7 Şubat 2014 Cuma

AKP İktidarını Zor Günler Bekliyor!....

AKP İKTİDARINI ZOR GÜNLER BEKLİYOR…!
                        Mak. Yük. Müh. Ahmet YALVAÇ
            Sevgili Anayurt Okurları, konunun başlığından Sayın Başbakan Tayyib  ERDOĞAN ı  zor günlerin  beklediği sonucunu çıkarmak, daha doğru bir yaklaşım olur. Zira AKP demek, Tayyib ERDOĞAN demektir. Eğer Sayın Başbakan çok zorda kalır, ve yara alırsa, AKP de dağılma sürecine girer.
            Günden güne ısınan iç siyaset ile, çevremizde beliren bir savaş tehlikesi, ve en önemlisi de Hükümetin iç ve dış politikada Amerika Birleşik Devletleri nin güdümünde olması, böyle bir politikanın muhtemel  olumsuz sonuçları, bizlere yakın bir gelecekte Türkiye de önemli olayların yaşanacağının sinyallerini vermektedir.Böylesi bir durum AKP nin de sonunu hazırlayacaktır.
            Ben, 4-5 ay içerisinde siyasal yaşamımız da, meydana gelecek önemli gelişmeler konusunda ki ön görülerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
            Öyle anlaşılıyor ki, yaşananlar, ve yaşanacak olanlar göz önünde bulundurulduğunda, Devletin, ve Hükümetin başında  bulunanların siyasal hesaplarını da, altüst edecektir. Buna göre ne Sayın Recep Tayyib EDOĞAN, Cumhurbaşkanı, ne da Sayın Abdullah GÜL  Başbakan olamayacaklardır. Tabi bu arada, Sayın Bülent ARINÇ ın başbakanlık hayalinin başlamadan bittiğini de söylemek lazım
MUHTEMEL SİYASİ OLUŞUMLAR
            Adalet ve Kalkınma Partisi AKP ile, Cumhuriyet Halk Partisi CHP nin içindeki kaynamalar göz önünde bulundurulursa, yakın bir gelecekte bu 2 Partiden bazı milletvekillerinin ayrılarak, yeni bir siyasi oluşum, ya da oluşumlar  ortaya çıkacağını düşünüyorum
            AKP nin içinde Doğruyol ya da,Demokrat Parti kökenli epeyce milletvekilinin olduğunu biliyorum. Bu milletvekilleri ile, CHP den ayrılanlar, Mecliste bir grup oluşturabilir
            Partilerinden ayrılacak milletvekillerinin kimler olduğunu ve sayılarını şimdiden kestirmek zor. Ama ,AKP içinde yöneticilerden memnun olmayanlarla, gidişattan Ülkemiz adına kaygı duyan milletvekilleri ile,yeni oluşuma destek veren, ya da doğrudan katılacak olanlarla, muhtemel oluşumun sanılandan daha büyük olacağını sanıyorum. Aslında toplumda da bu yönde bir beklenti var.
            Muhtemel oluşumun; Mecliste Demokrat Parti adına grup kurmakla başlayacağını söyleyenler de var.
            Eğer bu husus doğru çıkar sa, gelecekteki İktidar adayının Demokrat Parti olduğunu söyleyebiliriz.
            Bu husus doğru olsa bile, Demokrat Parti yönetiminin ,Halkımıza yeni plan ve projelerle bir umut olduğunu  ortaya koyması lazım
            Büyük çoğunluk, Partilerin iş üretmek yerine, birbirlerine laf yetiştirmelerinden, ve ortamı germelerinden son derece rahatsız.!
MUHTEMEL BİR ERKEN GENEL SEÇİM.
            12 Haziran 2011 Milletvekili Seçimlerinden hemen sonra yazdığım yazıda, ortaya çıkan tabloya bakarak, bilhassa da dış güçlerin; başta Amerika Birleşik Devletleri, ve Avrupa Birliği Devletlerinin taleplerini, bu siyasi tablo ile karşılamanın mümkün olamayacağından, üçüncü AKP Hükümetinin normal süresini tamamlayamadan erken bir genel seçime gidileceğini yazmıştım. Zaman olarak ta, 2013, ya da 2014 Yılını işaret etmiştim.Benden sonra, özellikle de şimdilerde bazı köşe yazarları da,erken bir genel seçimi dillendirmeye başladılar
AKP NİN NİYE ÇÖKÜŞTE OLDUĞUNUN  İŞARETLERİ
            1-Bazı milletvekillerinin AKP den  ayrılmak istemelerinin nedeni, partilerinin inişte olduğunu görmelerindendir
            Eğer Sayın Başbakan, Cumhurbaşkanı olmakta ısrar ederse, ,AKP den kopmalar hızlanır, ve parti dağılır. Sayın  Turgut ÖZAL ın, ve Sayın Süleyman DEMİREL in Cumhurbaşkanı olmaları ile,Anavatan Partisi ile, Doğruyol Partisinin dağılmaları bu hususta canlı örneklerdir.
            2-Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL ile, Başbakan Sayın Recep Tayyib ERDOĞAN arasındaki rekabet
            Tepedeki bu iki insan arasında bir rekabet olduğu, önceden de biliniyordu. Ama, futbolda şike cezalarının indirimini öngören yasanın Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL tarafından veto edilmesi ,bu rekabetin varlığını, ve boyutunu ortaya koydu.
