörist başı; bu rüzgarla…
1-2 Yıla kalmaz; Nobel Barış Ödülü’ne Aday bile
gösterilebilir. Kahramanlarımız da, sözde Soykırım iddialarıyla, yargılanabilir
ÇÜNKÜ…
Vatan sevgisiyle beslenen fedakarlık duygusu; dejenere insanlara,
gülünç gelir
3/3)21
Temmuz 2025 Pazartesi SÖZCÜ
Odun ateşinde keleş kebap’ ikramına, adli tatil öncesi jet karşılık
200 PKK’LI TERÖRİST,72 SAATTE BIRAKILDI
PKK’nın kazan şovundan sonra, Diyarbakır’da mahkemeler, yoğun
mesai yaptı. Örgüt adına suç işlemekten hükümlü teröristler; AYM, bu maddeyi
iptal etti gerekçesi ile tahliye edildi
Terör Örgütüne üye olmakla birlikte, örgüt adına suç işlemekten
hükümlü 200’ü aşkın kişi, 72 saatte, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemelerince,
salıverildi. Hükümlülerin dosyaları, resen ele alınıp, infazları durdurulurken;
tutuksuz yargılanan ve ceza alanların yakalama kararları da, topluca geri
çekildi.
Kırmızı bültenle aranan bölücü teröristler, Besa Hozat ve
Nedim Seven’in başrolü oynadığı tiyatroda,30 silah yakılmıştı.
YAKILAN SİLAHLAR,AÇILAN KAPILAR: PKK’lı 30 terörist 11
Temmuz’da Süleymaniye’nin, Casana Mağarası önünde, sembolik olarak, silah
yakmıştı. Devletin jet tahliyeleri, bu şovun yapıldığı, günlere geldi
FİİLİ BİR AF KARARI: Mahkemeler herhangi bir başvuru,
beklemeden, işlem yaptı. Karar, fiili bir af gibi uygulandı. Gerekçe olaraksa;
FETÖCÜLERİN, insanları 10 yıl yatırmak için, ceza yasasına ekledikleri, bu
maddeyi, AYM’nin Kasım 2024’te, iptal etmesi gerekçe gösterildi
4-TEPEMİZDE DÖNEN BELALARIN BAŞLANGIÇ TARİHİ; KAÇ YIL ÖNCESİNE DAYANIYOR? CHP LİDERİ Özgür ÖZEL’İN YAPMASI GEREKENLER NEDİR?
1)Siyasette Hiçbir şey, tesadüfi
değildir. Türkiye stratejik açıdan, Dünyanın en kritik bölgesindedir. Milletçe uyanık olmamız
gerekiyor. BOP Haritası ortada
https://ahmetyalvac1946.blogspot.com/2015/02/atasen-baskan-cem-kanibirin-konusmas.html.
Buraya tıkladığınızda Makale ekrana gelir. Bir zihin jimnastiği olması olması
bakımından; günümüzde AKP döneminde, BOP kapsamında görerek yaşadığımız,
Emperyal kuşatma ve tuzakların; 1949’da planlandığını; herkes bilsin ve
anlasın. Yani, günümüzden, 80 yıl öncesinden planlandığı, anlaşılıyor.
2)Ben bu
tarihlerde ATASEN adına, değişik konularda, yakından tanıdığımız Bilim Adamı,
yada yakından tanıdığımız Siyasetçilerden oluşan konuşmacıların oturumunu
yönetiyordum. ATASEN Başkanı Cem KANIBİR, bir Türkolog’du. ATASEN ile doğrudan
bir ilişkim yoktu ama, bir Yazar olarak, benim düşünce yapım; Akıl ve Bilimi esas aldığım, ortak
noktamız da Mustafa Kemal ATATÜRK olunca; Cem KANIBİR’le aramız da,
kendiliğinden, iyi bir dostluk ve İşbirliği oluştu. Konu ve konuşmacı seçiminde
bana hiç ısrarcı olmadı.O gün Ynettiğim oturumlarla ,Bu gün yazdığım Makalelerin; bu günü anlamak isteyen,
Gelecek kuşaklar için de; bir kaynak olduğunu düşünüyorum
3)-Eğer Türkiye’de yakın bir zamanda,
bir erken seçim sonucunda, bir iktidar
değişikliği ile; Kuvvetler Ayrılığına Dayalı Eski Parlamenter Sisteme geri
dönmezse! Türkiye’yi daha büyük belaların beklediğini, şimdiden söyleyebiliriz
4)Özgür ÖZEL’in,
Genel Başkan sıfatıyla; CHP’nin önceliğinin; kendi ,Cumhurbaşkanı Adayını
belirlemek olduğu anlaşılıyor. Kuvvetler Ayrılığına Dayalı Eski Parlamenter
Sisteme geri dönüleceği konusunda, bir açıklama yapmadı
BU NEDENLE, günümüzdeki Cumhur Başkanlığı Hükümet
Sisteminin, devam edeceği anlaşılıyor.
Bu Sistemin, Türkiye’nin yararına olmadığı da orta da ise!
Cumhurbaşkanlığı konusu; Ekrem İMAMOĞLU’nun altından kalkabileceği bir iş
olmadığını, şimdiden söylemek isterim. Böylesi kritik bir coğrafya da, Türkiye’nin
Amerika ve İsrail ile bir şekilde, çatışma ihtimalinin bulunduğunu da; kimse
göz ardı etmesin!
BU NOKTADA gerekli
önlemlerin, şimdiden alınması gerekir. Ama bu iş; BOP Haritasından da görüldüğü
ve anlaşılacağı üzere; Bu Haritanın BOP Eş Başkanlığı kapsamında, Sayın ERDOĞAN
ve Cumhur İttifakı Partilerinin, bir şekilde ilgili olduklarını da söylersek!;
Bir iktidar değişikliği ile Eski Parlamenter Sisteme geri
dönülmezse !BOP Haritasından da
görüldüğü ve de anlaşılacağı üzere; Türkiye’nin Bölünme-Parçalanma riski devam
eder
5)Emekli Dağ ve Komando Tugay
Komutanlığı da yapmış olan Osman PAMUKOĞLU’NUN SÖYLEDİĞİ GİBİ; Türkiye’nin,
Güney ve Doğu sınırlarını koruyabilmek için;5’inci ve 6’ıncı, Orduları da
kurmamız gerekiyor. Yani fazladan 2 Ordu daha kurmamız gerekiyor. Bu nedenle
Türkiye’nin güvenliği nedeniyle; Yeni Cumhurbaşkanının Asker kökenli olmasında
yarar var!
AMA Başbakanlığı, herkes yapabilir.
BU NEDENLE, Amerika Sayın ERDOĞAN’ın üstünü çizdi de! Ekrem
İMAMOĞLU PARLATILMAYA MI ÇALIŞILIYOR?, acaba bir diş yönlendirme mi var? sorusunu,
akla getiriyor
BU GİBİ konularda, CHP Lideri Özgür ÖZEL’in bir açıklama
yapması gerekiyor.
5-GÜNÜMÜZDE,SİYASETÇİLERİN
ÖNCÜLÜĞÜNDE,BOP KAPSAMIN DA,BİR EMPERYALİST DEVLETIN, TUZAĞINA DÜŞMEMEK İÇİN;TARİHÇİLERE DÜŞEN, ÇOK ÖNEMLİ BİR GÖREV
1)CHP Lideri Özgür ÖZEL’in, Genel
Başkan seçildikten sonra, gösterdiği performansı ve yaptığı mitinglerle CHP’yi,
birinci Parti konumuna çıkarmasını da çok önemsiyorum AMA; Türkiye’nin etnik
temelde bölünüp-parçalanmasını da ön gören Haritanın, gerçekleşmemesi
konusunda, Özgür ÖZEL ve Ekrem İMAMOĞLU’nun, yeterli bir Tarih bilgisine sahip
olmadıklarını gözlemlediğimden;
Cumhur ittifakı ve DEM PARTİ Yöneticilerinin de çok
istediği, KÜRT açılımı gibi konularda, tuzağa düşmelerini de istemiyorum
Türkiye’nin bir iktidar değişikliği ile Eski Parlamenter Sisteme
geri dönmekten başka, bir çıkar yol kalmadığını, tekrar vurgulamak isterim.
Endişelendiğim konu şu:
3)Özgür
Özel ve Ekrem İMAMOĞLU, İlk zamanlarda, KÜRT sorununu, Diyarbakır’ı kast ederek;
yerinde görmek gerekir vurgusu ile; bu gibi konularda, yeterli bilgilerinin
olmadığını, gösterdiler Birde; Televizyonlarda gündemi konuşan, Tarihçi olmayan
Bilim Adamı ve Siyasetçiler de, benzer yanlışlıkları yapıyorlar. Çok dikkatli
olmamız gerekiyor
ŞİMDİ, asıl konuya giriyorum:
TÜRKİYE’NİN ETNİK YAPISI, başlıklı Kitabın Yazarı, Prof. Dr.
Ali Tayyar Önder ile Prof. Dr. Yusuf HALAÇOĞLU, yukarı da değindiğim konular
hakkında, herkesi tatmin edici bilgiler verirler. Halkımızdan gelen soruları
da, cevaplandırırlar
Bu gibi Bilim Adamlarını, Televizyon Programcıları, niye
ekranlara davet etmezler?
4)BEN, Tarihle
de ilgilendiğim ve çok yönlü bir Yazar olduğumdan, bu gibi konularda, defalarca
ve bu Makalenin başında da, Kürtler’in Türk’ün bir kolu olduğu, Alevi vatandaşlarımızın
da, özbeöz Türk olduklarını,
Ermenilerin dini inanç olarak, Hıristiyan kökenli olduklarından,
olsa gerek! Savaşlarda hep, EMPERYALİST Devletlerin yanın da yer aldıklarından
dolayı da; tehcire, yani zoraki sürgüne
uğramışlardır. Bazı ERMENİLER’de, Tehcire uğramamak için, Türk ve Müslüman
görünümün de, Kürt Alevi tanımı ile; kendilerini gizlemeye çalıştıklarını,
GÜNÜMÜZDE ise; BOP kapsamın da, Amerika’nın emrinde
olduklarını, hatırlatmak isterim
5)Ergün POYRAZ’ın; MUSA’nın ÇOCUKLARI,
başlıklı Kitabı da, günümüzdeki bazı, siyasetçileri tanımak açısından; çok
önemli bir Kaynak.Siyasette yaşanan Hiçbir Şey, tesadüf değildir. Bu bakımdan
bu kitaptaki bilgiler de, çok önemli
GÜNÜMÜZDEKİ, BOP, tuzağından, AKIL ve BİLİMİN, rehberliğinde,
mutlaka düzlüğe çıkmamız gerekiyor.
6)Türk Vatandaşlığının tanımı da, şu
dur: Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes, Türk’tür. Herkes,
bu Toprakların değerini bilsin!
6-GÜNÜMÜZLE DE İLGİLİ OLDUĞU İÇİN; BENİM BULUŞUM OLAN, YAĞMUR TUTMA PROJELERİ ile TÜRKİYE’NİN ENERJİ SORUNU ve BİR TELEVİZYON PROGRAMI ÖNERİSİ,
başlıklı Makale konusunda da, bir şeyler söylemem
gerekiyor
1)Benim Lise yıllarından başlayarak, TIP
dahil, kaç buluşum var. Bazıları bir lise öğrencisinin, TIP gibi çok önemli bir
konuda, nasıl bir Buluşu olabilir? diye düşünebilir. Ben günümüzde de, Sosyal, Siyasal,
Kültür, Sanat, Tarih ve Teknik konularda yazan; Alaska’dan Vietnam’a kadar 5 Kıtada
okuru olan, çok yönlü ve Mustafa Kemal ATATÜRK, çizgisinde bir Yazarım.6.Kıta,
güney kutbundaki Antartika’dır. Orada da Bilim Adamları, Penguenler ve başka
canlılar var.
ŞİMDİ, benim buluşum olan Yağmur Tutma Projeleri ile Türkiye’nin
Enerji Sorunları gibi çok önemli, başka bir konuya giriyorum
2) BENİM
buluşum olan Yağmur Tutma Projeleri; aniden bastıran yağışlarda, yaşanan can ve mal kaybının
önlenmesinde,
Kuraklığın önlenmesi ve iklimin normalleşmeye başlaması gibi
konularda,
Türkiye açısından olduğu kadar, yukarı da sıraladığım
konularda, bütün dünya için, yeni bir umut olduğunu da vurgulamak isterim
Umarım ki Bu Buluş ile Türkiye’ye 4.NOBEL Ödülünü getirmek
te, bana kısmet olur.
Bu Proje ile Türkiye’de yokluk ve yoksulluğu, işsizlik
sorunu gibi konuları da halledebileceğimiz gibi bu Projenin, Teknolojisini de
kurduğumuzda, Almanya, Amerika, Japonya gibi gelişmiş ülkelere de, ileri
Teknoloji ürünü ihraç edip, Dolar ve Euro kazanacağız. Ve teknoloji de gelişmiş
bir Dünya Devleti olma yönünde, önemli bir adım da atmış olacağız
3) Bu konuda ilk Televizyon
Programına,2016’da,Mehmet Haberal’ın, Ankara Öveçler 4.Caddedeki Kanal B Televizyonu’nun
Haber Programında Projeyi,25 dakika da özetledim.
Sonra bu gibi konularda yazmaya devam ettim. Üniversiteler
ile de görüşmelerim oldu. Aradan zaman geçti,
26 Haziran 2022’de İstanbul’da CEM TV’nin sabah programında,
Nilgün Bakkaloğlu’nun Yönetiminde,1,5 saat canlı yayında konuştum. Amerika
dahil, Avrupa ülkelerinden de, çok izlendiğini, gelen mesajlardan anlıyoruz. Bu
Programdan 3-4 gün sonra, Amerika’dan Huston’dan, mesajla aradılar. Orada çok
Türk Bilim Adamı var ya! Onlardan birileri.
CEM TV’DE HEM Karadeniz Projesini, bir Model ile anlattım. Hem
de yerleşim yerlerindeki uygulamaları ve hepsini; herkesin, rahatça
anlayabileceği şekilde, ortaya koydum. Yanlış diyen, olmaz diyen kimse yok!
AMA HER NASILSA? Türkiye’de, şu sorunları hallet diyen yok. Böylesi
durumu, şöyle izah edebiliriz:
4)Bizler Türk Milleti olarak;
Avrupa ülkeleri, 1700’lerde başlayan aydınlanma sonucunda, Akıl ve
Bilimin öncülüğünde sanayileşip, zenginleşirken; Bizler yerimizde saydık ve
nihayet, Osmanlı İmparatorluğu da, bu yüzden, zaman içinde gerileyip, çöktü.
Neticede, Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşlarının da fedakârlıklarıyla, Emperyalist Devletlerle de mücadele edilerek, 29 Eklim 1923’teTürkiye Cumhuriyeti kuruldu ama!
Bu gün,
kurulduktan sonra, aradan 100 yılı aşan bir zaman geçmiş olmasına rağmen;
Sağ-Sol ayrımı yapmadan söylüyorum; her şeyi Batıdan bekleme
alışkanlığından, bir türlü kurtulamadığımız, zihinlerdeki pası, söküp, atamadığımızdan
olmalı ki!;Şu işi yap diyen yok.
5) Sayın
ERDOĞAN, ve Cumhur İttifakının, bileşeni Partiler, Emperyalizmin kontrolünde
olduklarından; ki bu gibi konuları, günümüzde yaşayarak ta görüyoruz zaten Bunlarla
benim bir işim, bir ilişkim olamaz.
ŞİMDİ, geliyorum CHP’ye…
3 Mektup, Kemal KILIÇDAROĞLU’na yazdım ve Yağmur Tutma Projelerinin
hayata geçirilmesi noktasında, kendisiyle görüşme talebinde bulundum. Ama
görüşemedim.
Sonrasında, Özgür ÖZEL, Genel Başkan oldu. Ona da 3 Mektup yazdım,
görüşme talebinde bulundum ama, onunla da görüşemedim
Ekrem İMAMOĞLU ile de görüşemedim. Mansur YAVAŞ ile de görüşemedim. Bu gibi konularda, ilaveten şunları da söylemek isterim.
Eğer Batı Standartlarında uygulaması da iyi
olan Enerji Uzmanı bir Makine Yüksek Mühendisi, bir Mucit, 5 Kıtada okuru olan,
çok yönlü bir Yazar; yukarı da isimlerini saydıklarımla, görüşemiyorsa!
Günümüzdeki devasa sorunlar nasıl çözülecek ve kim çözecek?
Bunun
anlamı şudur: Bizdeki Yöneticiler, Batı Tarzı iş yürütme ve sorun çözme
yöntemini, bilmiyorlar demektir,
6) HER ŞEYİ, Batı’dan beklemeye alışmışız ya! Aradan kaç yüz yıl geçse de; Batı karşısında, bir eziklik duygusunu, babadan oğula, anadan-kıza aktarılan kültür yapımız ile alışkanlıklarımızı, Batı karşısındaki bir ezikliği; milletçe söküp, atamıyoruz.
Birde Dünyada Bedavacılık ile; nasıl oluyorsa? Ahirette, her mümine,40 cariye veriyorlarmış gibi; hep , bel altı işlerle uğraştığımızdan;
Zihinlere yerleşen pası, söküp atmak, öyle kolay olmuyor. Bu
gibi konuların, sağ ile, sol ile de fazla bir ilgisi yok
ÖNCE, bir Amerikalı, bir Alman, bir İngiliz Bilim Adamları,
önce onlar bulacak. Ne zaman sonra, bizlere kazık marka olarak dönecek.
BU GİBİ konulardaki Eleştirilerimi de; CHP’nin Üst
Yönetiminde bulunanlar, bilsinler ve Bu yanlışlardan da dönsünler diye
söylüyorum.Devam diyorum
7) ZEYTİN Ağaçlarının kesilmesi, buna
yol veren kanunun; Cumhur İttifakI Partilerin oyları ile Meclis’ten geçti. Enerji
üretimi ve Termik Santraller konusu, doğrudan, benim ilgi alanımdır.
Bu gibi konularda Enerji Bakanlığı-EÜAŞ’ta görev yaptığım
zaman; bu gibi konularla,çok uğraştım. Bu gibi konular; Enerji fiyatlarının,
niye yüksek olduğu ve ÖZELLEŞTİRME sonucunda yaşanan konulardır.
BU GİBİ konularda da, şunları söylemek isterim: Türkiye’de
adı ve unvan, ne olursa olsun! Benim katkım, benim yönlendirmem olmadan, kimse,
bu işin, altından kalkamaz!
Merak edenler; şu anda, benim web sitemde ,En çok Okunan
makalelerimin başında ilk sırada olan, TÜRKİYE’NİN ENERJ SORUNLARI ile YAĞMUR
TUTMA PROJELERİ ve BİR TELEVİZYON PROGRAMI ÖNERİSİ, başlıklı Makaleye bir göz
atmalarını öneririm
8) Benim buluşum olan Yağmur Tutma
Projelerini, BEN DAHİL, 4 Bilim Heyeti konuşmacı ile ekranlara taşıdıktan
sonra,
ENERJİ sorunlarını da, Başka bir Programda, ekranlara
taşımak istiyorum. Bu gibi konular da; SOMA,KEMERKÖY, YENİKÖY, YATAĞAN ve diğer
Termik Santrallerde, benim kapsamlı araştırmalarım var. Bu gibi konuları, benim
web sitemdeki Yağmur Tutma Projelerinden, okuyabilirsiniz. Buralardaki
sorunları da halledeceğim. Geriye ne kalıyor ki?
Şimdi isim vermiyorum
ama Yağmur Tutma Projeleri için, düşündüğüm 3-3,5 Saatlik bir Televizyon
Programında konuşmacılar, şöyle olacak: Projenin Mucidi ve Ekibin başı olarak, ben
Ahmet Yalvaç,2.Konuşmacı,bir Ekonomi Profesoru,3.Konuşmacı; bir Meteoroloji
Profesörü,4.Konuşmacı; Su deposu, Hidrofor, Arıtma Cihazı, Tesisat Malzemesi
üreten, Büyük Sanayicilerden, biri olacak. SÖZCÜ TV, yada HALK TV gibi, çok
izlenen kanallardan birinde, çıkacağız. Barış Terkoğlu, Barış Sertoğlu, İsmail
Saymaz ve Uğur Dündar gibi, yakından tanıdığımız, Gazeteci ve Yazarlar, ile
Televizyoncularda, bizlere soru soru sorabilecekleri gibi, vatandaşlarımızdan gelen soruları da,
bizlere yöneltecekler
Bu Televizyon Programından sonra ,İçinde ben, Deniz
Yavuzyılmaz ve İTÜ’den, birkaç Profesörün de konuşmacı olarak, katıldığı,
muhteşem ve çok faydalı bir Program, daha yapacağız
7-CHP LİDERİ, ÖZGÜR ÖZEL’E ÖNERİMDİR; ZOR ZAMANLARDA,AKIL
VE BLİMİN ÖNCÜLÜĞÜNDE,TECRÜBEYİ DE İLAVE EDİP! Konusunda Uzman ve Yetenekli
insanları, Milletvekili Adayı Yazıp; Milletvekili olarak, TBMM’ye girmesini
sağlarsa; çok zor görünen devasa sorunlar bile, çabuk ve kolay çözülür
1)TÜRKİYE’nin her açıdan zorda olduğu
bir zamanda ve muhtemel bir erken seçim öncesinde;
CHP Lideri Özgür ÖZEL’in seçimi kazanıp, CHP’nin iktidar olmasını, görerek
yaşadığımız sorunların çözülmesini, Türkiye’nin ve Halkımızın rahatlamasını,
bir vatandaş olarak, ben de isterim. Ama her Milletvekili Aday Adayı, ya da
Adayı, günümüzde yaşadığımız sorunları, saymada ve sorunları sıralamada, kusur
etmez. Ama bir konuda uzman olmadan, sorunlar da çözülemez. Milletvekillerinin
çoğu, Avukat kökenli. Dolayisiyle hukuk ta önemli ama.
2)Mühendislik Dallarında Uzman
Kişilerin, yaşlarına bakılmaksızın, eğer önemli bir sağlık sorunları yoksa, Milletvekili
olarak Meclis’e girmesinde, Türkiye açısından, büyük faydalar var
Kermal KILIÇDAROĞLU döneminde, bu gibi konularda çok
yanlışlar yapıldı. Sadece Mühendıslık branşlarında değil, başka konularda yanlışlar
yapıldı.
Eğer Kemal KILIÇDAROĞLU; beni Milletvekili Adayı yazmış
olsaydı! Ben, bir çok sorunu, rahatlıkla çözerdi
2)Bu gibi konuları, şöyle özetlemek
istiyorum. Milletvekili Adayları, tespit edilirken; sadece Mühendislik
dallarında değil! Her konuda Mesleğinin zirvesinde olanlar, Milletvekili Adayı
yapılmalı ve Meclis’e Milletvekili olarak, girmeleri, sağlanmalıdır
Örneğin ben, Enerji Bakanlığı, Afşin ELBİSTAN Termik Santralinde,
10 yıl çalıştım. Orada bir çok sorunu çözdüm. Sonrasında, Yüksek Lisan yapma
vesilesi ile Tayinimi, Ankara’ya aldırttım. SOMA,KEMERKÖY,YENİKÖY ,YATAĞAN ve
diğer Termik santrallerle ilgili, kapsamlı saha çalışmalarım ,yerli ve yabancı
uzmanlarla, eğitimler verdim
Almanya’da, DÜNYA ÇAPINDA, dev Enerji Firmalarında da
araştırmalarım var.
Devlette, Önemli İşlerde Çalışmış, Saha Tecrübesi de olan,
benim gibi konusunda uzman kişileri;Milletvekili Adayı Yazıp; TBBMM’ye Milletvekili olarak,
girmeleri sağlarsa! Sorunların çözümü konusunda; iyi bir başlangıç, yapmış
olur.
BAŞKA TÜRLÜ, birikmiş Devasa Sorunların Altından Kalkmak,
çok zor. Hatta, mümkün de değil..
Sorunları saymakla, sorunları sıralamakla; sorunlar
çözülemez. Çünkü günümüzde herkes, sorunları yaşayarak, görüyor zaten! Bir
konudaki sorunu çözebilmek için; o konuda iyi bir eğitim almanın dışında, örneklerini
gelişmiş Batı ülkelerin de de gördüğümüz üzere, saha çalışmasının olması da
gerekir.
Türkiye’nin, olması gereken yerde, bir türlü olamamasının
asıl nedeni; Milletvekilleri seçilirken; Bir konuda uzman olmanın, göz ardı
edildiği gerçeğidir
Milletvekillerinin çoğu da Hukukçu zaten. Siyasette, Türkiye’nin,
her konuda üretim yapabilecek, sorun çözecek, yetenekli insanlara ihtiyacı var.
7-ORMAN YANGINLARIKONUSUNDA, NE SÖYLENEBİLİR?
1) Ormanlar yanınca; vahşi madencilik, Termik Santrallere
kömür temini gibi konularda, ÇED RAPORU, alma işini de kolaylaştırıyor, yada
gerek kalmıyor. Bu gibi nedenler; Ormanların bilerek yakıldığı gibi şüpheleri
de artırıyor
BUNUN, nedenlerinden biri; ister tedbirsizlik,
ister çıkar amaçlı, kendine arazi açmak gibi, kişisel ,ister otel ve turistik
tesisler yapmak gibi nedenlerde olabilir;
YANGINLAR neticesinde, Orman varlıklarımızın azalmasıyla; doğanın
dengesinin bozulmasıdır
Buna Vahşi Madencilik için, Ege Bölgesinde, Termik
Santrallere kömür temin etmek için, Zeytinliklerin kesilmesine YOL VEREN Kanunun
AKP ve MHP’nin oyları ile bu yöndeki Yasanın Meclisten geçmesidir
Benzer şekilde, Altın ve başka Madenlerin de aranması
konusunda, Orman Ağaçlarının kesilmesine, Devletin müsaade etmesi; doğanın
dengesini bozuyor. Bu gibi doğru olmayan ve yanlış işlerin; günü kurtarmak
adına, önemsenmediğini görüyoruz
GAZETE MANŞETLERİ
Parça parça özelleştirilerek ranta
açılan elektrik dağıtımı felaket getirdi
YENİLENMEYEN HATLAR YAKTI
ÖZEL şirketlere devredilen enerji hatlarında, yapılmayan
yenileme faaliyetleri, yangın olarak geri dönmeye başladı. İzmir Valisi Dr. Süleyman
ELBAN, kentin farklı noktalarında çıkan yangınların, elektrik hatları kaynaklı
olduğunu açıkladı. Elban, Yani elektrik hatlarından çıkan kıvılcımlarla başladığını
söyledi
ALEVLER ARASINDA: İzmir, çeşme, Öemiş’te çıkan rüzgar
nedeniyle, ilerleyen yangınlar, can alarak, yerleşim yerlerine yayıldı. Ödemiş’te
mahsur kalan 37 vatandaşımız kurtarılırken, dumandan etkilene 51 yaşındaki bir
vatandaşımız, hayatını kaybetti. Konya’dan gelen söndürme ekibinde görevli İbrahim
Demir, alevler arasında kalarak, şehit oldu.
8-AKP
İKTİDARININ;BAŞTA CHP İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI
EKREM İMAMOĞLU OLMAK ÜZERE,
BAZI BELEDİYE BAŞKANLARINI VE KURMAY HEYETİNİ İÇERİ
ALMASI İLE CHP’YE KAYYUM ATAMA GİRİŞİMİ KONUSUNDA, NELER SÖYULENEBİLİR?
1)Başta İBB Başkanı Ekrem İMAMOĞLU ve Kurmayları olmak üzere, başka Belediye Başkanları ve onlarında Kurmay Heyetlerinden bazılarının içeri atılmasının nedeni;
CHP’Lİ Belediyelerin Halkımıza hizmet vermelerini engellemeye yönelik olduğunu, SONUÇTA, yeni Genel Başkan Özgür Özel ile CHP’nın, meydanlarda 100 Binlere, ya da Milyonu aşan sayıda, vatandaşlarımıza hitap ediyor hale gelmesinin;
Sayın
EDOĞAN’da İktidarı kaybetme korkusu yarattığı gibi Cumhur İttifakının bileşeni Partilerin Üst Yönetimin de de BOP hedefinden sapma
korkusu, endişesi yarattığı söylenebilir BU VESİLE İLE, CHP’li Belediyelere, bu
Yapılanları; AKP, Sayın ERDOĞAN ve Destekçisi Partiler açısından da, sonun
başlangıcı olarak, düşünülebilir
2)Başta Ekrem İMAMOĞLU ile içeri
alınan CHP’Lİ DİĞER Belediye Başkanları ve Kurmay Heyetinden içeri alınanların;
Görevleriyle ilgili olarak, bir yanlışları, bir suçları varsa? Elbette
araştırılsın! Buna kimsenin itirazı olmaz Ama Mahkemeler Ekrem İMAMOĞLU ile
diğer Belediye Başkanları ve Kurmaylarını;
Çağırdı da, gelmediler mi? Sorusunu, sormak gerekiyor. Bu noktada
şu hususu da hatırlatalım:
. 3)Örneğin,1
Temmuz itibariyle Ekrem İMAMOĞLU’nun hapse atılmasının 100’üncü günüymüş. Yani
aradan 100 gün geçmiş. Ama henüz, iddianame bile yazılmamış! Bu gibi konularda,
şu kanaatimi de söylemek isterim
TÜRK MİLLETİNİ, diğer Milletlerden ayıran çok önemli diğer bir özellik de şudur. Çin
kaynaklarında Türk; asil insan demektir, asaletli insan demektir. Bu nedenle
Türk Milleti, etnik kökeni ne olursa olsun! Hep zulme uğrayanın, yanında yer
alır. İşte Türk Milleti, bunun için asildir Aman diyene de el kaldırmaz
4)CHP’nin
yeni Lideri Özgür ÖZEL; Ekrem İMAMOĞLU’nu, CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olarak,
öne çıkarmasaydı! Ekrem İMAMOĞLU’nun başına, bunlar gelir miydi? diye
sorarsanız; gelmezdi. Ama bu, yeni Genel Başkan olarak, Özgür ÖZEL’in
tercihidir
Özgür ÖZEL’in böylesi bir tercihinin
Benzer yaşlarda
olmasının, ruhen iyi anlaştıklarının bir sonucu olduğu kadar, ona duyduğu vefa
borcu olarak ta düşünülebilir.
BİRDE, Özgür ÖZEL’in, Genel Başkan seçildiği kongrede, Ekrem
İMAMOĞLU’nun oturum Başkanı olduğundan; Özgür ÖZEL açısından, bir vefa borcu
olarak ta düşünülebilir. Zira ben ve herkes; Özgür ÖZEL’in, Manisa Büyükşehir
Belediye Başkanı, çocukluk arkadaşı Ferdi ZEYREK’in
Zamansız ölümü karşısında gösterdiği yakın ilgi, tabutuna
omuz vermek, mezara koymak, çocukları ile ilgilenmek gibi çok örnekleri gördük.
Bu gibi özelliklerinden dolayı da Halkımızın, çok beğenisini aldığını da
söylemem gerekiyor.
Ama şu eleştirilerimi de söylemem gerekiyor:
5)TÜRKİYE’nin öncelikli ihtiyacı; CHP’nin
Cumhurbaşkanı Adayının kim olacağını belirlemek değildi. Bilakis, Kuvvetler
ayrılığına dayalı Eski Parlamenter Sisteme geri dönüleceğinin açıklanması
gerekiyordu. Böylesi bir konunun
kestirmeden ve Garantili bir yöntem olan, benim önerdiğim Noter Tasdikli
Standart Belge formülünü, Kemal KILIÇDAROĞLU ve Millet İttifakı zamanından
beri, kaç defadır yazıyorum ama Herkes; kulak ardı ediyor ve duymazlıktan
geliyor. Bu formülü, bu başlık altında, BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ,BOP; İLERİ
AŞAMAYA GELDİ-2’den de bulup, okuyabilirsiniz
6)Başta CHP ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine inanan Muhalefet Partilerinin, seçimi kazandığında; oluşacak yeni Meclis;
Kendi Kendi arasından birini, yada dışarıdan birini, Cumhurbaşkanı
seçebilirdi.
BOP kapsamında Türkiye’nin güvenliği de söz konusu olduğundan;
İsrail ve Amerika ile
de bir çatışma ihtimali yüksek, ya da kaçınılmaz gibi göründüğünden; Cumhurbaşkanlığı
konusu; Ekrem İMAMOĞLU’nun yapabileceği bir iş değil
BU NEDENLE, EN UYGUNU; Eski bir üst Düzey Asker kişi.
olduğunu da söyleyebiliriz Devam ediyorum
7)CHP
Lideri Özgür ÖZEL’in, kendisine yardımcı olan, Yol Arkadaşlarına, çok vefalı
davrandığını, gördük ve anladık. Ama Ekrem İMAMOĞLU’nun Cumhurbaşkanlığı
konusunda ısrarcı olmasında;
AMERİKA’nın, BOP kapsamında, Sayın ERDOĞAN’ın yerine yedekte birini hazırlamak adına! Özgür ÖZEL’den bir talepte mi bulundu? sorusunu, çağrıştırıyor.
ZİRA Türkiye’de
Yıldızı Parlayan, neredeyse her siyasetçi;
AMERİKA’ya mutlaka, bir gidiyor
8)ÇÜNKÜ,
KÜRT SORUNU, kelimesini; Özgür ÖZEL’den ve Ekrem İMAMOĞLU’undan da duyduk! Ben
Tarihle de ilgilenen bir Yazarım. Çoğu kişi; bu gibi konuları, birbirine
karıştırır.
ÇÜNKÜ, KÜRT SORUNU, diye bir konuyu; sürekli gündemde tutan,
DEM PARTİ ve Benzerlerinin Üst Yönetiminde bulunanlar; Kürt değildir ve
Kürtleri temsil ettikleri de söylenemez. Zira bu gibiler, Ermeni kökenlidir..
Ve Kürt vatandaşlarımızı kullanıyorlar, PEKİ, Ermeniler kimdir?
Bern şahsen, Ermenilerin, Hıristiyan kökenli Türkler
olduğunu düşünüyorum. Bu yönde bilgiler de var Bu gibi konuları anlayabilmek
açısından, önceki Yazdıklarıma bir göz atmanızı, öneririm. PKK Terör Örgütünün
lideri Abdullah ÖCALAN’ın gerçek adı; Artin AGOPYAN’dır. Kürtçe de bilmez.
Alevler, özbeöz Türk’türler. Ama Kürt Aleviler; Ermeni kökenlidir, kendilerini
böyle tanımlıyorlar.
9)CHP’nin
Eski Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’nun CHP’ye KUMPAS KURULDUĞU BİR ZAMANDA,
tavrı konusunda, ne söylenebilir?
Kemal KILIÇDAROĞLU ile şahsen bir görüşmemiz ve
tanışıklığımız yok ama bir Yazar olarak, yazdıklarımı okuduğunu düşünüyorum
Meclis’te de çok okunan bir Yazar sıfatıyla, ilginç bir
anımı da burada, sizlere anlatmak isterim. O zaman Anayurt Gazetesi’nde
yazıyordum. Bir gün Meclis’e girmek için, tanıdığım bir Milletvekilinin
sekreterini arayıp, bana randevu yazmasını istediğimde, giriş kartımı almak
için kimliğimi görevli memura uzattığımda, görevli hanım bana gülümseyerek
şöyle dedi: Kemal KILIÇDAROĞLU ile Sebahat AKKİRAZ, sana randevu vermişler. Sen
hangisini istersin? diye sordu. Halbuki ben, başka birinden, randevu talebinde
bulunmuştum. Bir Yazar olarak, insanların sevgisini, beğenisini kazanmak, çok
önemli ve çok değerli bir şey. Bunun gibi Meclis’te güzel başka anılarım da
var.
GÜNÜMÜZLE DE, ilgili olduğu için; Kema KILIÇDAROĞLU, düzgün
bir insan olsa bile, Millet ittifakında önemli işler yapmış olsa bile, BOP
kapsamında onun da bir şekilde görevi olduğunu, bu yüzden Eski Parlamenter
Sisteme geri dönmek istediğini, söyleyemem. Devlet BAHÇELİ ile ilişkilerini;
Ekmeleddin İhsanoğlu’nu, Cumhurbaşkanı Adayı olarak gösterilmesinde, bir dış
yönlendirme olduğu kanaatini taşıyorum.
NETİCEDE, bir dış yönlendirme, bir dış destek olmasa!...AKP
ve Sayın ERDOĞAN; bütün olumsuzluklara rağmen; 23 yıl gibi uzunca bir süre,
iktidarda kalamazdı. Artık yolun sonu göründü
BEN ŞAHSEN, Kemal KILIÇDAROĞLU’nun, CHP’nin eski Genel
Başkanı sıfatıyla, yan yollara sapmak yerine; Özgür ÖZEL’e doğrudan destek
vermesini isterdim. Söyleyeceğim, budur
ÇÜNKÜ, ortada Amerikan yapımı olan, Türkiye’yi de bölüp-parçalamayı ön gören, bir BOP Haritası ve bir Eş Başkanlık Sistemi var. Cumhur İttifakının bileşeni Partilerin Genel Başkanları; zaten doğrudan bir şekilde, bu işin içindeler
BU NEDENLE, Özgür ÖZEL
, Yönetimindeki CHP’nin BOP Eş Başkanı Sayın ERDOĞAN’ı, MHP Lideri Devlet
BAHÇELİ ve diğer Genel Başkanları, telaşlandırmış olabilir
2) Özgür
ÖZEL, birde İBB Başkanı Ekrem İMAMOĞLU’nu CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı olarak
öne çıkarması, Halkımızın İMAMOĞLU’na desteğinin, 15,5 Milyona ulaşmış olması; daha
önceki seçimlerde, rekor seviyede oy almasının;
Haliyle başta Sayın ERDOĞAN’ı ve Cumhur İttifakının
Destekçisi Partilerin Genel Başkanlarını da korkuttuğu anlaşılıyor
ÇÜNKÜ, bir şekilde, bu işin içindeler Yönetim Kadrosu, bu
işin içindeler zaten
4/8)29
Haziran 2025Pazar SÖZCÜ
Yazarımız Emin ÇÖLEŞAN’dan ,Kemal KILIÇDAROĞLU’na Mektup
KEMAL
BEY, NE ACI Kİ, BİR BÖLEN OLDUNUZ
AKP, çöküşe doğru hızla yol alırken, siz devreye girdiniz. Sayenizde
AKP’nin eline koz geçti.
Türkiye’ye huzur ve güven gelmesi, Kuvvetler Ayrılığına dayalı, Eski Parlamenter Sisteme geri dönmek umuduyla; herkese en içten saygı, sevgi ve selamlar
4 Ağustos 2025 Pazartesi
Enerji Uzmanı Mak. Yük. Müh Ahmet Yalvaç. Yazar
Mail;a_yalvac@hotmail.com
www.ahmertyalvac1946blogspot.com
Gazete Manşetleri
1-12Temmuz2025Cümartesi SÖZCÜ
2-4 Temmuz 2025 Pazartesi SÖZCÜ
3-21 Temmuz 2025 Pazartesi SÖZCÜ
4-4 TEMMUZ 2025 Cuma CUMHURİYET
5-29 Haziran 2025Pazar SÖZCÜ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder