TÜRKİYE BÖYLE YÖNETİLMEYİ HAKETMİYOR-2;
MUHALEFET
PARTİLERİ, KENDİ İÇ SORUNLARINI TARTIŞIRKEN VE CUMHUR İTTİFAKI PARTİLERİNİ ELEŞTİRİRKEN;
BÜTÜN ELEŞTİRİLER; HEP BOP HARİTASI’NI GÖZ ÖNÜNDE
BULUNDURARAK, YAPILMALIDIR!
SONUÇ İTİBARIYLA
TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU VE BÜTÜN SORUNLARIN GERİDE KALMASI İÇİN;
ESKİ
PARLAMENTER SİSTEME GERİ DÖNMEK GEREKİYOR.
BUNUN DIŞINDAKİ
BÜTÜN YOL VE YÖNTEMLER:
BOP HARİTASI’NIN GERÇEKLEŞMESİNE, HİZMET ANLAMINA GELİR!
Sevgili
okurlar, bu günkü konuları, şu başlıklar altında açabiliriz:
1-BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA
1/1)23
Aralık 2023 Pazartesi SÖZCÜ
Millet artık yeter diyor…icraat bekliyor
TIRAŞI BIRAKIN, KANDİL’E GİRİN
8 Yıl
öncede aynı başlığı atmıştık. Ama o gün, bu gündür; Kandil’e giremedik.
İktidarın, KANDİL’i YIKARIZ sözü, lafta kaldı. Şehitlerine ağlayan o0n binler;
Artık Yeter, lafı bırak, KANDİL’i yık dedi.
KANLARI
YERDE KALMADI: PKK’lıların üzerine, ölüm olup, yağdık.29 Hedefi yerle bir
ettik.30 haini öldürdük.
Türkiye hafta sonu, 12 evladını, teröre şehit verdi. PKK’lı
hainlerin, kuzey Irak’ta, peş peşe yaptığı saldırılarda; hayatını kaybeden
evlatlarımız, dün memleketlerinde dün, son yolculuğuna uğurlandı. Yine ocaklara
yas, gözlere yaş düştü. Pek çok ildeki cenaze törenlerinde, teröre lanet yağdı.
KANDİL
DURDUKÇA, ACI BİTMEZ: Daha önce, ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz.
Kandil’i başlarına yıkacağız diyen iktidar; yine esip gürledi. Ama yüreği
yananlar; artık yeter! Lafı bırakın, Kandil’i yıkın, yılanın başını ezin, dedi!
2/1)25
Aralık 2023 Pazartesi CUMHURİYET
Kirli
siyasete alet olmak istemeyen CHP ulusal yas istedi
BİLDİRİ TAVRI:YANYANA OLAMAYIZ!
AKP,MHP, İYİ PARTİ ve SAADET PARTİSİ, ortak bir bildiri yayınlayarak; 12 şehit verdiğimiz terör saldırısını , kınadılar Ama CHP, bu ortak bildiriye, niye imza koymadığını; AKP ve Sayın ERDOĞAN’ı kastederek, şöyle bir cevap verdi:
Ülkeyi terör yuvası haline getiren, sınır güvenliğini
ortadan kaldıran, bu partinin eylemleriyle; artık Meclis’te, ortak imza ile
kamuoyunun karşısına çıkmak istemiyoruz diyen CHP; ayrı bir bildiri
yayınladı
ÖZEL-ÇELİK GERİLİMİ:CHP Lideri Özgür ÖZEL, bu yaklaşımı eleştiren AKP
Sözcüsü Ömer ÇELİK’e şöyle dedi: Ezber bozulduğu için, ne söyleyeceğini,
şaşırmış. Bildiri imzalıyoruz, bayrağı asıyorlar ve ERDOĞAN, propaganda
yapıyor. Sonraki şehide kadar, herkes unutuyor, tepkisini gösterdi. CHP ve İYİ
PARTİ, ulusal yas ilan edilsin istedi.
ALTI ŞEHİDE, ALTI VEDA:
PENÇE-KİLİT operasyon bölgesinde, terör örgütü PKK’nın
saldırısında, şehit düşen Abdülkadir İYEM, Gaziantep’te, Ahmet ASLAN Yozgat’ta;
sözleşmeli erler Erol BUDAK Manisa’da, Cebrail DÜNDAR Mardin’de ,Kemal ASLAN
Elazığ’da, Semih YILMAZ Çorum’da toprağa verildi.
BURADAKİ ŞEHİT HABERLERİ İLE ilgili
olarak, Kıssadan Hisse ile, şunları söyleyebiliriz:
1)Burada
birer gün ara ile, aynı bölgede, şehit düşen askerlerimizin sayısı,6+6=12’dir.Burada
Özgür ÖZEL’in, ortak bildiriye, niçin imza atmadığının gerekçesine katılıyorum.
Suriye ve Kuzey IRAK’tan sürekli şehit haberlerinin gelmesi ve bu bölgelerde
terör faaliyetlerinin, bütün uğraşlara rağmen, bitmemesinin nedenleri; Büyük
Ortadoğu Projesi BOP ve BOP Eş Başkanlığı ile ilgili bir konudur. Bu konulara,
3.Ana başlıkta, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.Yılında, Emperyalızmin Pençesi nde
olmak başlıklı kısımda, biraz daha geniş olarak, değinilmiştir.
2)Suudi Arabistan Kralının ölümü
vesilesi ile, Aynı iktidar, 3 günlük yas ilan etmişti. Şimdi 12 Askerimiz, PKK
Terör Örgütü tarafından, şehit ediliyor ama! Bu Ülke için canlarını ortaya
koyup, şehit olan 12 Askerlerimiz için, niye yas ilan edilmez! Buna ne
diyeceğiz?
3) Ana
Muhalefet Lideri Özgür ÖZEL, diyor ki, Meclis’te bir görüşme açılsın, Genel
Kurmay Başkanı ve Mili Savunma Bakanı, bizlere bilgi versin, sorularımızı,
cevaplandırsın. Bunda ne var? Eğer
böylesi haklı ve doğru bir Öneriye, karşı çıklıyorsa! Burada asıl maksadın
başka olduğu, sonucu ortaya çıkıyor.CHP Lideri Özgür ÖZEL, şehit cenazeleri
için, Camiye gidiyor. Bir grup, Özgür ÖZEL’in, Cenaze namazına katılmasını,
protesto ediyor. Arkasından, CHP adına gönderilen çelenkler parçalanıyor. Buna
ne diyeceğiz? Bu da yetmiyor, Cumhur Başkanı ve aynı zamanda AKP’nin de Genel
Başkanı olan Sayın ERDOĞEN; CHP’yi ve Sayın Özgür ÖZEL’i, teröre destek
vermekle suçluyor.21 Yıldan beri, Türkiye’yi, CHP mi idare ediyor ki?...
4)Bu
gibi hedef şaşırtmaların! Bir algı yaratmak ve 2024’deki yerel seçimlerde
başarılı olmaya yönelik bir hamle olduğunu, söyleyebiliriz. Yine AKP döneminde
PKK Terör Örgütü’nün başı İmralı’daki Abdullah ÖCALAN ile de görüşüldüğü,
Abdullah ÖCALAN’ın kardeşi Osman ÖCALAN’ın da, Devletin Televizyonu TRT’de
Televizyona çıkarıldığı da, basınımız da yer alan konulardır.
5)SONUÇTA,
şunu söylemek istiyorum: Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN; hem AKP’nin Genel Başkanı,
hem de Cumhurbaşkanı. Birde Sayın ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanlığı yemini var. Bu
yemin, daha önceki Cumhurbaşkanlarının ettiği standart yemin. Ama bu Cumhur
Başkanları, bu Makama gelirken, tarafsız olmaları açısından, Partilerinden
istifa ediyorlardı Ve ettikleri yemine de sadık kalıyorlardı .Ama günümüzde AKP
ile başlayan süreçte, Türkiye Cumhuriyeti; BOP ve BOP Eş Başkanlığı
çerçevesinde, Kurucu değerlerinden, adım adım uzaklaştırıldı. Bu gün, bize
uymayan, Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da talebi olmayan; Bütün Yetkilerin
Tek Kişi’de Toplandığı, Türk Tipi Başkanlık Sistemi, Bizlere dayatıldı. Bu gün
Siyaseten yaşanan bütün sorunların temelinde, bu vardır.
6)BU
SORUNLARIN, geride kalması için, Türkiye’nin yeniden, Kuvvetler ayrılığına
dayalı, Eski Parlamenter Sistem’e geri dönmemiz gerekiyor. Bunun için de
Muhalefet Partileri, özellikle de CHP’nin, önümüzdeki yerel seçimlerde,
elindeki 11 Büyükşehir Belediyelerini, yeniden kazanması gerekiyor. Yerel
seçimler, bu açıdan çok önemli
3/1)26
Aralık 2023 Salı SÖZCÜ
Her
seçim öncesinde provokatörler ortaya çıkıyor
ŞEHİTLER ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYIN
İktidarın ayrıştırıcı dili ülkeyi geriyor,.2019’da, CHP’nin
eski Lideri KILIÇDAROĞLU, Ankara-Çubuk’ta şehit cenazesinde, linçe uğramıştı.
Önceki gün de, CHP’nin yeni Lideri Özgür ÖZEL, Manisa’da şehit cenazesinde,
provokasyona uğradı.
GAZETECİ
Fatih ALTAYLI, milletin duygularına, tercüman oldu.
NE ZAMAN SEÇİM ORTAMI BAŞLAR BAŞLAR, PROVOKASYON DA BAŞLAR
Başka
önemli bir haber; Şehit cenazesinde, CHP’nin çelengini parçalayan kişi; AKP’li
Aday Adayı çıktı. Gaziantep’te, şehit Abdülkadir İYEM’in cenazesinde, çelengi
parçalayanın, AKP’den Milletvekili Adayı olan, Kenan Öztürk olduğu ortaya çıktı
Diğer bir önemli haber de şu: AKP
ve onun emrindeki Spor Federasyonu;; Galatasaray-Fenerbahçe arasında oynanacak
olan, süper Kupa maçının, Suudi Arabistan’da yapılmasına, karar vermişti. Spor
Camiası ve Halkımız, bu Maçın, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100.Yılı
vesilesi ile, bu maçın; Türkiye’de oynanması için, çok uğraştı. Kulüplerin
Yöneticileri de, bu yönde, bir karar çıkarttılar. Eğer maksat para ve gelir
temin etmek ise; bunu da, hallederiz dediler ama anlaşılan odur ki, emir
Tepeden gelmişti. Bu talep, yerine getirilmedi
Şimdi Gazetenin haberine göre,
Suudi Arabistan’da yapılacak olan maça, 4 gün kalmış. Şehitlerimiz için, yas tutturmadılar
ama, Sporcularımızı, maça gönderecekler. Gazete de, bunu şöyle yansıtmş:
YAS TUTMADILAR, MAÇ YAPTIRACAKLAR.
4/!)27 Aralık 2023 Çarşamba SÖZCÜ
Bu nasıl Milliyetçilik, Bu nasıl
uılusalcılık?
MİLLET ŞEHİTLERİNE AĞLARKEN. HÜDA
PAR, ATATÜRK’ÜNN KURDUĞU MECLİS’TE, ÖZERKLİK İSTEDİ.AKP ve MHP’LİLER, KUZU KUZU
DİNLEDİ.
EYALET SİSTEMİ VE
ÖZERKLİK,FEDERASYON GİBİ YÖNETİM MODELLERİ , SERBESTCETARTIŞILMALI
Ali Mahir BAŞARIR: Kürsüdeki kişi
EYALETLER SİSTEMİNİ SAVUNUYOR.UTANMIYOR MUSUNUZ? BU AYIP SİZE YETER!
Türkiye bunu da gördü.
Anayasa’nın, Değiştirilemez, Değiştirilmesi teklif dahi edilemez! 3 Maddesinin,
tartışılmasını istedi, İktidar ise, sessiz kaldı. Bu gibi konulara, şaşırmamak
lazım.3. Bölümdeki, BOP Haritası, başka türlü, nasıl gerçekleşir? Cumhur
İttifakı Milletvekillerinin, susmasına da şaşırmamak lazım! Hepsi aynı kapıya
çıkar. Bilerek, yada bilmeyerek! Aynı amaca hizmet eder.3’bölümde, bu konuya
daha fazla değineceğiz.
7)Gezi Davasından tutuklu olan
Can ATALAY, İşçi Partisi’nden, Hatay Milletvekili Adayı gösterilip,
Milletvekilliğini de kazanmıştı. Ama Can ATALAY’ı serbest bırakmadıkları için,
yeminde edemedi. Meclis’te odası da var. Ama serbest bırakmadıkları için, görevine
de, başlayamıyor. Milletvekili Adayı olmasına bir engel olsa, buna YSK, onay
verir miydi? Vermezdi. Burada Tepeden gelen bir müdahale, bir engel olduğu anlaşılıyor.
Başka türlü nasıl olabilir ki?
Vermezdi! Verdiyse de, seçimi
kazandığı için, serbest bırakılması gerekirdi.Bunun üzerine, hak ihlali
gerekçesi ile Anayasa Mahkemesi AYM’ye açılan kişisel Dava kapsamımda, hakı
ihlali geekçesi ile Can ATALAY’ın serbest bırakılmasına hükmediyor ama, serbest
bırakılmıyor. Bundan sonrasında, Siyaseten yaşanan, gelişmeleri, bundan sonraki
bölümde detaylı olarak anlattım. Bu gelişmeleri oradan okuyabilirsiniz. Ben
burada AYM’nın ikinci defa, hak ihlali olduğuna hükmetmesi, bunun gerekçeli
kararını da, zehir-zemberek sözlerle ortaya koyması; Cumhur ittifakı ve AKP
iktidarı açısından, Türkiye’nin, ne tarafa savrulduğunu gösteren, çok vahim,
bir durum.
28 Aralık 2023 CUMHURİYET’ten
başlık ANAYASA DERSİ
BEN VARIM DEDİ: Anayasa Mahkemesi AYM;TİP Milletvekili can
ATALAY hakkında, ihlal kararına direnen , Yargıtay ve yerel mahkemeye, hukuk
dersi verdi. Gerekçeli kararını açıklayan AYM; kararların Anayasa’ya ve
yasalara uygunluğu sorgulanamaz! Kararın bağlayıcılığı tartışılamaz! Vurgu
yaptı
Bu gibi konularda da, şunları
söylemek isterim: Muhalefet Partileri, özelliklede CHP Genel Başkanı Özgür ÖZEL
ile İşçi Partisi Genel Başkanı çok sert tepki gösterdi. AYM’nin Can ATALAY
kuşundaki kararının uygulanmamasını, ya da Anayasa ihlallerini, kabül
etmeyeceklerin; büyük bir kararlılıkla ortaya koydular. Ki bu Anayasa
ihlallerinin sürekli yapıldığı ve bir maksada yönelik olduğu da, ortada! Bu gibi
inatlaşmaların devamı halinde! Yaşanacaklar konusunda da, ciddi endişelerim
var! Her konuda yaşanan, geriye giş, yokluk ve yoksulluğun sonucu o0larak!
Muhalefet Partilerinin başlatacakları, iktidarı Protesto eylemlerine!
Kendilerine göre gerekçelerle, destek verirlerse! İktidar, nasıl bir durum
takınacak? Eğer iktidarı protesto eden büyük Halk kitlelerinin üstüne, güvenlik
güçlerini gönderirse! Çok büyük olaylar yaşanabilir. Temennim şudur: İktidar,
böylesi bir inatlaşmadan, vazgeçmelidir. Eğer böyle yapılmazsa! Bilerek yada
bilmeyerek, BOP Haritasının amacı ile örtüşen, bir iş yapmak, anlamına gelir!
Bunun,
çok önemli bir ipucunu, Süper kupanın, Suudi Arabistan’da oynanması inadının,
nasıl sonuçlandığını, 30 /12/2023’de Gazete ve Televizyon Programlarında açıkça
gördük. Bu konudaki haberlere de, Makalenin sonunda, yer vereceğiz.
2-MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’Ü ÖLÜMÜNÜN 85.YILINDA, RAHMETLE VE MİNNETLE ANARKEN; BAZI NOKTALARA DA, VURGU YAPMAK!
4/2)10
Kasım 2023 Cuma SÖZCÜ
ATA’YA AĞIT PAŞAM…
Çok
erken gittin paşam, Hem de vaktinden erken.
Yetim
bıraktın bizi. Sana ihtiyaç varken.
Şimdi
seninle sensiz. Yaşanmıyor çaresiz.
Devrimlerin
tarumar. Sabahımız belirsiz.
Cumhuriyet
gidiyor. Laiklik hak getire.
Demokrasi,
özgürlük. Adalet bak yerlerde.
Samsun’dan
çık gel yine. Bekliyoruz ümitle.
Yarınımız
karanlık. Bizi baştan yenile.
Burada SÖZCÜ gazetesinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu,
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün;
Aramızdan ayrılışının 85’ci yıl dönümü vesilesi ile. ATA’ya
AĞIT başlığı altında, şiir formatında, vurguladığı hususlar ile kastedilen şey,
şudur:
1)Bu gün Mustafa Kemal ATATÜRK ve
Silah Arkadaşları tarafından, büyük fedakârlıklarla ve yokluk içinde, imkânsızı
başarıp;
fiilen bitmiş, tükenmiş olan Osmanlı İmparatorluğu’nun
küllerinden, yeniden doğan,
Yasama, Yürütme ve Yargı’nın bağımsızlığına, Hukukun
üstünlüğüne dayalı, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin yerinde, yeller esiyor.
BU NEDENLE burada, SÖZCÜ
gazetesinin vurgusu ile ATATÜRK’ün, Türkiye’sine ve Kuvvetler ayrılığına
dayalı, eski parlamenter Sisteme, geri dönmeye bir özlem ve vurgu da var.
2)Son zamanlarda, ATATÜRK’ün,
ölüm yıl dönümlerinde ve Milli Bayramlarımızda,
Türbanlı, türbansız, genç, yaşlı ve her görüşten
vatandaşlarımızın, artan sayıda, Anıtkabir’e koşmalarından; şunu anlıyoruz:
Bu gün Siyaseten
gelinen nokta da, üretimden kopmamız, tarım ve hayvancılıkta bile dışarıya
bağımlı hale gelmemiz!, neticede artan pahalılık ve geçinme zorluğu, artan
işsizlik gibi nedenlerle, ki bunlara!
Hak, Hukuk, Adalet ve Liyakat tan uzaklaşma gibi konuları da
ilave ettiğimiz de! İktidar karşıtlığı artıyor. Böylesi bir durumda, her
kesimden ve siyasi görüşten vatandaşlarımızın, özel günlerde; Anıtkabir’e
ATATÜRK’e koşmasına da, şaşmamak lazım! Bu gün, çok sayıda, kuru bir ekmeğe
bile muhtaç olan insanlar var. Neticede günümüzde; her konu da, eskiye nazaran,
bir geriye gidiş, bir çöküş söz konusu.
EĞER
YAKIN BİR ZAMANDA, bir erken seçim ile Eski Parlamenter Sisteme geri
dönülmezse; Türkiye’yi ve hepimizi, çok daha zor günlerin beklediğini, şimdiden
söyleyebiliriz. Bu gibi konularda, önümüzde ki yıl, 31 Mart 2024’de yapılacak
olan yerel seçimlerde, çok önemli bir fırsat var.
BU NOKTADA! CHP’nin tek başına,
ya da yeni bir Muhalefet ittifakı ile yerel seçimlerde!
11 Büyük Şehir Belediye Başkanlığını, yeniden kazanması;
hatta buna yeni ilaveler yapması gerekiyor .Bu konuda da, söyleyeceklerim var
Bunun tersi bir durumda;
Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da talebi olmayan,
Şimdiki Tek kişinin egemen olduğu, Başkanlık sistemi, kalıcı hale gelir, geriye
dönüş; çok zorlaşır.
3)Bu yıl, Mustafa Kemal ATATÜRK
ve Silah Arkadaşları tarafından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin,100.Yılını da,
29 Ekim 2023’te, Cumhuriyet Bayramı vesilesi ile kutladık. Ama yukarı da da vurguladığım
üzere!, Eski Parlamenter Sistem’in yerinde, bu gün yeller esiyor.
Türkiye bu gün, ekonomik iflasın eşiğinde. Bölünüp-Parçalanmış
Orta Doğu Haritasından da görüldüğü ve anlaşılacağı üzere, Türkiye’nin Üniter yapısı,
yanı Ulus-Devlet yapısının bozulması, Eyaletler Sistemine geçilmesi ön
görülüyor. Sayın ERDOĞAN’da, BOP Projenin Eş Başkanlarından biri olduğunu da,
kendisi söylüyordu, Zaten!
Böylesi bir zamanda, Mustafa Kemal
ATATÜRK’ün, aramızdan ayrılışının 85’inci yıl dönümü vesilesi ile Cumhurbaşkanı
ve aynı zamanda AKP’nin de Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın;
Anıtkabir Defterine neler yazdığı! Elbette çok önem arz ediyor. Şimdi bu konuya
giriyorum. Ve devamında da, bir değerlendirme yapmak istiyorum.
4)Sayın ERDOĞAN protokol gereği,
Anıtkabir’de, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün huzurunda, saygı duruşundan sonra,
Misak-i Milli kulesinde, anı defterine; şunları yazıyor.
Aziz Atatürk, vefatınızın 85'inci seneidevriyesinde
bir kez daha zatıalinizi, silah arkadaşlarınızı vatanımız için toprağa düşen
kahraman şehitlerimizi ve aynı ideal uğrunda kanlarını akıtan gazilerimizi
rahmetle yad ediyoruz.
İlk asrını büyük bir gururla geride bırakıp
Türkiye Yüzyılı vizyonuyla ikinci asrına başladığımız Cumhuriyetimizi ilelebet
payidar ve muzaffer kılmak için 21 yıldır olduğu gibi bugün de aşkla
çalışıyoruz. Mazlumların umudu, kimsesizlerin kimsesi, vatandaşlarının gurur
kaynağı olan Türkiye Cumhuriyeti'ni her alanda yüceltmeye devam ediyoruz.
Türkiye'nin yükselişine, Türkiye
Yüzyılı'nın inşasına ve milletimizin asırlık hedeflerine ulaşmasına hiçbir güç
engel olamayacaktır. Ruhun şad olsun.
5)Kolay anlaşılsın diye; ben,
blok halinde olan yazıyı, yukarıda 3 paragraf halinde yazdım. Şimdi buradan
başlayarak, günümüz Türkiye’si için, Siyaseten gelinen noktada, bir
değerlendirme yapmak istiyorum
BİRİNCİ PARAGRAFTA, ilk asrını büyük
bir gururla diye, başlayan bölümde, Sayın ERDOĞAN;
Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşlarına ve Kurtuluş
Savaşında hayatını kaybeden şehit ve gazilerimize, rahmet diliyor. Burada
yazılanlar; yazılması gereken, olağan şeyler. Ama Türkiye Cumhuriyeti’nin
kazanımlarına ve bu nedenle Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşlarına, özel
bir vurgu yok! Sanki bu işleri, herkes yapabilirmiş gibi! Sıradan işler
anlamına geliyor.
Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 Yılı; bu şekilde, kuruluş
işleri ile geçmiş!
İKİNCİ PARAGRAF! İlk asrını, büyük
bir gururla, geride bırakıp diye başlayan bölüm:
Burada Türkiye Yüzyılı diye tanımlanan bir bölüm var. Sayın
ERDOĞAN, böylesi bir ifade tarzı ile kendisini, ön plana çıkartıyor,
ÜÇÜNCÜ PARAGRAF! Türkiye’nin
Yükselişine, diye başlayan cümlelerde ise!
Eski Parlamenter Sistemin geride kaldığını, Şimdiki
Sistemin, devam edeceğine ve buna kimsenin gücünün yetmeyeceğine dair de, vurgu
yapıyor.
6)BU NOKTADA, şu soruyu sormamız
gerekiyor:
Bütün bu yazılanlar doğru ise! Her görüşten genç, yaşlı,
başı açık kapalı herkes! Özel günlerde artan sayılarda! Niye Anıtkabir ve
çevresini, hınca hınç, dolduruyor?
Yokluk ve Yoksulluk, niye her geçen gün artıyor?
7)Bir ara Devletin Kurumlarının
başında TC ibaresi kaldırılmıştı.TC; Türkiye Cumhuriyeti demek. Örneğin TC
ZİRAAT BANKASI gibi. Tepkiler üzerine, yeniden konmuştu. Sayın ERDOĞAN, bir
defasında da, Bütün Milliyetçilikleri, bu arada Türk Milliyetçiliğini de
ayaklarının altına almıştı. Aslında burada kast edilen şey, Türk Milliyetçiliği
idi. Bunu anlamayacak, ne vardı ki?
BİRDE, şu hususa da, vurgu yapmak istiyorum. Sayın
ERDOĞAN’ın formalite gereği, özel günlerde, Anıtkabir ziyaretine geldiğinde,
40-50 kadar genç! Reisss! Diye Seslenip, tezahürat yapıyor.
Böylesi bir durumun, bir tesadüf olduğunu da, söyleyemeyiz! Önceki
Cumhurbaşkanlarından, bu güne kadar, hiç böylesi şeyleri görmedik ve duymadık!
Sayın ERDOĞAN’ın, böylesi bir tezahürattan memnun olduğu,
anlaşılıyor ve gülümsüyor. Gerisi teferruat!
5/2)9 Kasım 2023 Perşembe
CUMHURİYET
Yargıtay AYM’nin ATALAY kararını
tanımadı, üyeler hakkında suç duyurusunda bulundu.
YARGIDA DEPREM AYM’den karar çıktı: SANSÜRE DEVAM
AYM, sansür yasası olarak
adlandırılan düzenlemenin; iptalini isteyen kanun teklifini, oy çokluğu ile
reddetti. Gazeteciler üzerinde adeta sopa gibi kullanılan yasayla ilgili olarak,
hukukçular; bu AYM’nin, bundan sonra hukuki bir değerlendirme olmaktan çok;
siyasi iktidarın tavrına göre;
Karar vereceğini,
gösteriyor dedi.
8)Burada günümüzde haber değeri
olan, diğer bir, çok önemli konu da! Şu:
CAN ATALAY KRİZİ!
YARGITAY 3.Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi AYM’nin; Türkiye
İşçi Partisi TİP’in, tutuklu Milletvekili,
Can ATALAY hakkında verdiği, hak ihlali kararının;
uygulanmasına, karşı çıkıyor
Bu yetmiyor! Birde bu 3.Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi
AYM’nin yetki aşımı gerekçesiyle;
Bu karara, imza koyanlar hakkında, suç duyurusunda
bulunuyor. İşin en vahim tarafı da bu!
9)YARGITAY’ın 3.Dairesi’nin, iktidardan
bir destek, bir talimat almasa!
Böylesi bir yanlış
işe cesaret edemeyeceğini de, herkes bilsin, anlasın!
ÇÜNKÜ! Anayasa Mahkemesi AYM’nin verdiği kararlar; kesindir
ve bütün Kurum ve Kuruluşları bağlar,
Hükmü de ortadayken! Başka türlü, nasıl olabilir ki?
10)NİHAYETİNDE böylesi bir
hususun, Sayın ERDOĞAN ve Cumhur ittifakının ortaklarından, MHP Lideri Devlet
BAHÇELİ tarafından da destek gördüğü; verilen beyanatlardan da anlaşıldı.
Böylesi fiili bir durum; AKP’nin,
iktidara gelişinden bu yana, yakından tanıdığımız, bazı kurucuları bile, isyan
noktasına getirdi,
11)MHP Lideri Devlet BAHÇELİ,
Anayasa Mahkemesi’ne tepkisini, şöyle ortaya koyuyor:
AYM, ya toptan kapatılmalı, ya da yetkileri daraltılmalı
diyor. Devlet BAHÇELİ birde, AYM Başkanı Zühtü ASLAN için, Kandil’in temsilcisi
anlamında, şeyler söylüyor. Böylesi bir benzetme; doğru da değil, kabul
edilebilir de, değil!
Sonra, Anayasa da, bir değişiklik
yapılmak isteniyorsa; bunun yolları var. TBMM’de Anayasayı değiştirmek için,
Yeterli sayı da Milletvekiliniz de yok
Sonra AKP, 21 yıla yakın iktidarda. Diyeceğim şudur ki; şimdiki
Anaya Mahkemesi AYM’nin üyelerinin, neredeyse! Tamamına yakını, ya da! Tamamı. AKP
döneminde atandı. İşine gelen bir karar verdiği zaman, itiraz yok! Ama işine
gelmeyen bir karar verirse! Hep yaygara koparıyor. Buna ne diyeceğiz?
ANAYASA
MAHKEMESİ, hedef tahtasına oturtulursa, AYM kararları, İktidar tarafından
uygulanmazsa!
Ekonominin de çöktüğü, Dolar yada EURO’ya ihtiyacımız olduğu
bir zaman da!, İktidara güvenip, kim
borç para verir? Yada Türkiye’ye yatırım yapmaya gelir?
12)Burada, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, 85.ÖLÜM
YIL DÖNÜMÜ vesilesi ile ilgili, açtığımız paragrafın sonuna gelirken! Hiç
yoktan başlatılan, AYM’nin Can ATALAY konusunda verdiği kararı uygulamamak! Gereksiz
Hukuki tartışmaları başlatmak! Kimin işine Yarar? Türkiye’nin işine
yaramayacağı kesin!
Sorunları daha da derinleştirir!
Parlamenter Sisteme geri dönüşü zorlaştırır! Bu gibi konuların BOP Haritası ile
BOP Eş Başkanlığı ile de ilgisi var. Burada bu gibi konuları da, biraz açacağız
13)MHP
Lideri Devlet BAHÇELİ’nin; Anayasa Mahkemesi AYM’nin, tutuklu Milletvekili Can
ATALAY’ın tahliyesi yönünde verdiği karar sonrasında! başlayan süreçte konu geldi,
MHP ve AKP arasındaki, bir çatlağa evrildi. Şimdi bu konuya giriyorum.
Devlet
BAHÇELİ dedi ki, % (50+1) formatındaki şimdiki Başkanlık Sistemi, devam edecek.
Sayın ERDOĞAN’da dedi ki, bu Sistem yürümüyor. %(50+1) sorun oluyor. Bu şartı
aşağıya çekelim. Örneğin % 40 gibi. Ya da en çok oyu alan; Cumhurbaşkanı
seçilsin gibi.
14)Sayın
ERDOĞAN bundan sonrasında, muhtemelen bir erken seçim, yada, 2028’deki normal seçimde,
kazanmayı garantiye almak için; böylesi bir yola baş vurduğu, kesin! Belki de
yerine, Oğlu Bilal ERDOĞAN’ı, getirmeyi düşünüyordur. Şimdi de, Cumhur İttifakı
ve Sayın ERDOĞAN’ın, seçimleri, nasıl kazandığının, püf noktasını; burada!
tekrar söylemek, hatırlatmak istiyorum.2.Turda Sayın ERDOĞAN’la, Sayın
KILIÇDAROĞLU arasındaki fark; 2,5 Milyon kadardı. Ama her iki seçimde,
yabancılara Mülk satışı karşılığında vatandaşlık verilenler ile, yine çok sayı
da vatandaşlık verilen sığınmacıların!, oyları ile kazanıldı, bu seçimler!
Toplamda 4,5-5 Milyon fazladan, ya da avantadan gelen oylar var. Bu seçim
hilesi değil de! Nedir? Muhtemelen bu sayı, daha fazladır. Sayın ERDOĞAN,
bunları, bilmiyor mu? Elbette biliyordur. Bu gibi nedenlerle, Şimdiden tedbir
almak istiyor. Çünkü başta ekonomik durum olmak üzere, her şey kötüye gidiyor.
15)Netice
de, önümüzde, 31 Mart 2024’te yapılacak yerel seçimler var. Bu konu AKP açısından,
Büyükşehir Belediyelerini kazanmak konusunda bir hamle olsa bile!
Devlet BAHÇELİ, açısından; AKP ve
Sayın ERDOĞAN’dan desteğini çekeceği, Sayın ERDOĞAN’ açısından da, zor günlerin
yakın olduğu şeklinde yorumlamak! Daha doğru olur. Bu konu, yeni bir Siyasi
sürecin başlayacağının da, işaretleridir.
6/2)19
Kasım 2023 Pazar CUMHURİYET
ERDOĞAN,
şimdi de kendisinin getirdiği, (50+1)’koşulunu hedef aldı.
YENİ OYUNU SEÇİM YASASI
CHP’li
Murat EMİR; ucube daha geriye gidecek; CUMHURBAŞKANI, Erdoğan’ın, kendi
getirdiği Seçim Yasasını, değiştirme mesajına, tepki geldi. CHP’li Murat EMİR;
Anayasayı değiştirip, daha düşük yüzdelerle, seçilme derdine düştüler. Bu,
ucube Sistemin, daha da geriye götürülmesidir dedi.
GETİRDİĞİ
YASADAN VAZGEÇİYOR: Anayasa değişikliği çağrıları cevap bulmayan, Cumhurbaşkanı
ERDOĞAJN; kendisinin getirdiği, Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu’nu, tartışmaya açtı.
Almanya dönüşü, gazetecilerin sorusunu yanıtlayan ERDOĞAN;
Cumhurbaşkanı seçilebilmek için,
gerekli oy oranı olan, yüzde(50+1)’oranının yerine; çoğunluğu alan adayın,
seçilmesini önerdi. Cumhuriyet Gazetesi de, yukarıda söylediklerimizi, teyit
ediyor
CUMHUR
İTTİFAKI’NI GÖRMEDİ: Çoğunluk Sistemini, daha seri olacağı gerekçesine dayandıran
ERDOĞAN; Cumhur İttifakı’nı görmezden gelerek; işbirliğini de eleştirdi.
Erdoğan;
Cumhurbaşkanı seçilebilmek için. gerekli oy oranı olan; yüzde(50+1)’yerine,
en çok oyu alan adayın, seçilmesini, önerdi.
BU
GEZETEDE, çok önemli bir haber değeri olan, diğer bir konu da şu:
19 Ocak 2007’de, İstanbul-Taksim’de,
AGOS Gazetesi’ yakının da, vurularak öldürülen Ermeni Gazeteci Hrant DİNK’in
katili Ogün SAMAST; iyi hal nedeniyle, 16 yıl 10 ay sonra serbest bırakıldı
HRANT
DİNK; katledildiği yerde, karanfillerle anıldı. Hrant DİNK’n iyi hal nedeniyle
serbest bırakılması, protesto edildi. CHP Lideri Özgür ÖZEL, Hrant Dİ,NK’in
arkadaşları ve ailesi;
DİNK’in katledildiği yere karanfil
bıraktı. Yapılan açıklamada; bu davanın peşini bırakmayacağız, ifadeleri,
kullanıldı.
BENDE, Tarihe meraklı bir Yazar
olarak, bu konuya, daha önceleri yer vermiş,
İçinde bulunduğumuz zor durumla
ilgili olarak, önemli şeyler söylemiştim. Hrant DİNK;
Dünyada neredeyse! bütün Ülkelerin
kabul ettiği; Türkler, şu kadar Ermeni’yi katletti, şu kadarı da kayıp gibi, Soy
Kırıma temel teşkil eden İddialarının; doğru olmadığını! araştırmaları ile
ortaya koymuştu.
Dünyadaki Ermenilere de; Kanınızı,
Türk Düşmanlığından temizleyin diye de, telkinlerde bulunuyordu. Ama bu gibi
söz ve araştırmalar! fanatik Ermeniler ve Ermeni-Taşnak örgütü tarafından,
tepki çekiyordu. Hrant DİNK’i katleden genç 17 yaşındaki MHP’li Ogün SAMAST
olsa da! Bu cinayetin arkasında, Ermeni Taşnak Örgütünün olduğu, iddia ediliyor
du. Hrant DİNK, şöyle diyordu: Türkler, güvercinleri öldürmezler! Bu da doğru
bir tespit. Bu gibi konuların Büyük Ortadoğu Haritası ve BOP Projesi ile de
ilgisi var. Bu gibi konuları merak edenler, önceki Makalelere, bir göz
atabilirler.
BURADA,
sorgulamamız gereken, çok önemli olan husus şudur: Dr. Devlet BAHÇELİ, Türk
Milliyetçiliğini savunan, bir parti MHP’nin Genel Başkanıdır. Şimdinin Cumhurbaşkanı
ve aynı zamanda, AKP’nin de Genel Başkanı olan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın
ise;
Temeli Türk olan, ama fiilen Bitmiş
tükenmiş olan Osmanlı’nın küllerinden; imkânsızı başarıp;
Yeni bir Türk Devleti’nin
kurulmasına öncülük eden, Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun Silah Arkadaşlarına! modern
ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ne karşıtlığı da, örneklerle ortada iken!
Sayın BAHÇELİ; Hangi sebepten,
Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da talebi olmayan, Tek Kişinin egemenliğine
dayalı Başkanlık Sistemine, öncülük etti? Şimdi de devamı için, Sayın ERDOĞAN’a %( 50+1)oranını, şart koşuyor? Böylesi
bir Çelişkiye, CHP’nin yeni lideri Özgür ÖZEL! Türkiye’yi gereksiz yere meşgul
etmeyin Keratalar! Şeklinde, Hakim rolündeki Hulusi KENTMEN’den, bir hikaye ile
cevaplandırdı.
3--TÜRKİYE
CUMHURİYETİ’NİN KURULUŞU’NUN 100.YILINDA, YENİDEN EMPERYALİZMİN PENÇESİNDE
OLMAK! BOP ve BOP eş BAŞKANLIĞI KAPSAMIN DA BİR ŞEYLER SÖYLEMEK!
1)Bölünmüş-Parçalanmış Ortadoğu
Haritası, BOP Eş Başkanlığı ve Türkiye’nin Hali
2)100. YIL MARŞI. Bu Marş, İlker KÖMÜRCÜ tarafından yazılmış ve bestelenmiştir. Bu konuda bir şeyler söyleyebilmek için;
Sözlerine bir bakmak gerekiyor.
Parlayan yıldızı Anadolu'nun
Çağlayan sel gibi şanlı Ulus'un
Türkiye yüzyılı titretiyor dünyayı
Sarsılmaz bir inançla kalpte tutkusu
Bu toprak, bu deniz, bu bayrak bizim
Tarihe sığmayan destanlar bizim
Türklüğün yazgısı yazılıyor koynunda
Kalplere kazınmış bu vatan bizim
Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Her zaman aydınlık mavi göklere uzanacak ellerimiz
Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Gazi'nin açtığı bu kutlu yolda yürüyeceğiz hepimiz
Özgürlük tutkusu damarlarımda
Çelikten her nefer semalarımda
Sarmaşık dal gibi sarılmışız biz bize
Tek yürek bu millet en zor anında
Düşmanlar bir olsa yağsa göklerden
Denizler köpürse taşsa dağlardan
Kimseye eğmedik boynumuzu eğmeyiz
Kahraman yarattı Türkü yaratan.
Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Her zaman aydınlık mavi göklere uzanacak ellerimiz.
Bu Marşı televizyonlarda dinlediğim zaman, müzikten de anlayan bir Yazar olarak;
Kulağa hoş geliyordu. Ama sözleri konusunda, bazı noktalara dikkatinizi çekmek istiyorum.
İlk 4 Mısra; sanki AKP ve Sayın ERDOĞAN’ın reklamını yapıyor gibi. Çok bariz bir örnek;
Türkiye yüz yılı, titretiyor dünyayı!
Şimdi sorulması gereken soru şu: Bu Marşın yazarı ve bestecisi Sayın İlker KÖMÜRCÜ; acaba, bu gün Türkiye’nin, siyaseten geldiği, getirildiği nokta da;
Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşları tarafından kurulan, Yasama, Yürütme ve Yargı’nın bağımsızlığına dayanan çağdaş, modern ve hukukun üstünlüğünü esas alan Türkiye Cumhuriyeti’nin,
Yerinde;
Bu gün yeller estiğini bilmiyor mu diyeceğim ama! Ben bildiğini düşünüyorum. Cumhur Başkanlığı
İletişim Merkezi CİMER, Cumhuriyet’in 100.Yılı için, bir Marş yarışması yapıyor. Ve Yarışmayı,
İlker KÖMÜRCÜ kazanıyor
Sonra bu Marşın tanıtımı, 30 Ağustos 2023’de Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılmış.
Eğer bu Marş’ın içinde, İktidarı eleştiren bir şeyler olsaydı, tanıtımın, Sarayda yapılmasına müsaade,
Edilmeyeceğini, söyleyebilirim. Ben şahsen İlker KÖMÜRCÜ’nün Sayın ERDOĞAN hayranı olduğunu düşünüyorum.
2)NEYSE! Eski Başbakanlardan, rahmetli Bülent ECEVİT’in adı verilen bir Üniversite’nin Konservatuarından mezun olmak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı için, bir Marş yazıp, bestelemek,
Ve yarışı kazanmak; genç bir Müzisyen için, bir onurdur.
BU NEDENLE İlker KÖMÜRCÜ’yü, gönülden kutluyorum.
SOYADI olan KÖMÜRCÜ;
ZONGULDAK için, ekmeğini, alnının teri ile kazanmanın sembolü niteliğinde olduğundan,
KÖMÜRCÜ soyadı da; ilaveten ayrı bir onurdur
Sayın ERDOĞAN;, Haber Türk Televizyonu Programcılarından Fatih ALTAYLI ile yaptığı bir söyleşi de,
Eyaletler Sisteminin faziletlerinden bahisle, Osmanlı’nın da Eyaletler Sistemi ile yönetildiğini, Kürdistan ve Lazistan Eyaletlerinin olduğundan bahisle,2023’te;
Türkiye’nin Eyaletler Sistemine geçeceğini söylüyordu. Şimdi yıl, 2023.Seçii de Vatandaşlık verdiği sığınmacılarla, Türkiye’den Mülk alan yabancılara, 400 Bin Dolar vermeleri neticesinde,
Türkiye’de oturmaları şartı da aranmadan, vatandaşlık verilenlerin oyları ile,
Hileli bir şekilde kazanıldı.
YANİ BİZLER, göz göre göre Türkiye’nin BOP kapsamında, bölünüp, parçalanmasına, göz mü yumacağız?
Mustafa Kemal ATATÜĞRK ve Silah Arkadaşlarının kurduğu, eski Parlamenter Sisteme geri döndüğümüz de;
Haklı bir gururla, bu Marşı, hep birlikte, haklı bir gururla, hep bir ağızdan,
Büyük bir coşkuyla söyleyeceğiz. Bize yakışan da bu dur.
Etrafımız iki süper güç ABD ve Rusya’nın üsleri uçakları, silahları ve gemileriyle kuşatılmış halde
TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ!
ABD ve RUSYA’nın, Türkiye etrafındaki askeri yapılanması, korkunç boyutta. Bu haritaya iyi bakalım.
ABD ve RUSYA’yı dost bilmeyelim, kimseye güvenmeyelim.
2/2) 9 Ekim 2023 SÖZCÜ
Kurultay provası niteliğindeki İstanbul İl Başkanlığı yarışı kran krana geçti
CHP İSTANBUL’DA SEÇİM HEYECANI BURADAKİ başlıca önemli haberler şunlar;
2)Netice CHP İstanbul İl Başkanlığını Bahçelievler İlçe Başkanı Özgür ÇELİK, kazandı
Özgür ÇELİK, genç birisi. Coşkulu bir konuşma yaptı. Ama İktidarı eleştirirken, stratejik konulara,
Ve BOP konusuna değinmedi
3)FETÖ ŞEHİDİ, Ömer Halis DEMİR’in isminin, AKP-Tokat-Sulusaray Belediyesi tarafından,
AKP ve MHP’li Meclis yelerinin oyları ile, bir caddeden silinmesi, kabul edilemez! Neyse ki SÖZCÜ gazetesi, bu konuyu haber yapınca, karar iptal edilmiş. Bu nokta da, basının Ülkemiz açısından, ne kadar önemli olduğunu görüyoruz.
Böylesi bir durumda, CHP’de lider değişimi de olabilir.
2) Yukarıdaki Harita da, Türkiye’den koparılan topraklar var. Bu Topraklardan bir kısmı;
Kurulması hayal edilen Büyük Kürdistan
Devletine geçiyor. Bir kısmı da, Ermenistan’a veriliyor. Bu şekilde,
Ermenistan’ın sınırları da genişliyor. Bu arada, Bölünüp-Parçalanmış Ortadoğu
Haritasından da anlaşılacağı üzere, Atlas Okyanusu’nda kıyısı olan Fas’tan,
Basra Körfezi’ne kadar uzanan coğrafya da, yaşanan çatışmaları, iktidar
değişikliklerini, Irak’ın bir bahane ile Amerika tarafından işgal edilip; Bir
iç savaşa sürüklendiğini, Saddam Hüseyin’in idam edildiğini, yaşayarak gördük. Afrika’nın
kuzeyindeki Ülkelerden, Türkiye’ye yakınlığı, Türkiye’ye katkısı ile bilinen
Libya ve bu Ülkenin Lideri, Muammer Kaddafİ’de. Batılı koalisyon güçleri
tarafından öldürüldü. Üstelik, Libya’ya saldıran NATO uçakları, AKP’ döneminde,
İzmir’den havalandı. AKP ve Sayın ERDOĞAN; buna müsaade etmeseydi! Bu uçaklar,
Türkiye’den kalkamazdı ama! Sayın ERDOĞAN’ın; bunun olumsuz sonuçlarına
katlanmak istemediği, anlaşılıyor. O Kaddafi ki! 1974 Kıbrıs Barış Harekatında,
FANTOM uçaklarını, Türkiye’nin emrine göndermişti.
ÖNEMLİ OLANDA, bu
yaşananlardan herkesin; kendine, yeterince, bir ders çıkarması gerekiyor ama,
bu gibi konularda, geç kalıyoruz.
3)ŞİMDİ HERKESE,
önerim şudur: Herkes, bu haritaya bir baksın ve bu haritanın gerçekleşmesi
için! Bilerek, ya da bilmeyerek, ne gibi yanlışlar yapmamız lazım? Görerek
yaşadıklarımızla da, bir bağlantı kurmamız gerekiyor.
Günümüzde, artan pahalılık, alınan
7500 TL gibi bir emekli maaşı gibi parayla geçinememek, ya da Hak, Hukuk
Adalet, Kamuda liyakat gibi kutsal ve gerekli olan değerlerden uzaklaşmak gibi
önemli konulara; Televizyonlardaki tanınmış konuşmacılar, hep vurgu yaparken,
SÖZCÜ,CUMHURİYET,BİRGÜN ve KARAR gibi çok okunan gazeteler de, bu gibi konulara
sıkça yer veriyorlar. Bu yöndeki haklı eleştirilere bende katılıyorum ama!
Böylesi haberlere değinirken; Herkesin gözünün önünde olan, yukarıda
Bölünmüş-Parçalanmış Orta Doğu Haritasını görmezden gelirsek, BOP ve BOP Eş
Başkanlığı’nın amacının ne olduğunu bilmezsek, bu konu ile bağlantı kurmazsak!
Her konuda, Eskiye nazaran geriye gidişin, asıl nedeni, noksan kalır .Her şey
düzgün gitse! Bu harita, nasıl gerçekleşecek ki?
4)Bu
noktada, şu soruyu da, soralım: Okuma ve araştırma alışkanlığı olmayan, ama!
Vatanseverliğinden ve dindarlığından şüphe etmediğimiz, sade vatandaşlarımız;
bu haritayı bilseler ve Türkiye’den de toprak koparıldığını, Sayın ERDOĞAN’ın
da! AMERİKA tarafından iktidara taşındığını bilseler! Buna inansalar! AKP’ye ve
Sayın ERDOĞAN’a oy verip, iktidara taşırlarmıydı?21 yıl gibi uzunca bir süre,
destek verirler miydi? Çoğu vermezdi! Verenlerinde; kendine göre, nedenleri
olurdu. BU KONUDA, yapılacak çok önemli işlerden biri şudur; Özellikle bu gün
60 yaş üstü, çok sayıda vatandaşlarımızın büyük bir kısmı; akıllı telefonlarda,
Google’ den arama yapmasını bilmiyor. Bu gibi işleri gençler, çok iyi biliyor.
Gençler arasında, çok sayıda da, işsiz var. Eğer Muhalefet Partileri ve
özellikle de CHP, bir öncülük edip; ücreti mukabilinde, bu gibi gençlerden
yararlanıp; kurslar açarsa! Belli yaşın üstündeki vatandaşlarımıza, akıllı
telefonlardan yararlanıp, arama yapmasını öğretirlerse! Ülkemiz adına, çok
önemli bir hizmeti, yerine getirmiş olurlar.
5) BU NOKTADA,
şu soruyu da soralım: Türkiye21 yılı aşan bir süredir, iktidarı elinde
bulunduran Adalet ve Kalkınma Partisi AKP ve onun fiili lideri konumundaki,
şimdinin Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda AKP’nin de Genel Başkanı olan, Sayın
Recep Tayyip ERDOĞAN; bu Projenin neresinde? Sayın ERDOĞAN, kendisi söylüyor
zaten! Büyük Ortadoğu Projesi, Eş Başkanlarından biriyiz, Biz bu görevi
yapıyoruz gibi sözleri de orta da. Sayın ERDOĞAN’ın Osmanlı’nın da Eyaletler
Sistemi ile yönetildiğinden bahisle, Türkiye’nin, 2023’te, Eyaletler Sistemine
geçeceği gibi söylemleri de ortada! Bu gibi konulara, önceki Makalelerde, çok
değindim.
Bu gibi
söylemlere, Sayın ERDOĞAN’ın; Demokrasi bir amaç değil, bir araçtır. Demokrasi
bir tramvay gibidir. İstediğimiz durağa geldiğimizde ineriz. Amacıma ulaşmak
için, Papaz elbisesi bile giyerim gibi sözleri de ortada! SENARYO ve AMAÇ,
bilindiğine göre; yolunda gitmeyen bütün işlerin! buna ekonomideki çöküşte
dahil! Türkiye’nin nereye doğru sürüklediğini anlamak! O kadar zor değil!
6) Tek Kişi’nin
egemen olduğu, Şimdiki Başkanlık Sisteminin; Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın
da, talebi olmadığını söylemiştim. Şimdi bu konuyu, hatırlatmak için; tekrar
yazıyorum.
Amerika’nın,
CİAE-Ankara İstasyon Şefi Paul Henzee, 2006’da, Washington’a çektiği bir Kripto
Mesaj da; şöyle diyor: Bu Devleti kuranlar; kontrol mekanizmasını, öyle sağlam
yapmışlar ki; Hükümeti ikna etseniz, Meclis’i ikna edemiyorsunuz. Meclis’i ikna
etseniz; Yargı’yı ikna edemiyorsunuz. Yargı’yı ikna etseniz; Türk Silahlı
Kuvvetleri TSK’yı, ikna edemiyorsunuz.
Eğer Amerika’nın
çıkarı, Türkiye’nin Federatif bir yapıya geçmesinde ise; o zaman, bütün
yetkilerin, Tek Kişi’de toplandığı, Başkanlık Sistemi’ne geçmek gerekiyor. Eğer
bu Tek Kişi, Amerika’nın çıkarlarına uymakta, bir tereddüt gösterirse; bu Tek
Kişi’yi, tesirsiz hale getirmek; Amerika için, bir sorun olmaz! İşte senaryo
böyle kurgulanıyor.
7)PEKİ, Türkiye’nin ihtiyacı ve Halkımızın da talebi olmayan, Tek Kişinin, Egemen olduğu Türk Tipi Başkanlık Sistemini, TBMM’de önce kim teklif etti? MHP Lideri Dr. Devlet BAHÇELİ, Günümüzde, Sayın BAHÇELİ ile Sayın ERDOĞAN arasında ki, bağımlılığı, bu kapsamda değerlendirmek; daha doğru bir yaklaşım olur. Çünkü Sayın BAHÇELİ ile Sayın ERDOĞAN, birbirlerinden hazzetmeyen, taban tabana zıt, iki Lider. Bu gibi konuları; geçmişte birbirlerine sarf ettikleri, ağza alınmayacak sözlerden de, görüyor ve anlıyoruz. Mevcut durum bu ise? Birbirlerine taban tabana zıt, iki lideri; kim bir araya getirdi? Yada hangi sebeplerden dolayı, bir araya geldiler? Bunun gerekçesini bir üst baslık 6)’da söyledik. ABD’nin,2006’da CİAE Ankara Temsilcisi Paul HENZEE’nin, Washington’a çektiği Türkiye ile ilgili, görüşlerini içeren kripto mesajdan, kolayca anlıyoruz. Buna göre AKP’yi ve Sayın ERDOĞAN’ı da ayakta tutan; Sayın BAHÇELİ’dir. Sayın BAHÇELİ; AKP ve Sayın ERDOĞAN’dan, desteğini çektiği an; ne AKP ne de Sayın ERDOĞAN! siyasette, kolay kolay tutunamaz! Bunun cevabı da! Paul HENZEE’nin 2006’da Washington’a çektiği, kripto Mesaj’da, Türkiye ile ilgili önerilerde var. Eğer bu Tek Kişi Amerika’nın çıkarlarına uymakta bir tereddüt gösterirse! Bu Tek Kişi’yi, tesirsiz hale getirmek! Amerika için, bir sorun olmaz! Sözünde saklı.İşin püf noktası da burada..
8) Sayın ERDOĞAN
ile Suriye Lideri Beşar ESAD arasında, su Sızmıyordu. Sayın ERDOĞAN, ESAD için;
kardeşim ESAD diyordu. Sonrasında, birlikte ailecek, BODRUM’ da, tatil
yapmışlardı. Daha sonrasında, bir Amerikalı Yetkili geldi. Ne olduysa! Bundan
sonrasında, oldu ve Kardeşim ESAD! oldu ESED! Devamında, bir hafta sonrasında
Şam’da olacağız ve EMEVİ Camii’nde namaz kılacağız dedi. Sonuçta Suriye iç
savaşında, çok sayıda Suriyeli sığınmacı, Türkiye’ye giriş yaptı. Sadece,
Suriye’den mi, Gelenler var? Afganistanlı, Pakistanlı, Afrikalı…! Bunların
içinde, her türlü terörist te var. Sayılarının, ne kadar olduğunu da tam olarak
bilmiyoruz. Sığınmacılara sağlanan kolaylıkları, hakları; kendi
vatandaşlarımızdan esirgiyoruz. Önceki Makalede yazdıklarımı bir okuyun. İlay
AKSOY’un videolarını, bir dinleyin. Burada bilinçli yapılan işler var.
Türkiye’nin demografik yapısı, bozuluyor. BOP Projesi ve Haritası, başka
şekilde, nasıl gerçekleşir ki? Geleceğimiz tehdit altında. Prof. Dr. Ümit
ÖZDAĞ, Türkiye’de toplam 13 Milyon sığınmacı var diyor. Bu gibi konularda şunu
söylemek istiyorum. SİYASETTE, hiçbir şey! Tesadüfi değildir. Bu gibi konuları
merak edenler ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesini, bir okusunlar.
9) İlay AKSOY;
akla da yatkın olan, çok ilginç bir şey söyledi. Bizler Suriyelilere ve diğer
sığınmacılara tanınan ayrıcalıklardan, hep yakınıyoruz ya! İlay AKSOY; bunun,
bilinçli yapıldığını söyledi. Eğer ayrıcalık yapılmasa! Bunlar burada
durmazlar. Kendi ülkelerine giderler dedi. Bu da doğru ve gerçekçi bir
yaklaşım!
10)PEKİ
BÖLÜNMÜŞ-Parçalanmış Ortadoğu Haritası, ne zaman çizildi?
Bu Harita, Sovyetler Birliği
SSCB’nin 1979’da dağılması ve Dünyamızın tek kutuplu hale gelmesini fırsat
bilen, Amerika Birleşik Devletleri ABD’nin; kendi çıkarları doğrultusunda;
Ortadoğu Ülkelerini, bölüp-parçalamak isteğinin, bir sonucudur. Ana hedefin,
Türkiye olduğunu, tekrar hatırlatmak istiyorum. Şimdi bundan sonrasında;
Türkiye’de Siyaseten yaşananlara giriyorum
11)12
Eylül 1980 öncesinde, tırmanışa geçen terör eylemleri ile Milli Selamet Partisi
MSP ve Refah Partisi RP’nin Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN’ın
şimdiki kadar olmasa da, İslami bir yönetim arzusu içinde olması, buna
ilaveten; bu Partilerde, ATATATÜR ve Cumhuriyet karşıtı, bazı
Milletvekillerinin söylemlerinin olduğu bir zamanda,12 Eylül 1980’de Genel
Kurmay Başkanı Orgeneral Kenan EVREN tarafından yapılan, askeri darbenin; bir
başlangıç olduğunu, söyleyebiliriz.
12)1990’Lı
yıllarda, işe Merkez Sağ’ın çökertilmesi ile işe başlanıyor. Amerika BOP
kapsamında birlikte çalışacağı birilerini ararken; Sayın ERDOĞAN’da, daha REFAH
PARTİSİ-Beyoğlu İlçe Başkanı iken; DOĞRUYOL PARTİSİ Genel Başkan Yardımcısı
Hasan EKİNCİ’ye kendisine, Doğru Yol Partisi’nde bir yer ayarlamasını isteyen,
bir telefon konuşması ile başlayan, bir süreç var. Bu arada, ABD Büyükelçiliği
Siyasi İşler Müsteşar Yardımcısı BOP kapsamında birlikte çalışacağı siyasetçi
ararken; Sayın ERDOĞAN; bu yetkili ile irtibat kuruyor. Böylece başkasına da,
gerek kalmıyor. Bundan sonraki gelişmeleri geçiyorum. Detaylar, daha önceki
Makalelerde var zaten!
Bu harita da,
ana hedefin Türkiye olduğunun farkında değiliz. Çünkü Bölgenin en güçlü Ülkesi;
Türkiye’dir.ve Türkiye Cumhuriyeti; Temeli bir Türk Devleti olan, Osmanlı
İmparatorluğu’nun küllerinden; Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşlarının
azim ve kararlılığı ile yeniden doğan; Yine bir Türk Devletidir. FİLİSTİN’de
HAMAS’ın, beklenmedik bir zamanda, İsrail’e füzelerle yaptığı saldırı sonunda!
yaşananlar ortada. Eğer yakın bir zamanda Eski Parlamenter Sisteme geri
dönülmezse! Türkiye’nin Vatanı ve Milleti ile bir Bütündür şeklinde ki Üniter
yapısını; üzün süre koruyabileceğini kimse düşünmesin!
ÇÜNKÜ TÜRKİYE;
Büyük Orta Doğu Projesi BOP ve BOP Eş Bakanlığı çerçevesinde, İktidara taşınan
AKP ve Onun fiili Lideri olan, şimdinin Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda, AKP’nin
de Genel Başkanı olan Sayın ERDOĞAN’ın yönetiminde, bu gün ekonomik iflasın
eşiğine geldi. Türk Silahlı Kuvvetleri TSK’nın yapısı ile oynandı. Kozmik
Oda’ya girildi. Türk Silahlı Kuvvetleri TSK’nın Türkiye açısından çok önemli
güvenlik bilgileri deşifre oldu. Bunları geçiyoruz.
13)SİZCE Sayın ERDOĞAN; BOP Eş Başkanlığı’nı
niye kabul etti? Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın, İmam Hatip Lisesinden sonra,
Marmara Üniversitesi’nden aldığı 2 Yıllık Diplomanın, bu güne kadar,
Üniversitede kayıtlarına rastlanamadı. Bunun anlamı da, alınan diplomanın.
gerçek olmadığıdır. Bu konunun daha ötesi; Cumhurbaşkanı olması için, 4 yıllık
Yüksek Eğitim grme şartı vardı ama! Üniversitede kaydı bulunamayan 2 Yıllık
diploma; Yüksek Eğitim sayıldı. 2 Yıllık Eğitim ön lisanstır. Yüksek Tekniker
gibi. Tekniker’e Mühendis diyebilir miyiz? Diyemeyiz!
Sayın ERDOĞAN’ın
siyasette yükselmeyi; önüne vazgeçilmez bir hedef olarak, koyduğu
anlaşıldığından! Şartların zorlandığını, görüyoruz. Durum bu! Sonuçta BOP
Kapsamında, siyasete giriş yapıyor. Hayat felsefesi olarak da! Amacına ulaşmak
için, nasıl bir elbise giyeceğini bile söylüyor zaten!
BOP Eş
Başkanlığını kabul ederken bile! Asıl Amacının; gönlünde yatan Aslanın da!
Türkiye’yi İslami kurallarla idare edilen bir Devlet haline dönüştürmek! Asıl
amacının da! Dünyadaki Müslümanların; lideri olmak! Sorunların bir kısmı; eğitim
noksanlığından kaynaklansa bile! ATATÜRK ve Türkiye Cumhuriyeti karşıtlığı;
sorunları, daha da derinleştiriyor.
14)AKP
öncesinde Türkiye’yi yöneten Devlet Adamlarının; Türkiye Cumhuriyeti ile bu
Cumhuriyeti kuranlar ile; bir sorunları, bir takıntıları var mıydı? Yoktu!
Rahmetli Süleyman DEMİREL’İ, Turgut ÖZAL’I, Bülent ECEVİT’i, bir düşünün. Hepsini
de, rahmetle ve minnetle anıyoruz.
’15)Sayın
ERDOĞAN’ın siyaseten yaptığı zikzaklarla; Amerika bu gün bizim de ortağı
olduğumuz F35 Savaş uçağı Projesinden çıkardığı gibi, parasını ödediğimiz 1.5
Milyar Doları da, geri vermiyor. Daha ötesi F-16 Uçaklarını da satmadığı gibi,
elimizde bulunan F16 Uçaklarının, yedek parçalarını da vermiyor. Buna hak, hukuk ve adaletten uzaklaşmak, Anayasa
Mahkemesi AYM’nin verdiği kararları uygulamamak! Bu arada Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’nin kararlarını da uygulamadığımız gibi nedenlerle; Alman-İngiliz-FRANSIZ-İspanyol
ortak yapımı Eurofighter Typhoon savaş uçaklarını da, Türkiye’ye satmıyor. Tabi
ki bu konuda, İsrail-HAMAS savaşının etkisi de var. Çünkü İsrail’in arkasında
Amerika var. Avrupa da ki Hükümetlerin de, BU GİBİ KONULARDA, Amerika’dan
bağımsız hareket edeceklerini de düşünmemek lazım. Durum bu. Ama Batı Ülkelerindeki
halkın büyük bir kısmının; İsrail’ın; Filistin Halkına uyguladığı soykırım
hareketini, onaylamadığını, karşı olduğunu; söyleyebiliriz
16)HAMAS’ın
İsrail’e beklenmedik bir zamanda yaptığı baskının ve İsrail’in de buna karşılık
olarak; Filistin Halkına soykırım uygulamasının; genç-yaşlı-çocuk demeden,
hastane-mülteci kampı demeden öldürmesi, her tarafa bomba yağdırması, kabul
edilemez! Böylesi bir zulüm ve katliamın! Türkiye’nin her açıdan, zorda olduğu
bir zamana rastlaması; bence, çok manidar bir durumdur. Bu konunun, hafife
alınacak bir tarafı, yok. Osmanlı İmparatorluğu’nun son zamanları ile, Türkiye’nin
günümüzde, her açıdan içinde bulunduğu zor durum! neredeyse aynı! Bu konuda,
herkesin; siyaseten bir bağlantı
kurması, kafa yorması gerekir!
17)Sayın ERDOĞAN’ın
Siyaseten yaptığı zikzaklar nedeniyle, yine bu gün siyaseten gelinen noktada; Amerika tarafından,
üstününün çizildiğini düşünüyorum. ÖRNEĞİN, Sayın ERDOĞAN; beklenmedik bir
zamanda, HAMAS’ın İsrail’e yaptığı ani baskında; HAMAS’ı kınamayıp,
sahiplenmesini; bizlerde doğru bulmuyoruz. Ama İsrail’in HAMAS bahanesiyle genç,
yaşlı, çocuk, hastane demeden, yaptığı katliamlarda; Sayın ERDOĞAN gibi,
bizlerde;
İsrail’e destek çıkan, Amerika ve
Avrupa Ülkelerinin liderlerini de; Sayın ERDOĞAN gibi, kınıyoruz. Ama Sayın
ERDOĞAN ile bizler arasındaki fark, şurada;
Sayın ERDOĞAN; Siyaseten İsrail’e ve onun destekçisi
Amerika ve Batı Ülkelerine de karşı çıkıp, onlara ağır eleştiriler yöneltirken;
diğer yandan da, İsrail ile ticari ilişkiler, son sürat devam ediyor. Yük dolu
gemiler, İsrail’e gidip, gelmeye devam ediyor. Buna Sayın ERDOĞAN’ın oğlu Burak
ERDOĞAN’ın gemileri de, dahil. Bizler, bu duruma karşıyız.
Amerika
ile Sayın ERDOĞAN arasında, soğuk rüzgârların estiğini; Hamas ile İsrail arasındaki
4 günlük ateşkesin sağlanmasında; arabuluculuk görevinin Sayın ERDOĞAN yerine,
Katar’a verildiğinden, anlıyoruz. Daha önceden, başka konularda var. Tabi!.
18) CHP’nin yeni Genel
Başkan’ı Sayın Özgür ÖZEL; işe sıkı sarıldı, Halkımızın güvenini kazanmaya
başladı ama, bu hususun Sayın ERDOĞAN ile Sayın Bahçeli’yi rahatsız ettiği de
anlaşılmış olmalı ki! Sayın Özgür ÖZEL’e Balkan kökenli bir göçmen olduğu
vesilesi ile ağır eleştiriler yöneltmeye başlayınca, Sayın ÖZEL’de, gereken
cevabı verdi. Türk Oğlu Türk olduğu mealinde şeyler söyledi.
Bu
gibi konulara, Sosyal, Siyasal, Kültürel, Tarihsel, Sanatsal ve Teknik
analizler yapan, çok yönlü bir Yazar, sıfatıyla bende bir şeyler söylemek
isterim. Osmanlı’nın genişlemeye başladığında ve Balkan savaşlarında, oralarda Türk
varlığını oluşturmak ve oraların bekçiliğini yapmaları için, Anadolu’dan,
Özbeöz Türk olan aileler, yerleştirilmeye başlandı. Özgür ÖZEL’in, bu yöndeki
beyanlarına, bende katılıyorum. Türkiye’nin Etnik Kökeni başlıklı, yazılarım! En
çok okunan Makalelerin arasında. Eğer web siteme bilgisayardan girerseniz,
ekranın sol tarafında, en çok okunan Makalelerime bir bakarsanız! Halkımızın
merak edip okudukları, makalelerden, önemli ipuçlarını, bulursunuz.
7/3)12 Aralık 2023 Salı
CUMHURİYET
Yüzlerce
yurttaşın ev ve dükkanları, habersizce Hazine’ye devredildi
BİR MESAJLA EL KOYDULAR
DEPREMZEDEYE YENİ DARBE: deprem bölgesinde
yurttaşlar, hem zorlu yaşam koşullarıyle hem de adaletsizliklerle mücadele
ediyor. Hatay’da Antakya ve Defne’yi kapsayan 207 Hektarlık alanın; rezerv yapı
alanı olarak, ilan edilmesinin ardından, Samandağ’da mülk sahiplerinin, haberi
olmadan, taşınmazları, Hazine’ye devredildi.
YILLARIN
EMEĞİ VAR: telefonlarına gelen mesajla arazilerine el konulduğunu öğrenen
yüzlerce yurttaş; tartışmalı rezerv alan düzenlemesinden 4 ay önce yapılan
uygulamaya karşı, iptal davası açtı Yurttaşlar; yıllarca çalışıp çabalayıp
aldığımız, mülkleri istiyoruz, dediler.
MAĞDURLAR EYLEM YAPTI. Abdullah Cömert Parkında
basın toplantısı yapan mağdurlar; Bakanlığa gittik, onayınız var dediler ama,
yok. Karara göre, ev ve dükkan verilmiyor. Komik bir, birim fiyata bedel
ödeniyor.
19)BURADAKİ
REZERV ALAN hikâyesi; ucu açık, kişisel mülkiyetin, gaspına giden yolun
başlangıcıdır. Bu gibi örneklerin; Kentsel Dönüşüm ve Rezerv Alanı gibi
gerekçelerle, başka yerlerde de, yaşanacağı anlaşılıyor. Buna karşı çıkanların;
yukarıda ki örnekte de, görüldüğü üzere güvenlik güçlerinin marifetiyle engellenmeye
çalışılacağını, yeni mağduriyetlerin ve kargaşanın yaşanacağını da, şimdiden
varsayabiliriz. Herkesin yokluk ve yoksulluk içinde, canı burnunda zaten! Buna
ilaveten yeni sorunlar yaratmak, kimin işine yarar?
Önceki
Hükümetler zamanında, böylesi şeyler olmadı da! Şimdi niye oluyor? Gazete
haberi ile devam ediyoruz
AFGAN GÖÇMENLERİN EN ÇOK TERCİH ETTİĞİ TÜRKİYE İLE, ayrıcalıklı diploması.
TALİBAN İŞ
İSTEDİ: kökten dinci Taliban Örgütü, Türkiye’deki Afgan göçmenler için, çalışma
izni istedi. Taliban’ın mültecilerden sorumlu Bakanı Hakkani’nin, Afganistan
Maslahat güzarı, Cenk ÜNAL ile görüşerek, ayrıca göçmenlerin, yasallaştırılması
ve islami kurallara göre, muamele edilmesini talep ettiği, belirtildi.
20) Türkiye Cumhuriyeti’nin
kuruluşunun, 2.Yüz yılına girdiğimiz bir zamanda; hala
Çok sayıda! Cumhuriyetin
faziletlerini, özümseyip, kabullenmemiş vatandaşlarımız varken;
Ayrı bir
kültürden gelen, kökten Dinci insanlara mı, kabul ettireceğiz! Cumhuriyetin
faziletlerini? Sığınmacılardan. Türkiye’ye bir fayda gelmez!
21)Bu
gün, yabancılara satılan tarım arazilerinin; kabaca Trakya Bölgemizin alanına
yakın olduğu, iddiaları var. Birde paraya ihtiyaç nedeniyle, başta Arap
Ülkelerine ve de başkalarına, ne gibi vaatlerde bulunulduğunu, ya da neler
satıldığını da; tam olarak bilmiyoruz, bilemiyoruz!
Bu gibi konuların detaylarını, ancak bir iktidar değişikliği ile Eski
Parlamenter Sisteme, geri döndüğümüzde öğrenebiliriz.
BU GİBİ konularda birde şu hususlara da vurgu
yapmak isterim: Türkiye nüfusunun 1/5’inin, Devlet’in değişik adlar altında,
yaptığı yardımlarla, yaşamını devam ettirdiği bilgileri var. Bu husus, şu
demek:20 Milyondan fazla vatandaşımız, değişik adlar atında,Devletin parasal
desteği ile yaşamını devam ettirebiliyor demek. TBMM’de başlayan 2024 Yılı
bütçe görüşmelerinde; bu gibi konularda 500 Milyar TL gibi harcamanın, ön
görüldüğü, bilgisi var.
22)DAHA
ÖNCELERİ, değindiğim çok önemli bir konuya, burada tekrar vurgu yapmak
istiyorum: Türkiye’de ruhsatlı, ya da ruhsatsız, toplamda 40 Milyon silah
olduğu, ya da her 2 evden,1’inde silah bulunduğu, iddiaları var. Bu vesile ile
şunu söylemek istiyorum: .Geleceğe umutla bakmak, huzur ve güven
içinde, yaşayabilmek için; Yeniden, Kuvvetler Ayrılığına Dayalı, ESKİ
Parlamenter Sisteme geri dönmemiz gerekiyor!
8/3)7
Aralık 2023 Perşembe SÖZCÜ
Yunanistan
seçimden önce düşmandı, şimdi dost oldu.
BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ.
BİR GECE ANSIZIN
DÖNEBİLİRİZ
Erdoğan SEÇİMDE
Yunanistan’ı bir gece ansızın, gelebiliriz diye, uyarıyordu ama, yine çark
etti. Bu gün ise; Kıymetli diyerek Yunanistan’ı ziyarete gidiyor.
İktidar yanlısı
SABAH GAZETESİ, 4/9 2022’de: ey Yunanistan! İzmir’i unutma! başlığı ile manşet
atmıştı. Burada diğer bir yandaş gazete ise, Cumhurbaşkanı ERDOĞAN’ın; Yunan
gazetecinin, sorusuna verdiği cevabı, manşetine taşımış! BİR GECE ANSIZIN
GELEBİLİRİZ!
Çok değil, 1 yıl kadar öncesine kadar,
Cumhurbaşkanı ERDOĞAN; Yunanistan’a demediğini bırakmıyordu. Ey Yunan ileri
gidersen! Bedeli ağır olur. Aklını başına al! İzmir’i unutma! Diye esip
gürlüyordu. Seçim bitti, hava değişti. HASIM DEĞİL! BU GÜN; ERDOĞAN!
23) BU NOKTADA, şu hususu da
hatırlatmak isterim: Zamana uygun, nabza göre şerbet verme politikası sonucunda
bu gün, Ege Denizinde bulunan 20 adamız ile 2 kayalık; Yunanistan’ın işgali
altında. Bir iktidar değişikliği ile bizim olan bu adaları, geri almak istesek
bile! Ne gibi sorunlarla karşılaşacağımızı, ne kadar askerimizin, canına mal
olacağını! Bir düşünün. Çünkü oralar; silahlandırılmış, askeri tahkimat
yapılmıştır.
BURADAKİ asıl sorun şu: Sayın ERDOĞAN; kendi
siyasi amaçları doğrultusunda ve iş yürütme şeklinin bir parçası olarak; bugün
beyaz dediğine, yârin siyan diyebiliyor. Ama bu gibi zikzaklara inanıp, Sayın
ERDOĞAN’ı gözleri kapalı, kendine göre nedenlerle, oy verip, destekleyen;
azımsanmayacak sayıda, bir seçmen kitlesi var.. Bu gibi vatandaşlarımızın
aydınlatılması, gerekiyor.
Siyaseten
yapılan bu gibi zikzaklarda; Türkiye’nin bir çıkarı yok. Peki, böylesi bir iş,
kimin işine yaradı? Yunanistan’ın! Ve bu konu, Türkiye açısından, şimdilik bir
toprak kaybı olarak, düşünülebilir.
BU
GAZETEDE; Muhalefetten, iktidara! Gazze konusunda ağır bir eleştiri var
İSRAİ,L’E NE
TAŞIYORSUNUZ, AÇIKLAYIN?
Gelecek
Partisi, GP Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet
DAV UTOĞLU; Gazze saldırısının, başladığı, 7 Ekim’den bu yana, Türkiye’den
İsrail’e, 350’den fazla gemi gittiğini, iddia etti.
![]() |
Bakan Yusuf
TEKİN, Meclis kürsüsünden, gerici protokolleri savundu.
MEYDAN OKUDU
BAKAN YAYASAYI
TANIMADI: Karma eğitimi hedef alan, imamları derse sokan, mescitleri ana
okuluna dahi, zorunlu kılan, müfredatı dinselleştiren Milli Eğitim Bakanı Yusuf
Tekin; Cemaat ve Tarikatları, Sivil Toplum Örgütü saydı. Tekin Yasaya karşın,
AKP ile birlikte güçlerini artıran, cemaat ve tarikatlarla; yaptıkları
protokolleri; sürdüreceklerini açıkladı.
TEŞEKKÜR DE
ETTİ: Bakan TEKİN, Meclis kürsüsünden, Tarikat ve Cemaatlere, teşekkür ederek; Onlar,
çocukların dağa çıkmasını, önlüyor. Ben o, STK’larla protokol imzalamaya, devam
edeceğim dedi.
Eğitimciler
başta olmak üzere; İktidar eğitimi güçsüzleştirme konusunda! artık aymazlık
seviyesinde! Tepkisini gösterdi.:
ANAYASAYI
İHLALDEN YARGILANMALI (Hüsnü BOZKURT(ADD Başkanı)
Resmen
Anayasayı tağyir, tehdit ve ilga suçu işliyorlar.
KADEM ÖZBAŞ (Eğitim
İş):Çocukların dağa çıkma tehlikesi varsa; Bakan tarikatlara mı muhtaç?
ÇYD:
Yetkililer, bu tehlikeli iş birliğinden vazgeçmeli
LAİKLİK
MECLİSİ: Derhal, işgal ettiği Makamı terk etmelidir
Aytun ÇIRAY (
Siyasetçi):Anayasanın laiklik suçunu, ihlalden yargılanmalı.
10/3)20 Aralık 2023 Çarşamba
SÖZCÜ
CHP Lideri
Özgür ÖZEL, Bakan Yaşar GÜLER’e böyle sert çıktı:
ATATÜRK FOTOĞRAFINI TAKMAK İSTEMEYENLER, 15 TEMMUZ’DA DARBE YAPMAYA KALKIŞTI.
Tuzla Piyade Okulundaki, ATATÜRK fotoğrafı
krizi, orduda tarikat söylentilerini, doruğa çıkardı…Bakan Güler’in olayı
küçültür gibi açıklama yapmasına, ÖÇZEL tepki gösterdi.
İstanbul Tuzla Piyade Okulu’nda,1o Kasım’da 3
teğmen yakasına, ATATÜRK resmi takmadı.4 Teğmende buna itiraz etti. Arbede
çıktı.7’si birden açığa alındı. Savunmanı Bakanı Yaşar GÜLER; topluiğne
olmadığı için, takmamışlar. Yanlış yere götürmeyin dedi..
MESELEYİ
TAKİBEDİYORUM GÜLER’in sözlerine, ÖZEL’ den sert eleştiri geldi. Rozet takmayan
teğmenlerin, mazeretini beyan etmek, bakana mı düşmüş.15 Temmuz’dan, hiç mi
ders almadınız?15 Temmuz’da ATATÜRK’ün resmini takmak itemeyenler, darbeye
kalkıştı, dedi.
KIŞLA
MESCİDİ’NDE TARİKAT KAVGASI Tuzla Piyade Okulu’nun mescidinde daha önce de,2
ayrı tarikata mensup askerlerin, tartıştığı iddia edildi. Bir gurup tarikat
üyesi asker, diğer bir tarikattan olan askere; sen bizim cemaatten değilsin!
Sen bize namaz kıldıramazsın diyerek; kavga çıkarmış.
DARPHANE 100.YILA ÖZEL,5 LİRALIK, HATIRA PARA BASTI.! SORUYORUZ? PARANIN ÜSTÜNDEKİ RESİM; ATATÜRK’E BENZİYOR MU?
Görenler,
Terörist Başı FETÖ’ye benzetti. Şimdi herkes merak ediyor. Paranın üstündeki
resim kim? Bunun sorumlusu, kim?
24)BURADA
PARAGRAFIN, sonuna yaklaşırken; birkaç konuya daha vurgu yapmak istiyorum. Türkiye
nüfusunun % 99’u Türk ve Müslümandır. Kürtler; Türk’ün bir koludur. Ben Tarihe
de ilgilenen bir Yazarım. Türkiye’nin
Etnik Kökeni başlıklı Yazılarım; en çok okunan Makalelerimdendir. Merak
edenler, bu bilgilerden yararlanabilirler. Anayasamızın değiştirilemez,
değiştirilmesi teklif dahi edilemez, 4 Maddesi şudur. Resmi dil Türkçedir,
Başkent Ankara’dır. Milli Marşımız, İstiklal Marşıdır. Bayrağımız kırmızı
zeminde, beyaz ay yıldızlı Türk Bayrağıdır, değiştirilemez! hatırlatmalardan sonra, şuraya geliyorum.
ANAYASA’mıza
göre de, Türkün tanımı şudur; Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı
olan, herkes Türk’tür. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti, Vatanı ve Milleti ile
bir bütündür. Buradan hareketle, şunu söyleyebiliriz. Etnik kökeni, ne olursa
olsun! Bizleri bir arada tutan, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Ferdi olarak!
Anayasamızın değişmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez! İlk 4 Maddesine,
herkesin; sadakatle bağlanması gerekir. Bu açıklamalardan sonra; şuraya
geliyorum:
25) Eski adı HADEP, yeni adı DEM PARTİ; isim değiştirip; yoluna böyle devam ederken, bütçe görüşmelerinde DEM PARTİ adına söz alan Sayın Milletvekilleri, AKP’ye eleştirel anlamda, çok önemli şeyler söyledi. Ancak bu Milletvekilleri, eski Yöneticiler kadar olmasa da! Geleneği bozmadılar ve Kürt sorunundan ve anadilde, eğitimden de, bahsettiler.
BU
GİBİ SÖZ VE BEYANLAR; bilgi noksanlığından kaynaklandığı gibi, bilinçli olarak
ta, söylenmiş olabilir. Bu gibi söz ve beyanlar! ister bilgi noksanlığından
olsun, isterse bilinçli bir şekilde olsun! Bizleri bir arada tutan, Üniter
Devlet Yapısı, yada Ulus-Devlet yapısının! Bozulmasına, zemin hazırlar. Şunu
demek istiyorum. Baştaki, BOP Haritası ortada! Benim sözüm herkesedir, her
kesimedir!
26)Amerika
Birleşik Devletleri ABD’de, her Milletten insan var. Halkımızın tabiri ile 72 buçuk Milletten,
oluşuyor. Ama Etnik kökeni, ne olursa olsun! Kimse, ABD’nin kuruluş yasasının,
dışına çıkamaz! Kimse Amerika’nın Milli çıkarlarına, aykırı bir harekette
bulunamaz! Bu noktada, şu hususa vurgu yapmamız ve kendimize şu soruyu,
sormamız gerekiyor:
27)AMERİKA’yı
Dünya’nın JANDARMASI yapan; ekonomi de, bilgi ve teknolojide ve bunun
sonucunda, askeri alanda da güçlü olması gibi nedenlerle! Zirvede olduğundan!
Diğer ülkelere nazaran avantajlı durumda. Bu noktada, kendimize şu soruyu da,
sormamız gerekiyor: BOP Haritası ortadayken! Bizler, yani Türkiye de! Aklın ve
Bilimin gerçek gücüne inanıp ta! Niçin, her konuda gelişmiş bir ülke hedefi
koymak varken! Niçin, Amerika’nın ya da başkalarının, Projesinin, bir parçası
oluyoruz? Niçin Başkalarının tuzaklarına düşüyoruz?
SİYASETÇİLER, ya da Ülkeyi Yönetenler! Bilerek,
ya da Bilmeyerek, yanlış işler yapabilirler. Esas olan şey; Halkımızın, okuma
ve araştırma alışkanlığını kazanması, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu
değerlerine uymakta, taviz vermemesi, Siyasetçilerin her söylediklerine
inanmamaları, ya da Temkinli yaklaşmaları gerekiyor.
KUR AN’ın ilk ayeti, Ikra, bi rabbi kellezi!
Türkçesi, seni yaratanın aşkına oku! DİN’İ DE doğru anlamak için! Fizik, Kimya,
Felsefe, Mantık bilmek gerek!
BU GİBİ konularda,
özellikle 60-65 yaş üstü vatandaşlarımıza, okuma ve araştırma alışkanlığını
kazandırmak için! özellikle de CHP’nin öncülük edip, işsiz gençlere de bir
gelir olması açısından; kurslar tertiplenmesinin, çok yararlı olacağına da,
vurgu yapmıştım. Böylesi bir yöntemle! Bu gibi vatandaşlarımıza akıllı
telefonlarda GOOGLE, üzerinden arama yapmalarının öğretilmesinin, çok yararlı
olacağını da, söylemiştim! Başka türlü, gelecek adına, nasıl umutlu olabiliriz
ki?
28)HER
KİM Kİ! dindar ve gerçek bir Müslüman olduğunu söylüyorsa! Bundan önceki Makale
Türkiye Böyle Yönetilmeyi Haketmiyor-1, Başlıklı Makalede,1954’ten buyana;
ARDAHAN’ın Damal ilçesi-Yukarı Gündeş köyünde, her yıl 15 Haziran-15 Temmuz
arasında, ATATÜRK’ün silueti, Gün batımına doğru, Damal Dağlarına düşüyor. Sadece
15 Dakika.
BU GÖRÜNTÜYÜ, İLK DEFA,
buralarda çobanlık yapan, Adıgüzel
Kırmızıgül adlı vatandaşımız, görüyor. Videosunu çekip, Genelkurmay
Başkanlığı’na gönderiyor. Bu görüntü, o günden bu yana, aynı tarih ve aynı
saatlerde tekrarlanıyor. Bu bir tesadüf müdür? Elbette değil! Bu konunun akıl
ve bilimle de, açıklanacak bir yanı yok! Şunu demek istiyorum:
Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı
olanlar, Mustafa Kemal ATATÜĞRK’e, kin ve nefret duygularıyla, Ağza alınmayacak
iftiralar atan, yakışıksız söyleyenlerde bulunanlar! Bundan, kendine bir ders
çıkarsınlar!. Burada yazdıklarımı, herkes okusun! Ben bu Ülkeye gönül veren ve
aynı zamanda inançlı bir Kişi olarak ta şunu söylemek istiyorum. Tanrı, Türk
Milleti’ni koruyor, yok olmasını da istemiyor. Ama nereye kadar? Herkesin
bundan, kendisine bir ders çıkarması gerekiyor! Buna inanmıyorlarsa;. Bu
tarihler arasında, bu bölgeye bir gitsin ve kendi gözleri ile görsünler!
11/3)24 Aralık 2023 Pazar CUMHURİYET
İki
günde düzenlenen, iki saldırıda, 12 askerimiz şehit oldu.
ACI ÜZERİNE ACI
EVLERE ATEŞ
DÜŞTÜ: IRAK’ın kuzeyinden, arka arkaya şehit haberleri geldi. Teröristler sis
ve görüş mesafesinin, bir metreye kadar düştüğü bir zamanda, Pençe Kilit
Harekatı bölgesinde, askeri üsse saldırdı. Altı askerimiz şehit düştü, bir
askerimiz yaralandı. Dünde yine Irak’ın kuzeyinde, süren operasyonlarda; altı
askerimiz daha şehit oldu.
OPERASYONLAR
SÜRÜYOR: Güvenlik kaynakları; ilk saldırı Hakurk Bölgesinde, ikincisi-Zap
Metina sınırında, gerçekleştiği bilgisi verildi. Bölgeye çok sayıda birlik
sevkedildi.Hain teröristlerin kaçış güzergahı, havadan ateş altına alındı. Milli
Savunma Bakanlığı, çatışmalarda, en az 20 teröristin, etkisiz hale getirildiğini
duyurdu.
TARİKATLARA
HAYIR: Genç Cumhuriyete karşı, ayaklanan şeriatçıların;1930’da şehit ettiği
Asteğmen Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki Bey; Menemen’de kitlesel törenle
anıldı. CHP Lideri Özgür ÖZEL; iktidarın gerici uygulamalarına karşı,
Tarikatların Devleti ele geçirmesine, Dur diyoruz, Geçit yok diyoruz, dedi.
TEBLİĞCİDEN,
ÖĞRENCİLERE DERS: Terör Örgütüne yakınlığı ile bilinen,Hizbullahçı Alimler ve
Medreseler Birliği de, Eğitime el attı. Hizbullah Tebliğcisi olarak bilinen;
Mehmet Beşir Varol; Hatay-Reyhanlı’da, İmam Hatip öğrencilerine, ders verdi.
LAİK
EĞİTİME DÖNÜLMELİ: PEN Yazarlar Derneği; Milli Eğitim Bakanı Yusuf TEKİN’in,
Tarikatlarla imzaladığı Protokolü övmesine, tepki gösterdi. Yapılan
açıklamalarda; Laik Eğitime dönülmeli uyarısı, yapıldı. Tarikat ve Cemaatler,
STK değildir denildi.
4-NİÇİN
BİR İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ GEREKLİ? ESKİ PARLAMENTER SİSTEME GERİ DÖNEBİLMEK İÇİN,
YAPILACAK İŞLER NELERDİR?
1)ÖNCE
BİR HATIRLATMA: Yukarıda ki, 12 askerimizin Kuzey İrak’ta şehit edilmesinde,
sadece PKK ile savaşmıyoruz, Bunları eğitip, silahlandıran Amerika ile de,
savaşıyoruz. Amerika birde, sözde bizim müttefikimiz. Daha da vahi mi! Sayın
ERDOIĞAN’ın, Siyasi amaçları doğrultusunda!, yani İslam Aleminin Lideri olmayı
da amaçlayan bir çerçeve içinde, BOP Eş Başkanı olmayı, kabul etmesidir. Bu
konu da, önemli bilgiler verdim, önemli şeyler söyledim. Eğer yakın bir
tarihte, bir erken seçim ile bir iktidar değişikliği olmaz ve Eski Parlamenter
Sisteme geri dönülmezse! Neler yaşanacağını da , ortaya koymaya çalıştım.
Günümüzde, Filistin’de, gözümüzün önünde, pervasızca işlenen bir Soykırım var.
Bunu kimse, aklından çıkarmasın! Ama Batı’nın kültür yapısı bu!
Başta
Amerika’nın ve diğer Emperyalist Devletlerin, Topraklarımızda gözleri olduğunu
da, biliyoruz. Ama bizler, Türk Milleti olarak, Türkiye Cumhuriyeti kurulurken!
Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah Arkadaşları tarafından, Çağdaş, Modern, Hukukun
üstünlüğüne dayalı, Akıl ve Bilimin esas alındığı, Kuvvetler ayrılığına dayalı,
Batı değerlerini, esas almışız! Ama Doğu da, bunlar yok! Bizler, Türkiye
olarak, gelişip kalkınma yolunda, Batının değerlerini esas alacağız. Ama
Filistin örneğinde de gördüğümüz gibi ACIMASIZ olmayacağız. Olamayız da zaten!
Böylesi acımasız olmak, Türk’ün töresinde,
Türkün genetiğinde de, yoktur zaten! Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de söylediği gibi
Türk Milleti asildir. Çin kaynaklarında, Türk kelimesi Asalet anlamındadır,
Asaletli insan demektir. Osmanlı Batıdaki Bilimsel ve Teknolojik gelişmelere
ayak uyduramadığı için, zaman içinde zayıflayıp, çökme noktasına geldi. Mustafa
Kemal ATATÜRK’de,
Batıdan bir ders çıkartıp; bitmiş
ve tükenmiş olan Osmanlı’nın küllerinden, imkansızı başarıp;
Batı Standartlarında, yine bir Türk
Devleti olan, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurup, bizlere emanet etmiştir Bizlere
düşen de! Türkiye Cumhuriyetini, yeniden kurucu değerlerine! oturtmak,.
2)
Bu gün, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde, iflasın eşiğine geldiği
gibi, Benzer durumları yaşıyoruz. Eğer, Kuvvetler ayrılığına dayalı, Eski
Parlamenter Sisteme geri, dönülmezse: Türkiye’nin, Vatanı ve Milleti ile
Bölünmez Bir Bütündür gibi Üniter Devlet Yapısını, uzun süre koruyabileceğini,
kimse düşünmesin. Yukarıda BOP Haritasını, herkes, bir düşünsün!
TARİH,
tekerrürden ibaret derler ya! Bence öyle olmamalı Bu gün Türkiye
Cumhuriyeti’nin 100’.üncü yılında, örneklerini sıkça yaşayarak, gördüğümüz
üzere, Fen ve Bilimden uzaklaştığımız, ki bunun nedenleri de ortada!
Üretmeden, tüketmek lüks ve sefahat
gibi nedenlerle, iflasın eşiğine geldiği, Duyun-i Umumi-ye’nin kurulduğu zamana
doğru sürükleniyoruz. Bu husus; Osmanlı, borçlarını ödeyemediği için,
Alacaklı Devletler, paralarını
tahsil edebilmek için; Osmanlı’nın bütün gelirlerine, el koymuşlardı. Bu gün de
böylesi bir durumla karşı karşıyayız. Bu gibi nedenlerle, Eski Parlamenter
Sisteme geri dönmemiz gerekiyor. Bu günkü zor durumu anlayabilmek için; bundan
önceki Makale;
Türkiye Böyle Yönetilmeyi
Haketmiyor-1, başlıklı Makaleye bir göz atmanızı, öneririm.
3)ŞİMDİ TEKRAR,
günümüze dönüyoruz. AKP, Merkez Sağ’ın çökertilmesi sonucunda, 3 Kasım 2002’de
iktidara gelmişti. Bunun tersi de doğrudur. Merkez Sağın, ana Temsilcisi,
DEMOKRAT PARTİ dir. Ve DP. Genel Başkanı Gültekin UYSAL’ın koltuğunu bırakmak
niyetinde olmadığı da ortada. Bu konu da! içinde bulunduğumuz zor durumun, bir
parçasıdır Eğer Gültekin UYSAL; Türkiye’nin, Siyaseten önünü açmak adına; Adalet
Partisi, Doğru Parti, Anavatan Partisi ve benzeri Partilerin Genel Başkanlarının
da; bu çatı altında, Genel Başkan Yardımcısı olarak, monta edilmesi noktasında,
Gültekin UYSAL’da; TOPARLAYICI Bir
Genel Başkan’ın koordinatörlüğünde; Genel Başkan Yardımcısı olarak, görev
almayı, kabul etmesi, gerekiyor ama, buna yanaşmadığı için, sistem
kilitleniyor. Çünkü, Merkez Sağ’daki,
diğer Partilerin Genel Başkanları; Gültekin UYSALÎN KOORDİNATÖR Genel Başkan
olmasını, onun etrafında toparlanmayı kabul etmezler. Bu nokta da, en son
Toparlayıcı Genel Başkan olarak! Genel Başkan Yardımcılarından, İlay AKSOY’u
önermiştim. Şu anda, İlay AKSOY;
Türkiye’de, en popüler Siyasetçilerden biri. Hem çok yetenekli, hem de, gözü
pek bir Hanım. Böylesi bir formül; Merkez Sağ’ın güçlenmesini ve neticede, bir
iktidar değişikliği ile Eski Parlamenter Sisteme geri dönmeyi, kolaylaştırır.
Merkez Sağ’daki Partilerin Genel Başkanlarının, İlay Hanıma itiraz edeceklerini
de, hiç sanmam! Süreci hızlandırmak için, Merkez Sağ, yada Demokrat Parti ile
ilgili yazdıklarımı, okumanızı öneririm. Merkez Sağ Partiler; Demokrat
Parti’nin çatısı altında toparlanırsa! İYİ PARTİ yada, başkalarına da, gerek
kalmaz
4)Demokrat
Parti’nin İzmir Milletvekili Salih UZUN’un da çok yetenekli bir Siyasetçi
olduğunu; ;HALK TV’de İsmail KÜÇÜKKAYA’nın Sabah Programında gördük., Sayın
UZUN’da toparlayıcı Genel Başkan olabilir. Ama bu gibi konulara, Demokrat
Parti’nin içinden, yada Merkez Sağ’ın eski büyüklerinden, bir öneri getirmeleri
ve Gültekin UYSAL’ı, ikna etmeleri gerekiyor. İYİ PARTİ’den istifa eden Merkez
Sağ kökenli Aytun ÇIRAY ile yine İYİ PARTİ’den istifa eden diğer
Milletvekillerine de Demokrat Parti’ye katılmaları, teklif edilirse, gelecek
adına çok yararlı olur
Bu gibi konular;
Hem CHP’de, hem de Halkımız nezdinde, bir heyecan yaratır.ve Eski Parlamenter Sisteme
geri dönmeyi, kolaylaştırır. İYİ PARTİ’den kimse bir şey beklemesin. Meral
AKŞENER’in aykırı söylemleri, ancak AKP’nin işini kolaylaştırır. Gidişat bu
yönde. Eğer Meral AKŞENER; BEKLENMEDİK BİR ANDA, Millet ittifakından
ayrıldığını söylemeseydi! Hem Milletvekili seçimlerini, hem de,
Cumhurbaşkanlığı seçimi kazanılırdı, Sayın KILIÇDAROĞLU’da, Cumhurbaşkanı
seçilirdi. Meral AKŞENER; sonradan bir şekilde, ittifaka geri döndü ama,
böylesi bir husus, sonuç vermedi. Bu yaşananların bir tesadüf olduğunu da,
kimse düşünmesin! Şu anda İYİ PARTİ, bir gerileme ve dağılma sürecinde. Yerel
seçimlerde, İYİ PARTİ’ye gidecek oylar; olsa olsa, bir bölen olabilir ve
AKP’nin işine yarar.
5)Bundan önceki
Makale Türkiye Böyle Yönetilmeyi Haketmiyor-1, başlıklı Makale de, 5’inci ana
bölümde, CHP’nin, 2024’deki Yerel Seçimlerde, 11 Büyükşehir Belediyesini,
yeniden nasıl kazanılacağından bahsediyorum. Hatta, yeni ilavelerle Başka
Büyükşehir Belediyelerinin de, nasıl kazanılıp, sayılarının nasıl
artırılacağını, söylüyorum. Bu gibi konular, yenide değildir aslında! Burada
bahsettiğim konu; benim buluşum olan,6 aşakmalı Yağmur Tutma Projelerinin, ilk
aşaması olan; binaların çatılarına düşen yağmurları, d,key borulardan, cadde ve
sokaklara boşaltmak yerine, arıtmadan da geçirip, çamaşır ve bulaşık makinelerinde,
banyo ve tuvaletlerde kullanılması ve bu projenin, halkımızın ve Türkiye’nin ekonomik
açıdan rahatlaması, işsizlik sorununun da çözümüne yönelik bir proje
olduğundan, hem yerel seçimlerin, hemde Milletvekili seçimlerinde, Muhalefete
sağlayacağı avantajdı.
BEN BU GÜN, heba
edilen bu çok önemli bir fırsatın ve bu projenin; Özgür ÖZEL yönetiminde, CHP
tarafın dan, uygulamaya geçilmesini, bundan siyaseten de, yararlanılmasını
istiyorum. Burada anlaşılmayacak, ne var ki? Ben kimseden, bana madalya
vermelerini de beklemiyorum. Ben sadece Türkiye’nin ekonomik ve Siyasi açıdan
da çok zorda olduğu bir zamanda! Bu sorunların aşılmasında, katkı koymak
istiyorum. Mesele bu! Sözün yetersiz kaldığı bir zamanda, yeni Buluşlar ve
Teknoloji, yeni imkanlar sağlar ve yeni bir umut olur! Bunu söylemek istiyorum.
Zaman hızla ilerliyor. Her şey telafi edilebilir ama zaman telafi edilemez!
Şurada Yerel seçimlere, ne kadar bir zaman kaldı? Uygulama için, zaman
daralıyor.
6)Yapılacak çok
önemli işlerden biri de şu: Namık Kemal ZEYBEK, ESKİ Kültür B akanlarından biri.
Ve aynı zamanda Demokrat Parti’nin, eski Genel Başkanlarından da biri. AKP’nin
ve Sayın ERDOĞAN’ın; BOP ve, BOP Eş Başkanlığı kapsamında, Amerika tarafından,
nasıl desteklenip, iktidara taşındığını, bizzat bilenlerden, biri. Diğer bir
isim, Eski Orman Bakanlarından, rahmetli Süleyman DEMİREL’ın DOĞRU YOL PARTİSİ,
DYP’nin de, Genel Başkan Yardımcılarından biri. Amerika Birleşik Devletleri, ABD’nin
Ankara Büyükelçisi, Richardone; Büyük Orta Doğu Projesi BOP kapsamında,
görüşlerini almak ve DYP’nin de, desteğini sağlamak maksadıyla; DYP’ye, Sayın
Hasan EKİNCİ’ye, geliyor. Richardone, iyi derece de Türkçede bildiğinden,
tercüman almadan, uzunca bir süre, baş başa görüşüyorlar. Hasan EKİNCİ ve
Merkez Sağ’ın diğer büyükleri, benim şahsen de tanıyıp, konuştuğum, gönül
dostlarımdır.
Hasan
EKİNCİ, Amerika Büyükelçisi ile görüşmelerini bana anlattı. Sayın Hasan EKİNCİ,
bu gibi konularda, edindiği bilgileri, bir kitapta toplamış. Birini de Kemal
KILIÇDAROĞLU’na göndermiş. Şimdi sorulması gereken husus şu: BOP ve BOP Eş
Başkanlığı sürecini, doğrudan yaşayıp, bilen, böylesi Siyasetçiler varken! Niye
bir Televizyon Programı hazırlayıp da! Bu süreci çok iyi bilen, Bu Arkadaşlarımızdan,
niye istifade etmezler ki!?
5-CHP’DEKİ
KURULTAY SÜRECİ VE GENEL BAŞKAN DEĞİŞİMİ KONUSUNDA, NELER SÖYLENEBİLİR?
12/5)5
Kasım 2023 Pazar SÖZCÜ
Özgür Özel
kurultayda CHP’nin yeni genel başkanı seçildi.
CHP’DE ÖZGÜR
DEĞİŞİM
İlk turda iki adayda, seçilmek için gerekli olan 684 oyu
alamayınca, 2’inci tur yapıldı. Özgür Özel 812 oyla, CHP Genel Başkanı oldu. Kemal
Kılıçdaroğlu 536 oyda kaldı.
CHP’nin
38’inci kurultayı dün Ankara’da başladı. Kemal Kılıçdaroğlu kurultay konuşmasında,
Sırtımda hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım dedi. Özgür
Özel konuşmasında, CHP’de hançerde yok, hançerleyecek kimse de yok diyerek, cevap
verdi. Daha sonra genel başkanlık seçimine geçildi.
ÖZGÜR
ÖZEL: Biz kaybedilen seçim sonrası, hiçbir şey olmamış gibi davranılmasına, hatta
bu yenilginin, sorumluluğunun alınmamasına, karşıyız.
KEMAL
KILIÇDAROĞLU: Sizleri zaman zaman üzdüm ama, sizleri asla utandıracak bir şey
yapmadım. Hep sizler ve Türkiye için, mücadele ettim.
İBB Başkanı EKREM İMAMOĞLU: Kurultay Divan
Başkanı
Yerel Seçimleri, hep birlikte kazanacağız.
BURADA
Haber değeri olan diğer bir konuda şu; Barınma krizi büyüyor, iktidar görmüyor.
ÖĞRENCİ YURDU YAPMAK İÇİN,5,8 Milyar, hapishane yapmak için,13,
6 Milyar lira harcanacak.
Buradaki 2 haberden, elbette
Eğitim konusu daha önemli. Çünkü bir ülkede iyi yada kötü giden işlerin asıl
sebebi; eğitime, önem verilip, verilmediği ile, doğrudan ilgili. Eğer Anayasa,
Baba yasa, dinlemeyip, yaptığı haberden dolayı, gazetecileri, ya da anayasal
hakkını kullanıp, gösteri yapan, emekli, işçi.. Anayasal haklarını kullananları
tutuklayıp içeri alırsanız, Milletvekili seçilen, Can ATALAY’, Anayasa
Mahkemesi’nin kararına rağmen, içeride tutmaya devam ederseniz, bu konulara başkalarını da ilave edebiliriz! Elbette hapishanelerde
yer kalmaz!
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. Yılında, yani 2.Yüz
yıla girdiğimiz bir zamanda,
Birde Türkiye Yüz Yılı çıktı! Bu gibi konularda da, bir
şeyler söyleyeceğiz elbet!
Hak, Hukuk, Adalet ve de Liyakat tan, uzaklaşırsanız!
Elbette hapishaneler yetersiz kalır.
Eğitim konusunun, çok önemli
ayaklarından biri; öğrencilerin barınma ihtiyacının karşılanması, bunun içinde,
yeteri kadar yurt yapılması; Devletin öncelikli ve asli görevi iken;
Devlet öğrencileri, Tarikat yurtlarına gitmeye, zorluyor. Bunun
nedeni de belli.
Bu gibi yerlerde, öğrencilerin beyinlerini yıkayıp, siyasi
tabanı, genişletmek,
Cumhuriyet karşıtı,
öğrenci yetiştirmek! Hem de böylesi bir yöntemle, Tarikatları güçlendirmek!
Eğer Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda, AKP’nin de Genel Başkanı
olan Sayın ERDOĞAN;
Şu kadar mahkûmu barındıracak, hapishane yaptık diye övünülürse!
Buna da kimse şaşırmasın!
Bu gibi konulara, BOP ve BOP Eş Başkanlığı konusunda, tekrar
değineceğiz!
Sayın ERDOĞAN, sadece bizim Anayasa
Mahkemesinin verdiği kararları değil!
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi AİHM’nin verdiği ihlal
kararlarını bile tanımıyor. Buna kendine göre nedenlerle, itiraz edip meydan
okurken! Diğer yandan, taraftarlarından da, oy devşiriyor!
1)CHP KONGRESİ İLE İLGİLİ OLARAK!
KISSADAN HİSSE İLE, NELER SÖYLENEBİLİR!?
1)Beklenmedik bir şekilde, CHP’deki böylesi bir kongre sonucunda,
bir Genel Başkan değişiminin yaşandığı kongre örneğinin; diğer Partilerde de, yaşanmasını,
öneririm.
ÖRNEK Mİ? AKP’de böylesi bir değişim olabilir mi? Elbette
olamaz! Çünkü buna Sayın ERDOĞAN, asla müsaade etmez! Ama;
CHP’deki böylesi bir Lider değişimini de ihtiyatla
karşıladığımı, söylemek isterim. Bu gibi konularda da, söyleyeceklerim ve
endişelerim var.
BENİM yaptığım, yapacağım bütün eleştirilerin, önerilerin
temel dayanağı! Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu, Akıl ve Bilimin esas alındığı,
Eski Parlamenter Sistem’e vakit geçirmeden geri dönebilmek! Bu gibi konularda
doğru ve yanlışları, ortaya koymak, koyabilmek!
Makalenin başlığında
da, bu vurguyu görüyorsunuz zaten!
2)Bundan önceki Makale, Türkiye
Böyle Yönetilmeyi Haketmiyor, başlıklı makaleye bir göz atarsanız; Türkiye’nin
içinde bulunduğu zor durumun, nasıl oluştuğunun, ipuçlarını ve çözüm
önerilerini de görürsünüz.
Yeni bir Umut, yeni bir çıkış
yolu olması dileği ile CHP’nin yeni Genel Başkanı Özgür ÖZEL’e ve yeni Parti
Meclisi’nin üyelerine de, başarılar diliyorum.
3) İŞTE CHP'NİN YENİ PARTİ MECLİSİ VE
YÜKSEK DİSİPLİN KURULU
CHP PARTİ MECLİSİ ÜYELERİ
1 GÖKAN ZEYBEK
2 ÖZGÜR KARABAT
3 BEDİRHAN BERK DOĞRU
4 OZAN IŞIK
5 DENİZ YÜCEL
6 GAMZE TAŞCIER
7 MURAT BAKAN
8 SUAT ÖZÇAĞDAŞ
9 CEM AYDIN
10 BAKİ AYDÖNER
11 ENSAR AYTEKİN
12 M. GÜL ÇİFTCİ BİNİCİ
13 SELİN SAYEK BÖKE
14 CANAN TAŞER
15 PINAR UZUN OKAKIN
16 MAHİR YUKSEL
17 ERHAN ADEM
18 BURHANETTİN BULUT
19 ECEVİT KELEŞ
20 ALİ ABBAS ERTÜRK
21 HİKMET ERBİLGİN
22 ALİ HAYDAR FIRAT
23 BÜLENT NURİ ÇAVUŞOĞLU
24 HÜSEYİN YAŞAR
25 BERKER ESEN
26 ULAŞ KARASU
27 MÜSLIM SARI
28 DENİZ YAVUZYILMAZ
29 ZELİHA AKSAZ ŞAHBAZ
30 ÖZGÜR CEYLAN
31 HİKMET YALIM HALICI
32 ERBİL AYDINLIK
33 SEVGİ KILIÇ
34 ORHAN SARIBAL
35 YALÇIN GÖRGÖZ
36 TURGAY ÖZCAN
37 MELİSA UĞRAŞ
38 MEHMET TÜM
39 ALİ HAYDAR HAKVERDİ
40 MEHMET NECATİ YAĞCI
41 SİNEM KIRÇİÇEK
42 SEMRA DİNÇER
43 HÜSEYIN CAN GÜNER
44 AHMET HAKAN UYANIK
45 SENGÜL YEŞİLDAL
46 EMİN UMUT DİKİLİ
47 NAZAN GÜNEYSU
48 KOZA YARDIMCI
49 AYLİN NAZLI AKA
50 SANİYE BARUT
51 MEHMET ALKIN DENİZASLANGİL
52 UĞURCAN IRAK
2)Özgür ÖZEL ve Ekrem İMAMOĞLU,
hakkında, hem çok genç, hem de, bir konuda uzman olmak, Devletin üst
kademelerinde görev yapmış olmamak gibi
Eksikliklerinin olduğuna da vurgu yapmıştım. Seçim kazanmış
olmanın, bu gibi eksiklikleri gideremeyeceğine! tekrar vurgu yapmak isterim. Eğer
yakın bir gelecekte Türkiye, Eski Parlamenter Sisteme geri dönerse ve Özgür
ÖZEL yönetimindeki CHP, ilk seçimde en fazla Milletvekili çıkaran Parti olsa!
Özgür ÖZEL, Başbakan sıfatıyla, konusunda uzman Milletvekillerinden oluşturduğu
bir Bakanlar Kurulu ile, yürütülebilir
3)BÖYLESİ BİR DURUMDA,
Cumhurbaşkanının, Süleyman DEMİREL, Turgut ÖZAL, Ahmet Nejdet Sezer gibi
konusunda uzman ve Devletin Üst Kurumlarında görev yapmış, bilgi ve tecrübenin
doruğunda ve bilge bir kişi olması gerek!
Ekrem İMAMOĞLU,
böylesi kriterlere sahip değil! Bunu özellikle vurgulamak istiyorum.
4).Kemal KILIÇDAROĞLU’nun, bazı
yanlışları olsa bile; bence,14 Mayıs Milletvekili Seçimi ile 28 Mayıs
Cumhurbaşkanlığı seçiminin, Yıldızı, Kemal KILIÇDAROĞLU’dur.
Genel Başkan Yardımcılarının, iyi çalışmadıklarını, ya da
Batı standartlarında, sorun çözme, iş bitirme gibi konularda da, yetenekli
olmadıklarını da, tekrar söylemek isterim. Hacer FOGGO, Canan Güllü, Suzan
Şahin gibi tanınan, çalışkan insanları, Milletvekili Adayı yazmadılar. Örneğin
ben de, bu gibilerden biriyim. Batı standartlarında, uygulaması da iyi olan,
Enerji Uzmanı bir Makine Yüksek Mühendisiyim. Alaska’dan, Vietnam’a kadar, 5
kıtada okunan bir Yazarım.Türkiye için plan ve Projelerimde ortada! .Seçimler
çoktan geride kaldı ama bizim gibileri, niye Milletvekili adayı yazmadılar? Bu
gibi konular, anlaşılır ve kabul edilebilir şeyler değil!
Benim buluşum olan Yağmur Tutma Projelerini, CHP’nin elinde
olan11 Büyükşehirde, uygulasalardı!
Binlerce Daireye, 2.5-3 ay gibi kısa bir sürede,
uygulayacaktık. Böylesi bir hizmetin karşılığı olarak,
Seçimleri kazanacaktık Ama kimse destek olmadı, her iki
seçimde kazanılırdı. Bunların hesabı, niye sorulmaz?
5)Benim
önerim olan, Yazılı ve Sözlü taahhütü, uygulasalardı;
Millet ittifakı, her 2 seçimi de, % (85-90) oranda,
kazanırdı. Niye uygulamadılar?
Bu bilgilerden, herkesin haberi var. Kimse, sütten çıkmış,
ak kaşık değil! Bunu, herkes bilsin ve anlasın!
6)Bölünmüş-Parçalanmış Ortadoğu
Haritası ile BOP Eş Başkanlığından, hiç bahseden oldu mu?
Türkiye Ekonomik açıdan çokmüş! İflasın eşiğine gelmiş? Buna
hiç çözüm üreten var mı?
HEP DEĞİŞİM, DEĞİŞİM!
İşte değiştirdiniz! Hepsi, bilimsel içeriği olmayan, vasat eleştiriler! Şimdi
çalışma ve iş yapma zamanı. Bu noktada günümüzde Sayın Özgür ÖZEL’i,n,
performansını ve İktidarı zorlamasını da, çok önemsiyorum Ekrem İmamoğlu da
öyle! Ama ben Devlet İdaresinde, yer alacaklar
konusunda, ön gördüğüm kriterler; bu günde aynı….
ÖNCELİKLE daha şimdiden plan ve
projeler konusunda, Halkımıza yeni bir umut, yeni bir heyecan vermemiz
gerekiyor.Mustafa Kemal ATATÜRK’ünde söylediği, söylediklerini de yaptığı gibi,
Az zamanda, büyük ve çok önemli işler başarmamız
gerekiyor!...
7)Tekrar söylüyorum; Tek kişinin
egemenliğine dayalı şimdiki Başkanlık Sistemi, Halkımızın talebi ve Türkiye’nin
ihtiyacı değildir Amerika tarafından BOP ve BOP Eş Başkanlğı kapsamında,
Amerika tarafından, Türkiye’nin başına geçirilmiş bir
çuvaldır.
Türkiye’nin Eski Parlamenter Sisteme nasıl döneceği
konusunda, bir öneriniz var mı?
Bunun da, ortaya konması gerek!
8)Sorunları sıralamakla,
sorunları saymakla! Sorunlar, çözülmez! İş yapacak insanlara ihtiyacımız var!
9)AMERİKA,
Türkiye’ye ihtiyacı olduğu, savaş uçaklarını vertmiyor.Bunlar bizlerin, Türk
Milleti olarak, kendi payımıza, bir ders çıkarmamız gerekiyor
Niçin bizler, bu ayarda, hatta daha iyilerini yapmak için,
kolları sıvamıyoruz? Amacımız bu olmalı!
Eğer Mustafa Kemal ATATÜRK, döneminde, başlatılan kalkınma
hamleleri, devam etmiş, ya da ettirilmiş olsaydı? Bugün BOP Projesi ve çevremizde
yaşananlarda olmazdı
Tarihten yeterince ders almamak ve hep Batıya muhtaç olmak,
böylesi bir şey işte!
Bizler niye bir Amerika, bir Almanya, bir Japonya değiliz?
Türkiye’nin her açıdan gelişmiş bir ülke olması, bunun için
de, aklın ve bilimin ışığında, bir şeyler yapmak gerekiyor.
6-TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN
KURULUŞUNUN 100.YILI KUTLU OLSUN!
YENİDEN ESKİ PARLAMENTER SİSTEME GERİ
DÖNMEK UMUDUYLA, NİCE YENİ 100 YILLARA!
13/6)30
Ekim 2023Pazar CUMHURİYET
UNUTTURMAK
İSTEYENLERE EN İYİ CEVABI MİLLET VERDİ
İZİNDEYİZ
100.YIL
COŞKUSU; bahanelerle 100. Yıl kutlamalarının sönük geçmesine çalışan iradeye
karşı yurttaşlar, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki devrimci coşkuyla, büyük
ATATÜRK’e minnetlerini dile getirmek için, Anıtkabir’deydi. Milyonlar,
Cumhuriyeti geleceğe taşıyacak, her yaştan çocuklarıyla, meydanlardaydı.
DOLMABAHÇE YERİNE, VAHDETTİN’İN KÖŞKÜ
Milli Savunma Bakanlığı, İstanbul Boğazı’nda 100 gemi ile
bayramı kutladı. Cumhurbaşkanı ERDOĞAN, geçit törenini, Dolmabahçe yerine,
Vahdettin’in köşkünde izledi
BU
GAZETE DE, diğer önemli haberlerden biri de şu;
İSRAİL, saldırılarını şiddetlendirdi. Gazze’de, can kaybı
artıyor.
ASKER YIĞINAĞI
14/6)30
Ekim 2023 Pazar SÖZCÜ
Ne yaparlarsa yapsınlar, milletin kalbinden bu sevgiyi,
silemezler.
İNADINA CUMHURİYET, İNADINA ATATÜRK
Tüm dünya gördü ki; bu millet bu iki değerden asla vazgeçmez
LİDERLERİN MSAJLARI
Cumhurbaşkanı ERDOĞAN: Cumhuriyetimiz, ehil ve emin ellerde
CHP Lideri KILIÇDAROĞLŞU: ATATÜRK’ün yolundan yürüyen
yorulmaz
MHP Lideri BAHÇELİ: Türkiye yeni yüzyıla mührünü vuracaktır.
15/6)31
Ekim 2023 Salı SÖZCÜ
Anıtkabir’i 29 Ekim’de
1,2 MİLYON kişi ziyaret etti.
100.YIL REKORU
Ne yaparlarsa
yapsınlar ATATÜRK’ü yurtsever milyonların kalbinden silemiyorlar. Sevgi her gün,
katlanarak artıyor. Bunu bayramda bir kez daha gördük.
GÜNDÜZ ATATÜRK’E KOŞTUK GECE ATATÜRK’E KOŞTUK
ANITKABİR
Cumhuriyet Bayramı nedeniyle, gece saat 22’ye kadar açık tutuldu. Gecenin
karanlığında bile, avludaki kalabalık, hiç eksilmedi. Anıtkabir Komutanlığı’nın
yaptığı açıklamaya göre, 1 Milyon 182 Bin kişi, ziyaret etti.
Bu gazetede yer alan çok önemli haberlerden biri de, Anayasa
Mahkemesi Başkanı Zühtü ASLAN’ın,
AYM’nin aldığı kararlarla ilgili hatırlatması
ANAYASA
MAHKEMESİ KARARLARI herkesi ve her kurumu bağlar.
AYM’nin hak ihlaline karşın; TİP’li tutuklu vekil Can ATALAY’ın
tahliye edilmemesi, üzerine yukarıdaki hatırlatmayı yaptı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin
kuruluşunun 100.Yılı vesilesi ile;
YUKARIDAKİ HABERLERLE İLGİLİ OLARAK, KISSADAN HİSSE İLE ŞUNLARI SÖYLETEBİLİRİZ
1)Böylesi bir zamanda, türbanlı, türbansız,
genç ya da yaşlı ve çocukların;
ANITKABİR’e koşmaları ve ziyaretçi sayısındaki, rekor artış;
Ülkemiz adına, kaygı duyan herkesi umutlandırdı.
İKTİDAR’A DA, bir
ders oldu.
2)3 Kasım 2002’den bu yana, 21 yıla
yaklaşan, uzunca bir süreden beri, Türkiye’yi tek başına idare eden Adalet ve
Kalkınma Partisi AKP ile onun fiili lideri ve Şimdinin Cumhurbaşkanı ve AKP’nin
de Genel Başkanı olan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN;ın;
Aradan geçen 21 yıla yakın, uzunca bir süreden beri;
Türkiye’yi adım adım, Cumhuriyetin kurucu değerlerinden
uzaklaştırdığı, yani ATATÜRK ve Cumhuriyet karşıtlığının, tavan yaptığı
şeklinde, yorumlayabiliriz.
Bütün bu konulara Türkiye’nin
Ekonomik açıdan da iflasın eşiğine geldiğini, düşünürsek,
Her konudaki, bu geriye gidişin nedenini, yukarı da3’üncü
bölümde BOP Haritası ve BOP Eş Başkanlığı ile, Cumhuriyet’in 100.Yılında,
Yeniden Emperyalizmin Pençesinde Olmak bölümünde, değinmiştik
Bunun tersi de doğrudur. Çünkü şimdinin
Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda AKP’nin de Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip
ERDOĞAN;
Bilinçli bir şekilde, Halkımızı Mustafa Kemal ATATÜRK ve
Cumhuriyet’in kurucu değerlerinden uzaklaştırmaya çalıştığını yıllardır;
Yaşayarak görüyoruz zaten! Birde Türkiye her geçen gün, Hak,
Hukuk, Adalet ve Liyakat tan uzaklaştığı, üretimin ihmal edildiği,
Tarım ve Hayvancılık ta bile dışarıya bağımlı hale gelmemiz,
artan maliyetler nedeniyle her şeyin pa pahalılaştığı, eğitim dahil, her konuda
geriye gidişin söz konusu olduğu bir zamanda;;
Herkesin bir umut olarak, gördüğü, Anıtkabir’e ve ATATÜRK’e
koşması, kaçınılmaz oluyor
7- OSMANLI’NIN SON ZAMANLARINI HATIRLAMAK, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN DEĞERİNİ BİLMEK!
1)1OO Yıl öncesindeki
SEVR HARİTASI ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Durumu
2)Bu konuya tekrar değinmemizin
nedeni şu: Günümüzde, Osmanlı’yı Mustafa Kemal ATATÜRK yıktı Gibi, bir maksada
yönelik olduğu anlaşılan, kara propaganda ve iftiraları, çürütmemiz gerekiyor.
BİRDE BUNA İLAVETEN, şu tespitimi de söylemem gerekiyor;
Samimiyetinden, asla şüphe etmediğim, okuma ve araştırma
merakı olmayan, düşük eğitimli, yada eğitimsiz bazı vatandaşlarımız;
Yaşadıkları bütün yokluk ve yoksulluğu, sineye çekip! Sayın
ERDOĞAN’ı, söylemleri dolayısıyla. Onu destekleyenler var.
Devletin bütün imkânlarını kullanarak, kara propaganda
yürüten, AKP iktidarı’nın; 100 yıl öncesindeki SEVR Haritasını, görmezden
gelip, gerçeği çarpıtması, Osmanlı’yı Mustafa Kemal ATATÜRK yıktı gibi, doğru
olmayan bir algı yaratmaya çalıştığını, gözlemliyoruz. Osmanlı’nın, hali ve
fiilen yıkıldığını da, SEVR HARİTASI’ndan da, görüyor ve anlıyoruz zaten!
Bunları bizler biliyoruz da! Bilmeyenlere anlatmak gerekiyor.
BU GİBİ KONULARIN, öncelikle! vatanseverliklerinden asla
şüphe etmediğim; okuma, araştırma merakı olmayan; düşük eğitimli, ya da
eğitimsiz vatandaşlarımıza;
Anlayacakları bir şekilde! Mutlaka anlatılması gerekiyor. Bu
gibi konularda, diğer bir sorun da şu: Bu gün, yaşı 60 ve daha yukarısı yaşlardaki,
vatandaşlarımızın çoğu;
Akıllı telefonlarda, Google’den, arama yapmasını,
bilmiyorlar. Bu eksikliğin giderilmesi konusunda, Muhalefet Partilerinin ve
özelliklede CHP’nin yapacağı, çok önemli
bir iş şu: Bu gün Türkiye’de, çok sayıda işsiz genç var.
GENÇLER, akıllı telefon ve internet üzerinden arama yapmak
gibi konularda, çok yetenekli
EĞER MUHALEFET PARTİLERİ, makul bir ücret karşılığında, bu
gibi gençlerden yararlanır,
Ve belli bir yaşın üzerindeki vatandaşlarımızın, internet
üzerinden araştırma yapmasını, sağlarsa;
Bundan siyaseten de, istifade eder
3)100 YIL öncesinde ki SEVR
HARİTASI’ndan da görüldüğü ve anlaşılacağı üzere, Osmanlı İmparatorluğu; Batı
Ülkelerindeki Aydınlanma ve bunun sonucunda, başlayan Bilimsel çalışmalar ve
nihayetinde,
Bu Ülkeler, başlayan sanayileşme ile zenginleşip, askeri
açıdan da , yeni teknolojilerle, güçlenirken;
OSMANLI İmparatorluğu, Batıdaki bu sürece, ayak uyduramadığından;
Batı karşısında tutunamıyor ve toprak kaybetmeye de, başlıyor.
NETİCEDE, Osmanlı borçlarını da ödeyemediği için, ALACAKLI
devletler, paralarını tahsil edebilmek için, Duyun-i Umumiye’yi kuruyorlar. Bu
günkü İstanbul Erkek Lisesi’nin olduğu bina.
BİR OLDU BİTTİ İLE, Osmanlı
İmparatorluğu’nun böylesi bir zamanda, 1.Dünya Savaşına sokulması,
Bir sonraki felaketlerin, başlangıcı oluyor. Türkiye Almanya’nın
yanında yer yer aldığı ve nihayetinde,, Almanya’nın da, İtilaf Devleri,
karşısında yenildiği için; OSMANLI’da yenilmiş sayılıyor.
BUNDAN SONRASINDA, Osmanlı Mondros Mütarekesi’ni imzalıyor. Bunu
takiben de, SEVR ANLAŞMASI gereği, Emperyalist Devletler;
Elimizde kalan. Öz yurdumuz Anadolu Topraklarını da, kendi aralarında
anlaşıp, paylaşıyorlar
OSMANLI’ ya , SEVR HARİTASI’nda da görüldüğü üzere, küçücük
bir yer kalıyor.
4)BU NEDENLE dinci kesimin vurgulamaya
çalıştığı üzere; Osmanlı’yı, Mustafa Kemal ATATÜRK, yıkmadı.
Mustafa Kemal ATATÜRK;
SEVR HARİTASI’nda da, görüldüğü üzere, Fiilen bitmiş, tükenmiş olan,
Osmanlı’nın küllerinden! Padişah’ın yakalandığı yerde idam edilecek fermanına
rağmen! ölümü göze alarak; Halkı örgütlemiş, emperyalist Devletlerle de
savaşarak! imkânsızı başarmış! Ve 29 Ekim 1923’te; Silah Arkadaşları ve
Milletin Temsilcileri ile,
Bu günkü Ankara-Ulus’ta, eski Büyük Millet Meclisi’n de
Cumhuriyeti, ilan etmiştir.
Yasama, Yürütme ve Yargı’nın bağımsızlığına ve Hukukun üstünlüğüne
dayalı, Akıl ve Bilimin esas alındığı, çağdaş ve modern Türkiye Cumhuriyeti’ni
kurmuş! Türk Milletini, yok olmaktan kurtarmıştır.
Mevcut durum bu ise! Mustafa Kemal ATATÜRK ve Silah
Arkadaşlarına ve Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı olmak! bir şekilde Türkiye
Cumhuriyeti’nin altını oymaya çalışmak, niye?
5)Tarih,28 Ekim 2023 Pazar.1 Gün
sonra 29 Ekim 2023 Pazar günü ve Cumhuriyet Bayramı.
İktidar cephesinden Mustafa Kemal ATATÜRK’ün adını anan yok.
Hatta Diyanet’i kuran Mustafa Kemal ATATÜRK olduğu halde; Diyanet İşleri
Başkanı Prof. Dr. Ali ERBAŞ! Böylesi bir günde,
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, adını bile anmıyor!
6)Bu gün, 29 Ekim 2023 Pazar ve Cumhuriyet
Bayramı. Televizyonlarda, özellikle de SÖZCÜ TV’nin; Ankara, İstanbul, İzmir ve
Samsun gibi önemli illerimizdeki, Canlı Yayın Ekibini izleyerek,
Halkımızın böylesi önemli bir günde; Türkiye Cumhuriyeti’ne
ve ATATÜRK Türkiye’sine hasret ve özlemini, anlamaya çalıştım.
İKTİDARIN bütün baskılarına ve Cumhuriyet karşıtı çabalarına
rağmen; başarılı olamadığını;
Halkımızın meydanları doldurmasında ve Ankara’da ANITKABİR’e
akın etmesinden anlıyoruz. Bu çok önemli bir gösterge.
SONUÇTA, bu gibi konuları, günümüzdeki BOP Haritası ile,
birlikte anlatmak gerekiyor.
ŞİMDİ BU GİBİ
KONULAR; beklenmedik bir zamanda, HAMAS’ın İsrail’e saldırması ile patlak veren
çatışmalarda; İsrail ve Başbakan NETANYAU, tarafından planlanan bir senaryo
olduğu vurgusu yapılıyor.
8-
HAMAS’IN SON SALDIRISI VE İSRAİL’İN BUNA MİSLİ İLE CEVAP VERMESİ;
BİR TESADÜF MÜDÜR? YOKSA BOP HARİTASININ GERÇEKLEŞMESİNDE,
İLERİ BİR HAMLEMİ DİR?
1) HAMAS’ın İSRAİL’e son saldırısı, 7 Ekim 2023’te başladı. Bu defasında; daha önceki yıllarda, başlayan çatışmalarda, hep İSRAİL’in kuvvetleri galip geliyordu ama bu defasında;
HAMAS’ın ya da Filistinlilerin diyelim, beklenmedik bir
zamanda, 5000 füzenin havalarda uçuştuğu, buna;
İSRAİL’DEMİR KILIÇ hava savunma sisteminin yetersiz
kaldığını görüyoruz. Birde, gerilla hareketiyle yapılan baskında, çok sayı da
sivilleri öldürdüklerini, ya da rehin alındıklarını görüyoruz. Buna ilaveten,
Asker ve Subayların da, rehin alındığını görüyoruz.
Bu bir senaryo mudur, yoksa
İsraillilerin, zayıf ve beklemedikleri bir an mıdır? Bunu şimdilik, tam
bilemiyoruz. Dünyanın en iyi İstihbarat Örgütü olarak bilinen MOSSAD’ın
böylesi, beklenmedik bir zamanda, HAMAS’ın bu saldırısından;
Haberi olmaması, mümkün değil diyenlerde var.
2)Beklenmedik
bir zamanda yapılan bu baskının;
Özellikle kendi halkının güvenini kaybeden ve bu yüzden,
İsrail Halkının uzunca bir zamandan beri, başlattıkları protestoları ve güven
kaybını, önlemek açışından, Başbakan Bünyamin NETANYAHU tarafından planlandığını; iddia edenlerde
var.
AMA GERÇEK OLAN ŞU
Kİ; Hamas’ın bu son saldırısından sonra. İSRAİL’in;
Filistin Halkının ellerinde kalan, son ata toprağı; 41
kilometre uzunluk, 10 kilometre genişlikteki ,
Küçük bir toprak parçasından da, kovmak, sürmek istedikleri
anlaşılıyor.
3)İsrail’in, hastaneleri, cami ve
kiliseleri, Pazar yerlerini, ayrım yapmadan her yeri bombalamasını,
Filistinlileri, hep güneye göçe zorlamasının nedenini;
İSRAİL’in, buralara, Dünyanın başka yerlerinde yaşayan
Yahudileri, buralarda iskan edeceği anlaşılıyor.
Bu nedenle HAMAS’ın saldırısının, İSRAİL’e, meşru müdafa hakkı kazandırmak açısından;
Bir senaryo olduğu hususu; ağır basıyor.
NETAN YAHU, bu son saldırı ile, bölgedeki Ülkelerin
sınırlarının değişeceğini de, iddia etti.
BÖYLESİ BİR AÇIKLAMA, Türkiye dahil, diğer komşularımızı da
çok ilgilendiriyor..
TEHLİKENİN FARKINDA MISIN?
16/8) 20 Ekim 2023 Cuma SÖZCÜ
9-SUUDİ ARABİSTAN’IN; CUMHURİYET VE ATATÜRK KARŞITLIĞI TAVRİNI KABUL ETMEYİP, MAÇ YAPMADAN, TÜRKİYE’YE GERİ DÖNEN, GALATASARAY VE FENERNAHÇE’NİN FUTBOLCULARINI VE YÖNETİCİLERİNİ, YÜREKTEN KUTLUYORUZ VE ONLARLA GURUR DUYUYORUZ. TEŞEKKÜRLER! TÜRK
17/9) 30 Aralık 2023 Cumartesi
SÖZCÜ
CUMHURİYET’İN 100.YILINDA, helal olsun, Fenerbahçe ve
Galatasaray’a
SUUDİLERE TOKAT GİBİ ATATÜRK CEVABI
Ölen
kralları için,2015’te 1 günlük yas ilan edilen Suudi Arabistan, Riyad’daki
Galatasaray ve Fenerbahçe arasındaki s
Süper kupa finalinde, ATATÜRK posteri ve onun Yurtta Sulh
Cihanda Sulh, sözünün yazılı olduğu, pankartın açılmasına, izin vermedi. Maç
iptal oldu.
İKTİDAR ve TFF’nin inadı yüzünden, Riyad’da oynanacak, Süper
Kupa finali öncesinde, kriz yaşandı. Galatasaray maça, Ne Mutlu Türküm Diyene,
Fenerbahçe Yurtta Sulh pankartı ile,
çıkmak istedi. Ayrıca ATATÜRK Posteri açılacaktı. Ama ATATÜRK’e allerjişı olan
Suudiler, buna izin vermedi. Kriz yaşandı. Takımlar sahaya çıkmadı. Maç iptal
oldu.
Suudiler, uçakların kalkmasını,
geciktirdiler.
Galatasaray ve Fenerbahçe, sabaha karşı yurda döndüler
KÜSTAHLIĞI,
Ali KOÇ duyurdu.
Yurtta Sulh Cihanda Sulh yazıldığı pankartın, ingilizce
yazılmasına, izin vermediğini, açıkladı.
ACİL TOPLANTI YAPTILAR
GS Başkanı Dursun ÖZBEK ile FB Başkanı Ali KOÇ, maçla ilgili
toplantı yaptı.
Oynanmaması kararı çıktı.
BAŞPKA
BİR KONUDA, ÖNEMLİ BİR HABER:
Dar gelirli vatandaşta, bıçak kemiğe dayandı.
ÇOCUKLARIM AÇ DEDİ.AVM’DEDİ ve AVM’DE BOŞLUĞA ATLADI.
Yürek sızlatan olay; İstanbul-Maltepe’de
bir AVM’de yaşandı. Cinnet getiren baba, parasızlıktan canına kıymak istedi.
Açım ben aç! Çocuklarım aç! 15 bin Lira borcum var. Nasıl yaşayacağız biz? Diye
bağırdı. Vatandaşlar yardım etmek istedi ama o, vatandaşların şaşkın bakışları
arasında, ellerini bırakıp, kendini boşluğa attı. Durumu ağır.
TEKRAR SÖYLÜYORUM: Bu gün çok
sayıda, kuru ekmeğe bile muhtaç, insanlar var. Böylesi durumlar; önceki
iktidarlar zamanın da, pek yoktu. Bu gün ise, açlık, yokluk ve sefalet, her
tarafı sarmış! Çocuklar gerekli gıdaları alamadıkları için, okullarda, başarı
oranı düşüyor. Gelecek adına, endişeliyiz, Savurganlık diz boyu. Ama okullarda,
çocuklarımıza, ücretsiz bir öğün yemek bile veremiyoruz! Burada Makalenin
sonuna gelirken; bu yokluğun, bu yoksulluğun geride kalması dileği ile, yeni
yılda herkese, en içten saygı, sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.1 Ocak 2024
Pzartesi
Mak. Yük. Müh. Ahmet YALVAÇ
Enerji
Uzmanı Gazeteci Yazar
Mail: a_yalvac@hotmail.com
Web site: https//ahmetyalvac1946blogspot.com
GAZETE MANŞETLERİ
1/1)23
Aralık 2023 Pazartesi SÖZCÜ
2/1)25
Aralık 2023 Pazartesi CUMHURİYET
3/1)26
Aralık 2023 Salı SÖZCÜ
4/2)10
Kasım 2023 Cuma SÖZCÜ
5/2)9
Kasım 2023 Perşembe CUMHURİYET
6/2)19
Kasım 2023 Pazartesi CUMHURİYET
7/3)12
Aralık 2023 Salı CUMHURİYET
8/3)7
Aralık 2023 Perşembe SÖZCÜ
9/3)19
Aralık 2023 Salı CUMHURİYET
10/3)20
Aralık 2023 Çarşamba SÖZCÜ
11//3)24
Aralık 2023 Pazartesi CUMHURİYET
12/5)5Kasım
2023 Pazar SÖZCÜ
13/6)
30 Ekim 2023 Pazar CUMHURİYET
14/6)30
Ekim 2023 Pazar SÖZCÜ
15/6)31
Ekim 2023 Pazartesi SÖZCÜ
16/8)20
Ekim 2023 Cuma SÖZCÜ
17/9)30 Aralık 2023 Cumartesi SÖZCÜ