            Veto edilen kanunun, Mecliste yeniden oylanması sırasında AKP den 74 fire verilmesi, başka bir güç odağının varlığını da ortaya koydu. Bu güç kaynağının, GÜLEN Cemaatinin Başkanı Fethullah GÜLEN olduğu ortaya çıktı
            Tepedeki iki kişi arasındaki rekabete, şimdi birde  üçüncü kişi eklendi, ve işler daha da karışık hale geldi. Anlaşılan odur ki, Fethullah GÜLEN ile ters düşüldüğünde, AKP de her an deprem yaşanabilecek
            Fethullah GÜLEN in, Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL ü desteklediği anlaşıldı .İngiltere Kraliçesi Elizabeth in de, Sayın GÜL ü desteklediğini biliyoruz. Buradan, dış destek açısından Sayın Abdullah GÜL ün, Sayın Tayyib ERDOĞAN a nazaran daha avantajlı olduğunu anlıyoruz.
            Fethullah GÜLEN, futbolda şike yasasında ceza indirimini ön gören yasanın Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL  tarafından veto edilmesi üzerine  çok sinirlenen Başbakan Sayın Recep Tayyib ERDOĞAN a cevaben şöyle dedi.: Başbakan ın rehabilitasyona ihtiyacı var
            Rehabilitasyonun tedavi anlamına geldiğini söyleyebiliriz. Fakat, Sayın GÜLEN in rehabilitasyondan kastı, Sayın Başbakan ın geçirdiği ameliyatla ilgili  değil. Bu, başka bir anlamda….
            Sayın GÜLEN in Başbakana çıkışını; Hoca sadece kendi görüşünü aktarıyor  diye de anlamamak lazım. Aslında Amerika Birleşik Devletleri Yönetimi, Hoca aracılığı ile, Sayın Başbakana bu vesile ile ihtarda bulunuyor da olabilir.
BAŞBAKANIN  SAĞLIK  DURUMU
            Başbakan Sayın Tayip ERDOĞAN  ın beklenmeyen bir şekilde barsak ameliyatı geçirmesi, sağlık durumunun daha önceden iyi olmadığı ihtimalini ortaya çıkarıyor Resmen açıklanmıyor ama, hastalığın kolon kanseri olduğu söyleniyor
            Sıkı bir tedavi ile hastalığın kontrol altında tutulabileceğini kabul etsek bile, bundan sonrasında Sayın Başbakanın çalışma temposunda mutlaka bir yavaşlama, bir düşüş yaşanacaktır
            Türkiye gibi stratejik bir ülkede Başbakanın sağlık durumu, özellikle de yabancılar açısından çok önemlidir Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı Joe BİDEN in, Sayın Recep Tayip EEDOĞAN ı evinde;hasta yatağında ziyaret etmesini bu açıdan değerlendirmek daha doğru bir yaklaşım olur.
            Sayın Joe BİDEN in korumaları Amerikalı ajanlar, Başbakanın ameliyat olduğu hastanede, hastalıkla ilgili araştırmalar yapmışlar.Bu itibarla, Sayın Joe BİDEN in ziyareıinin asıl nedeni de ortaya çıkmış oluyor
            Amerikalılar ,muhtemelen şimdiden Sayın Recep Tayyib ERDOĞAN sonrasının senaryolarını, ya da yedek birisini düşünmeye başlamışlardır bile
            Başbakanın sağlık sorunları nedeni ile bir süre işinden uzak kalması, çok yakınında olanların ilerisi için fırsat kolladıklarını da ortaya koydu. Bunlardan bir tanesi Bülent ARINÇ…
Sayın ARINÇ, ben Başbakana biat etmedim diyerek,başbakanlık yarışında ben de varım demek istedi. Ama, Başbakan işinin başına döndüğünde, bu çıkışından dolayı Başbakandan özür dileyip, çarketti.
            Bundan sonrasında Sayın ARINÇ, ve yokluğunda Şike Yasasının ret edilmesine parmak kaldıran 74 AKP li milletvekili  muhtemelen aday bile gösterilmeyecektir
            Parti içindeki bu gelişmelerden, yakın bir gelecekte AKP  içinde bir hesaplaşma döneminin başlayacağını söyleyebiliriz. Ama sonuç ne olursa olsun, Adalet ve Kalkınma Partisi AKP bu gelişmelerden büyük yara alacaktır
ALMANYA DENİZ FENERİ  DAVASINDA BASTIRIYOR….!
            Basında çıkan haberlerden, Alman Hükümetinin Sayın Tayyib ERDOĞAN için Kırmızı Bülten çıkarmaya hazırlandığını öğreniyoruz.Zira Almanya da yaşanmış olan yardım paraları yolsuzluğunun Türkiye ayağında Hükümet, özellikle de Başbakan Sayın Tayyib ERDOĞAN ın Birilerini ısrarla koruduğunu biliyoruz.Almanya da Frankfurt Savcığı, esas sorumluların Türkiye de olduğunu ısrarla vurguluyor. Hatta işin ucunun AKP ye, Sayın Başbakan a dayandığı söyleniyor. Bu itibarla Alman Hükümetinin Başbakan Sayın Tayyib ERDOĞAN  için Kırmızı Bülten çıkarma hazırlığı içinde olması, muhtemel sonuçları açısından çok vahim bir durum. Şimdi bu hususu biraz açmaya çalışalım.
            Eğer Başbakan, Deniz Feneri e.V  davasında, Alman Savcığının taleplerine duyarsız kalmaya devam ederse, yakalama emri çıkarılacak demektir. Kırmızı bülten kısaca budur
            Böyle bir durumda Sayın ERDOĞAN, ne Almanya ya, ne de diğer Avrupa Birliği ülkelerine gidebilir.
            Böyle bir karar, Sayın ERDOĞAN ın da sonu olur ama,böyle bir utançı Ulus olarak nasıl taşıyabiliriz…!? 
            (Anayurt Gazetesi 19 Aralık 2011 Pazartesi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder